Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Haziran '08

 
Kategori
İlişkiler
 

Eski aşklarıma açık mektup

Eski aşklarıma açık mektup
 

Ey eski aşklarım, size sesleniyorum.

Şu anda kiminizden haberim var, kiminizden yok; umarım hepiniz mutlusunuzdur. Allah herkese gönlüne göre versin. Amacım sizi huzursuz etmek ya da sizden hesap sormak filan değil. Ayrılırken mutlaka kırgınlıklar yaşadık. Birbirimizi üzdük. Hatta dünyanın sonunun geldiğini düşündük, yaşamak istemedik; ama artık hepsi geçmişte kaldı. Şimdi herkes kendi yolunda.

Ayrıldığımızda kendimizi buzulların dibine hapsedilmiş mahkumlar gibi hissetmiştik: yalnız ve çaresiz... Bir daha asla böyle bir aşk yaşayamamaktan korkup dünyaya küsmüştük. Bakın korktuğumuz gibi olmadı. Dünya batmadı, bilakis küresel ısınmanın da yardımıyla buzullar eridi ve biz buzulların dibindeki esaretimizden kurtulup yeni aşklara yelken açtık. Hepimiz mutluyuz. Allah mutluluğumuzu daim etsin.


Her aşk yaşanırken en büyüktür.

"Ömrümüzün sonuna kadar ayrılmayacağız, değil mi? ", "Senden başkasıyla yapamam.", "Biz birbirimiz için yaratılmışız." gibi iddialı laflar ettik. Aşk bitince bunların hepsini unuttuk. Bu cümlelere yasaklar koyduk; ama karşımıza yeni biri çıkınca buzdolabından çıkarıp turfanda meyve gibi sunduk yeni sevgilimize. Yeni sevgilimiz safça sordu: "Benden önce başkasına da söyledin mi bunları?" Gözlerinin içine baka baka: "Olur mu aşkım sadece sana!" dedik. Aptal sevgilimiz yalan söylediğimizi bile bile inandı bunlara...

Her aşk yaşanırken en büyüktür.

Eğer biri çıkıp da eski aşkının hala en büyük olduğunu söylüyorsa, küme düşmüş bir takımın şampiyonluğu kıl payı farkla kaçırdığını söyleyen birinin düştüğü duruma düşer. Eski aşk küme düşmüş takım gibidir.

Ey eski aşklarım,

Sizden sonra ben de başkalarını sevdim; her birinizi bir öncekinden daha çok... Lütfen kırılmaca gücenmece yok. Doğanın kanunu bu. Ağacın her yıl eski kabuğunu bırakıp yeni kabuk bağlaması gibi. Sizler eski kabuğun altında kaldınız, lütfen kendinizi değersiz hissetmeyin. Nasıl mevsimler değişince kabuklar da değişiyorsa siz de değiştiniz.

Her birinize onlarca şiir, mektup, öykü yazdım. Hepsi de güzeldi; ama şunu unutmayın: En güzeli son aşkıma yazdıklarım ve bu hep böyle olacak. Nasıl sanatçı her yazdığıyla bir önceki eserini aşıyorsa ben de aşıyorum. Profesyonel bir sanatçı değilim, eski eserlerimi yeniden basıp köşeyi döneyim ya da ünümü koruyayım diye kaygılarım da yok. Eee, zaman benim için onların pek bir önemi yok. Biliyorum şimdi son aşkıma yazdıklarımı merak ettiniz; hatta onu kıskandınız, onu derken yazdıklarımı kastediyorum. Ama yapacak bir şey yok.

Yazdıklarımı kitaplaştırmamı isterdiniz hep: "Aşkım bunları yayımla da aşkımız ölümsüzleştir." derdiniz. Ben de büyük bir coşkuyla yazmaya devam ederdim; ama ondan da vazgeçtim eski aşklarım. Önceden yazdıklarımın hepsini yaktım. Niye mi? Son aşkım en büyük aşkım ve sadece onun için yazarım; ama siz bir araya gelip yazdıklarımı birleştirip bir kitap yayımlayabilirsiniz. İnanın telif hakkı bile istemem.

Bu yazıyı okuyan son aşkımla kavga edeceğimizi biliyorum; ama ben en çok onu sevdim, en güzel yazılarımı onun için yazdım.Son aşkım olsun hepsi onun olsun.
 
Toplam blog
: 19
: 594
Kayıt tarihi
: 07.06.08
 
 

1964 yılında Ankara'da doğdum. 70'li yılların gecekondu ortamında büyüdüm. Ortaokuldan itibaren gars..