Ey "Dil" im nedir senden çektiğim? (3) -Herşey "söz" ile başlar.-

HERŞEY “SÖZ” İLE BAŞLAR

Ateşi başlatan kıvılcım gibi, tıpkı bir fiziksel uyaranın işlemesi gibi “söz” de bir uyarandır ve ağızdan çıktıktan sonra ‘zaman’ denen acımasızın ağlarına takılır. Tek bir ses, tek bir harf dahi geri alınamaz. Olan olmuştur artık. Sarf edilen sözle birlikte geri alınamayan, belki gönlü kırılan sevgili, belki milyarlık satış fırsatı, belki kârlı bir iş ortaklığı, belki de çok isteğiniz bir kariyer fırsatıdır.

Hayatımızın akışını değiştirebilecek tüm bu fırsatların belki de bir sözcüğe bağlı olduğunu unutmamalıyız.

Hepimizin mutlaka “ah keşke demesiydim, nasıl ağzımdan çıktı anlamadım bile” dediği anlar olmuştur. Önemli olan bu pişmanlığı ne kadar sıklıkla yaşadığımızdır. Şimdi kendinize dürüst olun ve düşünün;

a) Sıklıkla söylediklerinden pişman olan bir insan mısınız?

b) Aslında söylediğinizden pişman olursunuz ama yine de insanların duymayı hak ettiğini düşünürsünüz.

c) Nadiren pişman olursunuz.

Bu öz değerlendirmeye bir de dışarıdan gelen tepkileri katar isek; aşağıdakilerden hangisi size daha yakın geliyor?

a) İnsanlar konuşmalarımdan alınır, sinirlenir, üzülür ya da muhalif olurlar.

b) Konuşmalarım insanları ve olayları olumlu yönde etkiler ya da insanları düşünmeye sevk eder.

Bu küçük analiz bizi sonuçta nasıl bir iletişim tarzımız olduğunu keşfetmeye ve iletişim becerilerimizi sorgulamaya götürüyor. İnanmak zor belki ama hayatta başarı ve mutluluk elde etmek önemli oranda bu yoldan geçiyor.

Sözcükler kendimizi ifade etmenin en etkili yollarından birisidir. Düşünebildiğimiz ve konuşabildiğimiz için insanız! Söylediklerimizdir bizi birbirimizden farklı kılan. Konuştukça kendimizi ele veririz; Alçakgönüllü müyüz yoksa ukala mı? Cahil miyiz yoksa bilge mi? Çocuk muyuz yoksa olgun mu?.... Ne giydiklerimiz ne de sahip olduklarımızdır etiketimiz, en etkili etiketimiz sadece “dilimiz.”

İnsanın kendi fikri ve zikri ile kendine kurduğu hayatı fevkalâde anlatan dizeler der ki;

Düşüncelerinize dikkat edin,

Onlar sözleriniz olacak.

Sözlerinize dikkat edin,

Onlar davranışlarınız olacak.

Davranışlarınıza dikkat edin,

Onlar alışkanlıklarınız olacak.

Alışkanlıklarınıza dikkat edin,

Onlar karakteriniz olacak.

Karakterinize dikkat edin,

Çünkü o sizin kaderiniz olacak.

Mohandas Karamçand Gandi (Mahatma Gandhi)

Dip not 1: Yukarıdaki analiz örneği konuştuktan sonra öz değerlendirme yapıldığı kabul edilerek kurgulanmıştır. “Pişmanlık” sözel ifadenin ardından insanın kendi içinde yaşadığı hesaplaşmayı vurgulamaktadır.

Dip not 2: Son vermeden naçizane bir tavsiye; Konuşmadan önce düşünün. Bunu yapmam diyenler! E o zaman, en azından konuştuktan sonra düşünün. Hiçbirini yapmam diyenler! Siz de geri dönüp hayatınıza bir bakın derim; Acaba herşey yolunda mı?

- Son -