Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Ağustos '11

 
Kategori
Futbol
 

Fenerbahçe doğru, Federasyon yanlış yolda...

Fenerbahçe doğru, Federasyon yanlış yolda...
 

Fenerbahçe yavaş yavaş daha rasyonel düşünmeye, daha gerçekçi politikalar belirlemeye başlıyor. Sürecin başında ayak direyen, her şeyin olduğu gibi, hiçbir şey yokmuş gibi ilerlemesini sağlamaya çalışan politikalarından vazgeçmiş gözüküyorlar. Başka bir olasılığın olabileceğini düşünen ve kabul ettiklerinin dışında da bir şeylerin olabileceğini kabullenen daha bir olumlu bir çizgi bu. Ancak şimdi de, ilk başka yanlış yönlendirdikleri ve yanlış kararlar aldırdıkları federasyonun engeline takılmış durumdalar.

Şike olayını, adli sürece endekslemeye çalışarak, zamanın yumuşatıcılığına güvenmeye dayalı politika UEFA’nın müdahalesi ile on günde çöktü. Oysa önümüzdeki hiçbir örnekte bu durum yaşanmadı.

Şimdilerde herkesin üzerinde çok konuştuğu İtalya’daki şike davası da buna son derece iyi bir örnek. İtalya’da 2005-2006 yıllarında tespit edilen şike ile ilgili mahkeme süreci hala devam ediyor. Konuyla ilgili en son haberlerde, İtalyan savcı, bu yılın mayıs ayının sonlarında yaklaşık 20 kişi için hapis cezası talep etmişti. Oysa İtalya’nın futbolla ilgili disiplin cezaları veren kurumları, şikenin ortaya çıktığı sezonun sonunda, yaklaşık 25 gün içinde soruşturmayı sonuçlandırdılar. Soruşturmanın neticesinde, Juventusu bir alt lige düşürüp, Milan’ın (–8), Fiorentina’nın (-15) ve Lazio'nun (-3) puanla bir sonraki sezona başlamalarına karar verdiler..

UEFA’nın son müdahalesine birçok kişinin ortak itiraz noktası olan, Milan’ın şike yapmış iken Şampiyonlar ligine alınmış olmasını ise bu örnek kendi içinde çürütüyor. Çünkü o yıl İtalya’da Juventus şampiyon olmuştu. İtalya'da disiplin soruşturmaları sonucunda verilen cezalar, daha çok, oynanmış olan lige dair puan silme yönünde oldu. Juventus’un puanı sıfırlandı ve dolayısı ile sıfır puanla küme düştü. Fiorentina ve Lazio kulüplerinin puanlarının silinmesi ile, Fierontina Şampiyonlar liginde temsil edilmesini sağlayan sıralamayı, Lazio’da UEFA kupasına katılmasını sağlayan sıralamayı kaybetti. Milan’ın da puanı silindi ancak silinen puan onu 3. sıraya sürükledi ve bu sıralama ona Şampiyonlar ligine ön eleme ile katılma şansı tanıdı. Juventus ve Fiorintina’nın bu haklarını kaybetmeleri sonrasında, İnter ve Roma doğrudan, Chievo takımı ise ön elemelerden itibaren şampiyonlar ligine katılma hakkını elde ettiler.

Şike yapması nedeni ile ceza alan Milan’ın Şampiyonlar Ligine katılması UEFA içinde oldukça tartışıldı. Bu nedenle, UEFA şike yapmış bir takımın lige katılıp katılamayacağına dair karar vermek için 2006 yılı Ağustos’unda Acil Durum Komitesini topladı. İçinde Şenez Erzik’in de bunduğu Acil Durum Komitesi ellerinde bunu önleyecek bir mevzuat bulunmadığından dolayı zorunlu olarak Milan’ı kabul etmek durumunda kaldıklarını belirten bir rapor hazırladılar. Raporda şu ifadeler geçiyordu; “Komite, Milan'ı UEFA kulüp müsabakalarına almak dışında bir şansı bulunmadığına karar vermiştir. Çünkü Milan'ı dışarıda bırakacak yasal dayanak yoktur. Milan, yasal temel yoksunluğundan faydalanmaktadır. Komite, Milan'ın sonuçları etkilediği izlenimi uyandırdığından ciddi endişe duymaktadır.”

Bu mevzuat yoksunluğu üzerine UEFA 2007 yılı Nisan ayında Şampiyonlar ligi Yönetmeliğini değiştirdi ve Şampiyonlar Ligine katılma haklarını belirleyen müsabakalarda, maçın sonucunu etkileyebilecek davranışlar içine giren herhangi bir kulübün şampiyonaya katılma hakkından mahrum bırakılması kararını aldı.

Porto olayı ise 2007 Nisan tarihini milat alan bir gelişme oldu. Portekiz’in Porto takımının şike yaptığı sezon, tartışmaların yaşandığı 2007 ya da 2008 yılları değildi. Geçmiş yıllarda Porto Kulübü başkanı olan Nuno Pinto da Costa’nın kız arkadaşı olan Carolina Salgado, sonraki yıllarda yazdığı bir kitapta, 2003-2004 sezonunda oynanmış iki maç için, tanık olduğu şike olayından bahsetmişti. Bu kitabı ihbar kabul eden Futbol Federasyonu 2008 yılındaki sezonda Porto takımı için 6 maçlık puan silme cezası verdi. Porto Kulübü silinen puanına rağmen Şampiyonlar Ligine katılacak sıralamadaki yerini korudu. Ancak buna rağmen UEFA, şike nedeni ile ceza alan Porto Kulübünü Şampiyonlar ligine almayacağını açıkladı. Bu gelişme karşısında Porto Kulübü Uluslararası Futbol Temyiz Mahkemesi olan CAS’a başvurarak, suçun, Şampiyonlar ligi yönetmeliğinin yürürlüğe girdiği 2007 yılı Nisan ayından önce gerçekleştiğini ve cezanın geriye doğru işletilemeyeceği iddia etti. Bu itirazı haklı bulan CAS, Porto’nun Şampiyonlar Ligine katılması kararını verdi.

Görüldüğü üzere ne Milan örneği ne de Porto örneği ligimizdeki Fenerbahçe örneği ile benzeşmiyor. Eğer bir benzeştirme aranacaksa Juventus’la Fenerbahçe arasında benzerlik kurmak daha mantıklı olsa gerek. Ama bu örnekleri görmeyen insanlar, Milan’a, Porto’ya gücü yetmeyen UEFA’nın gücünü Fenerbahçe üzerinde denediğini iddia edip duruyorlar. Oysa UEFA’nın Juventus’a, Fiorintino ve Lazio’ya gücünün yettiğini görmezden geliyorlar.

Yukarıda da bahsettiğim gibi, İtalya’da 2006 yılında gerçekleştiği iddia edilen şikeye dair mahkeme süreci, Napoli Ceza Mahkemesinde hala devam ediyor. Ancak İtalya, takımların küme düşürülmesi, puanlarının silinmesi, yöneticilere hak mahrumiyeti cezası verilmesi ve resmi görevli kişilerin işten el çektirilmesini sonucuna varan kararını yaklaşık 15 günde verdi. 29 Haziran 2006’da başlayan süreç, 14 Temmuz’da sonuçlandı. Ardından temyize yapılan başvurunun sonucu da 25 Temmuz tarihinde alındı ve İtalya şike olduğu iddia edilen sezonun ardından, yeni sezona verilmiş cezalarla birlikte girdi. Yargılama ise, resmi mahkeme düzeni dışında, Roma Olimpiyat Stadında toplanan ve sadece İtalya Spor Talimatnamesi uyarınca yargılama yapan bir disiplin kurulunca gerçekleştirildi. 7 Kişilik bu kurul, suçlanan kurum ve kişilerin savunmasını alarak yargılamayı futbolun gerektirdiği hızda tamamladı ve sadece idari anlamda disiplin suçları ile süreci sonuçlandırdı.

Bizde de benzer bir soruşturmanın, Federasyon Etik Kurulu tarafından gerçekleştirilmesi gerekirdi. Federasyon Başkanı Mehmet Ali Aydınlar’ın 16 Ağustos tarihinde yaptığı açıklamada dile getirdiği Etik Kurulu raporu buna fazlası ile imkan veriyordu. Aydınlar’ın okuduğu raporun bir pasajında; “Bazı müsabakalarda şike, şike teşebbüsü, teşvik primi ve teşvik primi teşebbüsü kanaatine varılmıştır" diyordu. Bu kanaate de, savcılıktan kendilerine gelen belgelerin incelenmesi üzerine ulaşmışlardı. O zaman yapılması gerekenşey, disiplin soruşturması içinde savunmaların istenerek, en kısa zamanda gerekli idari kararın verilmesiydi. Ama Aydınlar’ın başkanlığındaki Futbol Federasyonu bunu göze alamadı ve ligimizi daha uzun sürecek bir karanlık geleceğin içine attı.

Ne yazık ki, bu kararsızlık ve kararsızlığı besleyen şark kurnazlığı UEFA duvarına çarptı ve şimdi meydan olaydan milliyetçi hezeyan üretmeye çalışan bilir bilmez insanlara kaldı.

 
Toplam blog
: 453
: 1826
Kayıt tarihi
: 14.11.06
 
 

36 güneş yılı. 27 yıl G.antep, 9 yıl İstanbul. İstanbul, 90’lı yıllarda yaşandı, bitti.  Hep şe..