Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Aralık '10

 
Kategori
Spor
 

FIFA'nın tercihi; Rusya'da sportif, Katar'da ekonomik

FIFA'nın tercihi; Rusya'da sportif, Katar'da ekonomik
 

FIFA 2018 ve 2022 yılında Dünya Kupasının yapılacağı ülkeleri önceki gün belirledi; Rusya ve Katar.

1980 yılında o zamanın Sovyetler Birliği’nde düzenlenmiş ve maskotu Mişa olan yaz olimpiyatlarından sonra hatırlayabildiğim ilk büyük resmi uluslararası organizasyon olacaktır dünya kupası turnuvası.

Açıkçası neden ciddi organizasyonlarda Rusya’nın adının anılmadığını son zamanlarda kendime çok sorar olmuştum.

Kuşkusuz bunun önemli nedenleri vardı.

1985 yılında açılım ve yeniden yapılanma programının devreye girmesinden sonra 1991’de sosyalist sistemin kendisini ortadan kaldırmasıyla birlikte doğu bloğunun çıplak yüzü kendisini göstermişti. Sosyalizm sosyal adaleti sağlarken ve bir taraftan ABD ile hızla silahlanma yarışına girerken ilerlemesini yitirmiş donmuş bir yapıya dönüşmüştü. Telekomünikasyon, bilgisayar teknolojisi neredeyse yok gibiydi. Hal böyle olunca o büyük devin içinin aslında boş olduğu anlaşıldı.

Rusya son yirmi yıldır o açığı kapatmak için sürekli yatırımlar yapıyor, yeni binalar inşa ediyor ve batıya ulaşmaya çalışıyor. Rusya’nın bu ihtiyacı ülkemizin inşaat sektörünün gelişmesinde de motor güçlerden bir tanesi olmuştur.

Uzatmayalım; Rusya zaten çok ciddi bir altyapıya sahip bir ülkeydi ancak bunu çalıştıracak araçları yoktu. Ancak akıllı yatırımları, kendine yeten ve bütün Avrupa’yı besleyen enerji kaynakları ile Rusya söz konusu modern yapının ortaya çıkmasını sağlamıştır. Öyle olunca da altyapı gereksinimi duyulan böylesi uluslar arası organizasyonları düzenlemek için imkân yaratılmıştır.

Rusya, 2008 yılı yaz olimpiyatlarında toplam madalya sıralamasında üçüncü olmuştu. FIFA’da 13. sırada bulunuyor. Bugün birçok spor branşında madalya alabilecek sporcuya ve altyapıya sahip bir ülkedir.

Bütün bunlar bir araya geldiğinde böylesi bir organizasyonun Rusya’ya verilmesinin haklı dayanakları vardır.

Açıkçası 2022’nin ülke seçimini ilk duyduğum andan itibaren çok ciddi bir şaşkınlık yaşamış olduğumu söyleyebilirim.

2016 Avrupa Şampiyonası’nın Fransa’ya verilmesinin geri planında yatan şeyin siyasi olduğunu biliyoruz ve burada da tartıştık. UEFA ve bu seçimde oy kullanmış ülkelerin Türkiye’ye karşı tavır takındıkları, Sarkozy için bunun çok ciddi bir politik bir mesele olduğu gerçekti. Bütün bunlar aslında sporun ana fikri ile çatışan düşüncelerdi. Eğer Avrupa ile Türkiye arasında bir sorun varsa bunu ortadan kaldırmanın en güzel araçlarından bir tanesiydi turnuva; ancak tam aksi uygulandı.

Katar’ın seçiminin de ekonomik olduğu ortadadır.

Rusya örneğini bilerek detaylı tartıştık. Katar bugün FIFA sıralamasında 113. sırada bulunuyor. 2008 olimpiyatlarında da tek bir madalya alamamış. İhtiyacı olan her şeyi para ile satın alıyor. Son yıllarda adını duyurmak için bir takım sportif turnuvalar düzenliyor ancak bir gelenek yaratamıyor.

Sizinle çok dramatik bir düşüncemi paylaşmak istiyorum.

2010 Dünya Basketbol Şampiyonası’na ev sahipliği yaptık. Başarılı da olduk. Ancak bu turnuvada beni en çok rahatsızlık veren şey katılımcı ülkelerin yıldız oyuncularını getirmemeleri oldu. Şampiyon olan ülke üçüncü takımıyla gelmişti. Bunun elbette açıklanabilir nedenleri vardır. Ancak şu bir gerçek ki her turnuva aynı lezzette ve rekabette olmuyor.

2002’de G.Kore ve Japonya’da düzenlenen ve üçüncü olduğumuz Dünya Kupası da hafızalarda bizim başarımızın dışında önemli bir olay hatırlatmıyor. Bu kategoriye son turnuvayı da eklemek mümkündür.

2014’te Brezilya’da yapılacak şampiyonanın nasıl bir karnavala dönüşeceğini hep beraber izleyeceğiz, göreceğiz, yaşayacağız. Çünkü Brezilya’nın adı bile bugün en az 2 milyar futbolseveri heyecanlandırıyor, moment yaratıyor.

Katar kuşkusuz bu turnuvanın altından kalkabilmek için büyük yatırımlar yapacaktır. Teknolojik olarak hiçbir altyapısı olmadığından yeterli konforu sağlamak için gelişmiş batı ülkelerinden teknoloji satın alacaktır. Bunun büyük bir yatırım pazarı olduğu gerçektir. Bu süre içinde birçok insana iş kapısı açılacak, yeni şirketler doğacaktır.

Peki, sonra ne olacaktır. 2022’de bu turnuva yaşanıp bittikten sonra Katar bu yatırımları çalıştırabilecek midir?

Yıllardır F1 pistimiz olsun diye büyük hayaller kurduk. Sonunda muradımıza erdik ve hem pistimiz oldu hem de yılda bir kere bu büyük organizasyona ev sahipliği yapıyoruz.

Başka?

Bir iki motor sporu dışında atıl bir şekilde bekliyor. F1’e bile yeterli ilginin olduğunu söylemek mümkün değildir. Bugün pistin gerekli olup olmadığını tartışıyoruz. Bir anlamda başımızın ağrısı olmuştur.

Kötü bir yatırım olan Olimpiyat Stadyumu’na ne demeli? Mesele bazen ne yaptığınız değil nerede yaptığınızla çok yakın ilişkili oluyor.

Katar’ın pozisyonu da farklı değildir. Sportif bir karar alınmamıştır.

Bu konu üzerine daha söylenecek o kadar çok şey var ki…

http://twitter.com/uzaygokerman

 
Toplam blog
: 2033
: 1268
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

"Keyif verici bir yalnızlık" olarak gördüğüm yazma serüvenimin en önemli merkezlerinden bir tanes..