Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Ocak '12

 
Kategori
Siyaset
 

Fransa'dan öncü yasa

Fransa'dan öncü yasa
 

Bir daha yanyana dalgalanır mı ?


Fransızlar, sözde Ermeni soykırım yasasını sözde meclislerinden geçirdiler. '' Sözde Meclis '' diyorum çünkü Avrupa'da, Avrupa Birliği'ne üye hiçbir ülke birlikten habersiz bir karar alabileceğini zannetmiyorum. Özellikle Almanya'nın domine ettiği Avrupa ekonomisinden olumsuz etkilenmemek için mutlaka ve mutlaka görüş alınmalıdır. Son yıllardaki dış ilişki imajımızı incelersek, bu gibi fırsatları Avrupa'nın kolay kolay reddedeceğini zannetmiyorum. Bu yasa, öncü yasa olarak diğer ülkelerde de bugün yarın oylamaya konu olacaktır.

Avrupa'nın en önemli ülkelerinden olan Fransa'da, PKK terör örgütünün Avrupa ayağının ne kadar güçlü olduğunun farkındayız. Yine bana göre Avrupa'nın şu an 1 numaralı gücü olan Almanya'da da PKK finansı ve cemaat örgütlenmesinin de ne denli güçlü olduğu aşikar. Yıllar önce kademeli olarak Avrupa'ya gönderilen vatandaşlarımız, kültürünü kaybetme korkusuyla camaat ve ırki örgütlenmeye gittiler. Ülke gündeminden uzak kalan gurbetçilerimizin, gittikleri ülkedeki oluşumlarına körü körü bağlılıkta olduğunu söyleyebilirim. Kimi ailelerin vatan ve Atatürk sevgisinin arttığını da söyleyebilirim. Fakat çok fazla bir yüzdeye sahip olduklarını düşünmüyorum.

Avrupa'da olan itibarımızı 1 yıl boyunca yerinde izleyebilme fırsatı buldum. Paris'te Eyfel Kule'sine yürüme 5 dk. mesafede bir markete girdim. Market sahibinin Türk olduğunu çıkarken farkettim. Çünkü müşterileriyle ne Fransızca ne de İngilizce tek kelime konuşmuyordu. Sadece Arapça konuşuyordu. Biraz  sohbet ettiğimizde müşterilerinin hemen hemen tamamının Araplar ve Türkler olduğunu söyledi. Arada sırada da diğer göç veren ülkelerin vatandaşlarının geldiğini iletti. Fransızların Türklere karşı tutumunu umursamadığını söyledi. Özellikle esnaflık yapan hiç bir Türk'ün Fransızlarla çok fazla iletişime geçmediğini söyledi. Bu Avrupa'nın hemen hemen genelinde böyle. Yüzdeye vurursak yüzde 10'luk bir kısım dışında kalan vatandaşlarımızın tamamı bu durumu doğrular nitelikte. Bütün ülkelerde bu gibi durumlar oluyor. Almanya'da da hayata entegre olunamadı, Avusturya'da da.

Bu durumu şöyle özetlemek istiyorum.

El oğlu sözde soykırım yasasını kabul ediyor. PKK'nın yayın organını resmileştiriyor. Biz El Kadı'ya kefil olup, Sayın Apo'yu meşrulaştırıyoruz. Sonra da Avrupa Birliği'ni hristiyan birliği olarak damgalayıp, milletimizi kandırıyoruz. Bugün Fransa'nın yüzde 22'si müslüman.

Avrupa'da örgütleşen vatandaşlarımız şehir şehir, köken köken ve cemaat ayrımı yaparak örgütleşiyor. Özellikle PKK sempatizanı olanlara memleketi sorulduğunda (sözde) Kürdistanlı'yım diyebilme özgüvenini kendinde buluyor. Bunu sağlayan AB ülkeleri Başbakan'ın El Kadı'ya kefil olmasını örnek gösteriyor.

Avrupa'nın Türkleri ve Türkiye'yi önemsemesini beklemek iyi niyetlilikten öteye geçmez. Avrupa Türkiye'yi tanımıyor. Avrupa Türkiye'yi yanlış tanıyor. Sözde Ermeni yasasının geçmesinden sonra, Avrupa'nın birçok ülkesinden bu gibi yasalar yağmaya başlayacaktır. Kimi ırk ve düşünce ile ilgili, kimisi de dini ve tarihi yasalarla karşımıza çıkacak.

Ülkemizde basın özgürlüğünün olmadığını ve aynı zamanda bu konuda Dünya'da sondan 2. olduğumuzu söyleyebilirim. Muhalefetin bu denli zayıf kaldığı bir dönem olmamıştır.

Bir üniversitelinin cebinde 3 yumurta bulundu diye 11 yıl hapsi isteniyor. Sebebi de Cumhurbaşkanı'nı protesto etmek istemesi. En ufak bir engelle karşılaşan hükümet gece yarısı önergeleriyle kanun değiştirebiliyor. Hayatı boyunca siyasetin yakınından geçmemiş bir kişinin, muhteşem bir sözünü hafızama kazıdım. Saygılarımla yazımı bitiriyorum.

En ufak engelle karşılaşılan durumlarda kanunları değiştirmeyelim.

“ Kanunları değil, düşüncelerimizi değiştirelim”  Şenol GÜNEŞ

 
Toplam blog
: 3
: 965
Kayıt tarihi
: 30.10.11
 
 

Ocak 1985'te Trabzon - Of ilçesinin Uluağaç Köyü'nde başlayan hayatım, eğitimimle paralel olarak ..