Geğirmeyin! Yellenmeyin!

İnek eti tüketmeyin!

Yamyamlık yer küreyi; yan yatırdı.

Dünyanın dötü delindi; batıyor.

Yazan kafayı yemedi.

Etoburlar çizmeyi aşıyor!

Yavaş yavaş sabrım taşıyor.

Hamdi senalar olsun Rabbime;

Bana bahşettiği şiirselliğime,

Kimse zincir vuramıyor!

Geğirmeyin yellenmeyin!

Milleti dellendirmeyin!

“Çocuktan al haberi” derler!

Gelin beraberce bu kavramı derinleştirelim.

Fırsat buldukça “Logo TV” izlerim.

“Logo TV” geçenlerde yirminci yaşını kutladı.

Çocuklar için; çocuklar tarafından yapılan haber programı.

Yetişkin dili sadeliğini çoktan kaybetti. Bu durum haber sunumlarını da etkileyince; Almanya’da çocuklar ekranı ve mikrofonu yirmi yıl önce ele geçirmek ihtiyacını duymuşlar.

Sadeliği bozulmamış bir yetişkinin yardımıyla “Logo”yu hayata geçirmişler. Gündelik diyaloglarda: Çok kullanılan bir kelimenin, kısaltılmış şekli. (Logisch=Mantıklı Logik =Mantık)

Anladım, gayet tabi, tamamdır = LOGO!

“Logo”yu az çok tanıttıktan sonra; 27. Haziran 2009 Cumartesi gecesi muhteşem kutlama partisi sırasında çocukların arasında yapılan bilgi- haber yarışmasından aklımda kalanları; yazmadan edemeyeceğim.

Bu tür yarışma, ödül ve kutlamalarla minikleri; geleceğin habercileri olarak nasıl eğittiklerine şahit olmak; doğrusu insanı imrendiriyor.

Örnek olabilecek çalışmalar! Yabanın; göz ardı edilmemesi gereken ilginç yöntemlerinden bir tanesi: Yarıştırarak yetiştirmek; oyun kisvesi altında bilgilendirmek; Dünyada olup bitenlere kayıtsız kalmayarak genel kültür dağarcığını doldurmak…

Geçen cumartesi gecesi LOGO kutlamaları sırasında öğrendiklerimden bir demet:

Kırk saniyede bir geğiren, bir o kadar da yellenen bir İNEK(dana veya babası) günde 695 litre METAN gazı çıkararak atmosfere yayıyormuş.

İnsanoğlunun et tüketimi gün be gün arttığından, ineklerin sayısı, geğirmeler, yellenmeler sonucu METAN gazının artışı ve iklim değişikliğine olumsuz etkileri; bilim adamları tarafından tespit edilmiş, etmekle kalmamış önerileri de sunmuşlar.

Kaliteli yem, doğal yem= Daha az METAN gazlı geğirme ve yellenme…

Dünyada; bilmem kaç milyarı aşan insan nüfusunun yellenmesini de hesaba katarsak…

Bir hosuruk yüzünden; mavi planetin derisi delik deşik olsun kim ister? İnsanoğlu için de doğal ve kaliteli besin önemli; ne kadar az hormonlu yiyecekler; o kadar az gazlı çıkışlar!

Ülke olarak bu konulardaki hassasiyetimiz son sıralarda olsa bile; elenmeyebilir; adımızı göstereceğimiz gayretlerden ötürü tarih sayfalarına yazdırabiliriz!

Tıpkı 2000 Sydney /Avustralya Olimpiyat oyunlarına katılan sporcu Eric Moussambani’nin yaptığı gibi…

Yüzmeyi olimpiyat oyunları için öğrenen; daha önce yaşamında bir kez olsun olimpik havuza girmeden; yarışmaya katılan bu genç adam; diğer yarışçılar duş almaya gittikten sonra, kuralları ihlal etmeden turunu tamamlayarak unutulmazlar kervanına katılmayı başarmıştır.

2000 Sydney Olimpiyatlarında altın madalya kazanan bile “Moussambani” kadar ünlü olamamıştır.

En yavaş yüzücü olmasına rağmen sonuncu olmamıştır.

Neden olmamıştır?

Yavaşlar gurubundaki diğer iki atlet: start komutundan önce havuza daldıklarından elenmişler böylece Eric Moussambani kendi gurubunda birinci olmuştur.

İhtiyaç duyduğumuz AZİM sen nerdesin?

Almanya’da büyük mahkeme: Davacı öğretmenin talebini reddetti.

Öğrenciler internet üzerinden; öğretmenlerine not vermeye devam edebilirlermiş.

Öğretmenlerin ders anlatışı; öğrencilere karşı tutumu kısacası görevini yerine getirirken takındığı tavır; sınıftaki hâkimiyeti ve ses tonu…

Öğretmenlerin kişilik hakları zedelenmediği sürece…

Öğrencilerinden NOT almaya devam edeceklermiş!

Kararı büyük KADI imzalamış.

Darısı bizim hocaların başına diyemem!

Yellenme konusunda iş değişir tabiî ki..

Alev Meisel

30. Haziran 2009 Salı İzmir’im gülümse! Kendine olan güvenini asla yitirme! Metanetle; o Metan gazının hakkından elbette geliriz!