Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Nisan '10

 
Kategori
Ekonomi - Finans
 

Gevşek para bu ise serti nasıl olacak?

Gevşek para bu ise serti nasıl olacak?
 

para


Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz , İstanbul’da bankacılara Para Politikası Çıkış Stratejisini anlattı. Alışılmadık ölçüde gevşek para ve genişleyici maliye politikalarının gereğinden fazla uzun sürdürülmesinin, ekonomilerde yeni dengesizliklere ve enflasyonist baskılara yol açabileceği uyarısında bulunan Başkan Yılmaz, bu nedenlerle çıkış stratejileri üzerinde çalışıldığını belirtti.

Sn.Başkan elbette bu konuşmayı vatandaşa yapmamış, konunun muhatabı, dünyada meslekdaşları batarken, bizde kriz yılını, kriz olmayan yıllarla kıyaslanmayacak karlarla kapatan bankalar, bankacılar.

Gevşek para politikasın da, sıkı para polikası gibi ekonomideki para politikalarından biri.

faizler düşük olduğu zaman para gevşiyor.

Vatandaş, bu gevşemeden dolay, ı koyacak yer bulamadığı parayı gidip ihtiyaç fazlası abuk sabuk şeylere harcayacağı varsayılıyor. Mesela gidip bir evi varken, gidip 2.sini alacak. 5 yıldızlı otellere dadanacak. Arabasını değiştirecek ya da çoluk çocuğu motorize yapacak!.

Gevşemenin bir diğer karşılığı rehavete kapılma, koyverme.. Ciddiyetten uzaklaşmayı da beraberinde getireceği varsayılarak, kötü sonuçlar getireceği düşünülüyor. Ekonomideki sonucuna ise enflasyon deniyor.

Sert para politikası ise bunun tersi olarak ifade ediliyor. Merkez Bankası tarafından para piyasadan çekileceğinden, faiz yükselecek, kimse yatırım yapmayacak, Tüketici tutuma yöneldiğinden, talep de azalacağından, işsizlik artıyor. Sonucuna deflasyon deniliyor…

Burada anlaşılmayacak bir şey yok. İfade edilenler, ekonominin temel prensiplerini yansıtıyor ama uygulamada bizim göremediğimiz, anlayamadığımız bir şeyler var.

Gevşek para politikası uygulanmaktaysa eğer, neden etrafımızdaki şayet tesadüfen işini kaybetmediyse, çalışmakta olan gençler, çocuklarımız, komik denecek kadar az maaş alıyor ve maaşlarına enflasyon oranı kadar dahi zam alamıyorlar?. Yoksa gerçekten Başbakan’ın dediği gibi birileri fırsattan istifade ‘’emek hırsızlığı’ mı yapıyor?

Yoksa gevşek para yeteri kadar gevşek mi değil?.

Gevşemekten cebimizden buharlaşıp gitmiyorsa.

Alışveriş Merkezindeki dükkanlar, işsizlikten, dolayısıyla parasızlıktan kiraları ödeyemez hale gelmedi mi?. Ünlü Carrefour, daha geçen hafta İdealtepe sahil yolundaki mağazasını kapattı. Akılımın ucundan geçmezdi. Kampanya vardır diye gittm Pazar günü.. Aaaa. Kapı duvar. Birkaç ay önce de yanıbaşındaki ünlü oyuncak mağazacı Toys oyuncak mağazası kaptıvermişti kepenkleri…

Esnaf vergisini ödeyemiyor. Bu hafta içinde onlara yeni kredi planı sunuldu. Şimdi bu durumda para gevşiyor mu, sıkılaşıyor mu anlamadım.

Şu gevşek para bizim mahalleye düşmedi anlaşılan. Berber bile eskiden 3 kişiydi, şimdi tek kişi çalışıyor. Millet saçları da mı gevşetti ne?...

Gevşek para polikasında bankadaki mevduat oranı artmaz. Bu politika, anladığım kadarıyla harcamaya ve tüketime teşvik eder. Oysa kriz döneminde bankadaki mevduat oranı 264 milyardan, 320 milyara çıkmış. Üstelik faizlerin yerlerde süründüğü bu dönemde tasarruf yapmışız. . Bankalar da bol mevduata, ucuz faiz verip, krediye yüksek faiz uygulayınca rekor karlar elde etmişler.

Ne ters milletiz yahu!!...

Sıkı para polikasında, bankalarda artacak faiz geliri nedeniyle mevduat oranı daha yükseleceğinden, bankaların gelecekte bir korkularının olmaması gerekir değil mi?

Mantıken öyle… Ama Ege Cansen bugünkü yazısında öyle söylemiyor.

''Gün geçmiyor ki Türk bankalarının küresel kriz ortamında ne kadar iyi yönetildiği hakkında gazetelerde bir yazı çıkmasın.

Amerikan ve Avrupa bankaları birbiri ardına iflas ederken, bizim bankalarımızın çatısından tek bir kiremidin bile düşmemesi tüm dünya yatırımcılarının ilgisini çekiyor. Borsa endeksinin cari fiyatlarla TL bazında rekor kırdığı geçen haftanın yükseliş yıldızları yine Türk bankaları idi. Büyük bir gazetemiz bunu “Parmak Isırtan Türk Bankaları” manşetiyle okurlarına duyurdu.

Bankalarımız hakkında çıkan bu övücü yazıların, bankacılığa faydadan ziyade zarar verdiği kanaatindeyim. Bankacılığı çok kârlı bir “voli” sektörü olarak göstermek veya görmek ulusal ekonomimiz için bir risktir.

Diyor ve şöyle bitiriyor ;

‘’Ayna düz değilse, cismin görüntüsü, olduğundan farklı oluşur.’’

Ama voli vuruldu..

Mahallenin bıçkını sessiz sedasız birini çevirip sormuş? Adın ne bakayım senin?.

-Mülayim efendim

-Sert olsan ne yazar ki?...

Ona bir çare bulacaklarından eminim. Yumuşatıcı kullanır, parayı yine mülayim hale getirirler.

Zenginin parası, fakirin çenesini yorarmış.

Bu kadar gevşek olduğu devirde ortalıkta gözükmeyen para, serleştiği zaman nasıl kuluçkaya yatar kim bilir?.

Gevşek para bu ise, o zamanlar, bunun serti nasıl olacak?...

 
Toplam blog
: 465
: 918
Kayıt tarihi
: 15.01.09
 
 

İstanbul doğumluyum.. İstanbul'un  tramvaylı döneminden bu şehirde yaşıyorum. Gençlik yıllarında ..