Gitme Ceylan vuracaklar kanadını kıracaklar

Ahmet Altan’ın yazısı en azından benim hayatımın bugününe damgasını vurdu. Zannedersem tsunami gibi yayılıp milletimizi de derinden yaralayacaktır. Bir roket’in masum bir kızı nasıl parçaladığı yürek burkan bir anlatımla gözler önüne serilmiş. Facebook ve bazı Gazete sitelerinde, bloglar da de yerini bulmuş, güne böyle bir haberle başlamak tabi hiç hoş olmadı benim için. Netice de Ceylan hayatını kaybetti, ne yazılsa ne çizilse boş aslında hep ders olsun deriz fakat acılar ardı ardına gelir. Olaya çok yönlü bakılabilir.

Örneğin Ahmet Altan’ın adını bile telaffuz etmek istemeyen ben düşündüm ve düşüncelerimi saklamak , iktidar ya da muhalefet gibi suskunluğumu korumak zorunda olmadığımı anladım. Zira vekalet verdiğimiz vekiller vekaletlerini yerine getirmiyorlar ve suskun kalıyorlardı. Neden? çünkü askeri bir roket söz konusuydu. Bu aslında askeri eleştirmek falan da değil. Vaka önemli!..kazayla insanlar ölebiliyor denebilirdi. Onca şehit varken söylemleri ile alakasız ve saçma bir mukayese yapılabilirdi. İşi politize ederek masum bir çocuğundan ölümü üzerinden bile siyasi rant elde etmeye çalışan olabilirdi ..belki de yazılıp çizilmeye başladı bile. Klasik olacak belki fakat bu ne ilk ne de son olacak. Ahmet Altan’nın bu elim olayı kaleme alırken acaba çokmu abartmış diye aklımdan geçirdim fakat sonra tabi ki normal bir tepki olduğunu düşündüm , her duyarlı insanın dil din ırk gözetmeksizin acıyı paylaşması ve kökenine inililerek bu tip olayların önüne geçilmesi noktasında bir sorumluluğu olduğunu düşündüm.
Ceylanı anlatmaya dilim varmıyor. Kimi askeri alanda işi neydi diyor, kimi anne bana makarna yap deyip koyun otlatmaya gittiğini anlatıyor. okudukça dinledikçe ve gönlümüzden hayıflandıkça acılar paylaşılmaya başlıyor gönüllerde yavaş yavaş.. Netice de bir roketin masum bir çocuğu öldürdüğü gerçeği var. Suçlu aramanın manası yok .hedef şaşıran ya da yanlışlıkla ateşlenen bir roket içimize ateş düşürdü.Mutlaka soruşturulacak ve sorgulanacaktır buna eminim ancak ne netice getirir bilinmez.

Ülkemizin içinde bulunduğu bu hassas süreçte acıları paylaşalım fakat asla siyasi rant için bu masum Ceylan’ın cenazesinden çatışma çıkarmayalım. Fakat kazadır olmuştur deyipte geçiştirmeyelim. Atış alanları, menziller , askeri ve sivil alanların uzaklığı yakınlığı ilgili kurumlarca tartışılabilmeli. Her kafadan bir lafın söyleneceği bir olay değil geçiştirilemez. Öyle anlaşılıyor ki bu konuyla ilgili çok spekülasyon yapılacaktır. Fakat Gündemi işgali, Cem Garipoğlu davası kadar sürer mi bilinmez. Minik Ceylan’ a Allah tan rahmet diliyorum.mekanı cennet kabri nurla dolsun