GOLSÜZ FUTBOL MEYVESİZ AĞAÇ

Aylardır içinde bulunduğumuz küresel kriz için iktisatçılar hergün bir çok yazı yazıyorlar.

Tv ekranlarında aylardır tartışıyorlar. Yine de bu krizin ne zaman biteceği ve kimin kazançlı çıkacağını, ya da kimin daha önce çıkabileceğini bilemiyorlar.

Dünkü Fenerbahçe-Trabzonspor maçını yorumlayanlar, gazete köşelerinde ve ekranlarda bu maçı ‘’seyrine doyum olmayan maç’’ nitelendirmişler. Seyrine doyum olmayan ama netice itibariyle sıfıra sıfır, elde var 1 puan bir maç. Futbolun meyvesi goldür. Hani bir tek sunum yapanlar kaybetmiş de , onlardan başka herkes kazanmış. Öyle anlaşılıyor.

Kimin kazançlı çıktığını anlayan varsa beri gelsin. Sivas’tan başka.

3 puanlı sistemde istediğiniz kadar iyi oynayın, beraberliğin mağlubiyetten farkı yok. Sonuçta her 2 tarafın da 2 şer puanı hacıbaba….

Bir de yazılanları okuyunca sanıyorsunuz ki Türkiye futbolu yeni keşfetmiş. Top bir o kalede, bir bu kaledeymiş. Peki o kale önlerindeki forvetler neredeymiş. Futbolsuzluğa, futbol maçında futboldan başka öne çıkan bütün olayları konuşmaya o kadar alışmışız ki, gol bile atılamayan, buna karşılık biraz tempolu geçen bir maçı görünce, futbolu yeniden keşfetmiş gibi oluyoruz.

Fenerbahçe bana göre normal oyununu oynadı. Yine umut duran toplardaydı ama ne Carlos’un, ne Alex’in ortalarını gole çeviremediler. Seyrine doyum olmayan maçta umutlar Semih’e kaldıysa yine ve o Semih de 82 dakika kenarda oturuyorsa, anlata anlata bitiremekleri geri dörtlüden elek gibi dakikada bir adam sızıyorsa, Volkan kahraman oluyorsa,

Trabzon’da Umut ve Gökhan birbirlerine top atmama egoizmine girdiyse, kaçırmanın atmaktan kolay olduğu topları sayıya çeviremiyorsa, her karşı atakta kalesi önünde Mahmutpaşa esnafı bile dükkan açıyorsa,

Bunun nesi iyi futbol ben anlayamadım.

Aylardır konuşup, konuşup küresel krizden ne zaman kurtuluruz sorusun cevabını veremeyen iktisatçılar gibi, futbolu yeniden keşfettiğini sananlara soruyorum?.

Kim ne kazandı?...

Sıfıra sıfır, elde var 1.