Gümüş parlağı yeni basamaklar

Hayat merdiveni kaç basamaklıdır.

Ve sen kaçıncı basamağındasın biliyor musun?

Ya da farkında mısın?

Çıktıkça her basamağa arkanı dönü bakıyor musun?

Geride bıraktığın basamak eskimiş mi diye.

Acımasız zaman en büyük çare,

Ama hiçbir basamağa çare olamamış o zaman.

Sadece içime, içime akıttığı

Berrak su zerrecikleri değerli olmuş,

Birde dolgun buğday başakları

Ateş rengi güneş sarısında.

Ey huzur neredesin?

Bu basamakların kaçıncısındasın

Geride mi kaldın, ileride misin?

Yoksa bir kuşun kanadında mı?

Neye benzetip, nerde arayayım seni.

Güneşin hazan sarısında mısın?

Yoksa sevdanın son harmanında mı?

Ya da rüzgâra emanet ettiğim saçlarımın oynaşmasında mı?

Hiç sevmeyenler, ne bilir sevmeyi

Tıpkı gökyüzünü görmeyenin

Özgürlüğü tatmadığı gibi…

Lakin gönlümün arzusu şudur ki

Sevmedikleri, kadar sevilmesinler de

Ve ne işi var bunların bu basamaklarda

Çekilsinler.

Yüreğim sakın arkana dönme

Boş ver geride kalan basamakları

Beyhude kalabalığı boş ver

Sen ilerle adım adım, bildiğin, gördüğün

Gümüş parlağı yeni basamaklarında