Gündemlerden bir demet...

Bir zamanlar ortalığı kırıp geçiren “Cumartesi Anneleri” vardı ne oldular bilen var mı?

Şehitler şimdilik bitince (?) daha önceki şehitlerin anaları vazgeçtiler galiba terörist başı ve AKP hükümetinden dert yanmaktan, askerlerden hesap sormaktan…

***

Defalarca onları gündeme taşımak için yazılar yazdım; Atanamayan öğretmenler hakkında, cehaletimi hoş görün atanamayan tüm öğretmenler atandı da haberimiz mi yok? Sesleri çıkmıyor çünkü…

***

Adalet ve Kalkınma Partisini iktidara taşıyan eylemlerin başında gelen “türban” eylemleri vardı bir dönem. Okullara başörtülü girebiliyorlardı ama “türbanlı” giremiyorlardı. En önemlisi de “orduevlerine” giremiyorlardı. Defalarca sormuştum; “Ne oldu ki” iktidara gelir gelmez bu eylemler aniden bitti, diye.

Adam gibi bir açıklama hala yok…

Bildiğim kadarıyla “türban” şimdi tamamıyla serbest oldu, istedikleri her yere giriyorlar ancak anlamadığım bir şey de şu; “Türban” takanların ve “Türban” eylemlerindeki “Türbanlı kızların” sayısı aniden azalıverdi?

***

Neyse efendim Türkiye’de gündem, o kadar baş döndürücü bir hızla değişiyor ki,

Hangisini yazayım hangisi hatırlatayım derken olan bana oluyor, çünkü algılama yeteneğinim şaşıyor.

Şu anda gündem de “Reyhanlı Patlamaları” var Başbakanın muhteşem anlatımı ile Reyhanlı halkının dertlerine şak diye çözüm üretildi, devletimizin büyüklüğünü hükümetin şefkatini gördük…

***

Daha az öncelikli olanları Yeni Anayasa tasarısı ve Referandum fırtınası…

Önceleri Ergenekon Balyoz davaları hiç gündemden düşmemişti, ta ki hükümetin aniden yarattığı “Barış Süreci” ve “Akil İnsanlar” korosu ortaya atılana dek…

Ne oldu ki, Ergenekon Balyoz davaları sonuç bağladı durup dururken olmayan darbe sorumlusu ilan edilenlerin tamamı suçsuz sayıldı ve salındı ya da asıldı haberimiz mi yok…

Silivri eylemleri şak diye gündemden düştü artık tutuklu yakınlarından “tık” yok…

***

Oslo da yapılan görüşmeler gündem dışında kalsın unutulsun diye hükümet aniden İmralı görüşmelerini arkasından da Kandil görüşmelerini devreye soktu “kuş oldu” uçtu tüm görüşmeler, varsa yoksa “İmralı Kandil” görüşmeleri…

Ne hikmetse her daim gündem de ama “akil adamlar” dahil hiç kimse bir şey bilmiyor!

***

Beni en çok şaşırtan işlerden bir tanesi “Eurovision” yarışmalarından çekilmemiz oldu. Biliyor musunuz, yıllardır bu konuda öylesine uyutulduk ki 1974 Kıbrıs çıkartmasını üç gün sonra duydu halkımız…

Oysa bu yarışma sayesinde “Dünyaya” açılıyor güzelim Türkçemizi “İngilizce” göstermeye öğretmeye çalışıyorduk!

***

Ülkemiz de gündem değişikliği kadar hızlı değişen bir şey de “inşaat” işi.

Her ne kadar yapılana kadar İstanbul da yaşayan herkesin haberi olmasına rağmen Başbakanın siluetinden hoşlanmaması ve sahibine küsmesi sebebiyle çok zararlı olduğuna karar verilen “inşaatlar” dışında ülkenin hemen her yerine yerden ot gibi bitercesine yükselen inşaatlar var.

İlginç bir yanı var; niyeyse bu inşaatların özellikle site ve kulelerin isimleri “Türkçe” değil…

Şimdi bir başka moda var inşaat alanında 1+1 yabancı dildeki ismi “Home Office” sanki çapkınlar için yapılmış gibi geldi bana ama kardeşim ucuz falan değil ki.

İstanbul da satılan 1+1 dairelerin fiyatıyla Anadolu da bir çok il ve ilçede çiftlik alırsınız. Ne varsa onları bu denli pahalı kılan bilmiyorum, acaba temellerinde altın suyu mu var?

Adım başı inşaat adım başı konut yapımı ve her yerde TOKİ ama ülkenin her yerinde hala “Kiralık daire” levhası çok revaçta. Bu evleri kim/kimler alıyor kardeş “kiracılık” bir türlü bitmiyor?

***

Bütçe açıkları tam gündemdeyken Reyhanlı patlamalarını umursamadan ABD ve Başkan Obama’yı ziyarete giden Başbakan daha yoldayken bir derecelendirme kuruluşunun notu geldi.

Ve nasıl olduysa ve hemen gündeme düştü, önce borsa yükseldi sonra Doların kuru arttı…

Sadece bilinen bir kesim yine dört köşe, kuru soğanın fiyatından ise bir haberler…

***

Dünyanın bir çok medeni çağdaş ülkeler adam gibi insanca rahat huzur ve refah içinde yaşarken bakınız; Toplam 1 milyar 200 milyon nüfuslu, ellinin üzerindeki İslam ülkesinin Afganistan’ından Pakistan’ına; Irak’ından Filistin’ine Libya’sından Suriye’sine kadar silahlı ve kanlı bir çalkantılar sürüp gitmekte...

İnsanın aklına neden tüm pislikler “İslam Ülkelerinde” diyesi geliyor!

***

Bir zamanların en büyük gündem konusu Başbakanın bir gece Emine Hanımla yaptığı istişare(?) sonrasında ortaya attığı üç çocuk davası vardı, sonra beş oldu kadınlar ilk başta isyan ettiler ama ne olduysa unutuldu gitti, fakat yerini önce ayran sonra içki yasakları alıverdi…

***

Başkan Aziz Yıldırım Fenerbahçe şike davaları Trabzonspor’un kupa için ağlamasını falan geçtim, ülkede gündem o kadar çok değişiyor ki can dostuma sordum İngiltere de değişen gündem ne diye; altı yıldır değişmeyen tek gündem konusu varmış; Avrupa Birliği için İngiliz Poundu mu Euro mu?

Milliyet gazetesinin arşivinden baktım 2012 yılındaki değişen gündem sayısı 337, yani neredeyse her güne bir gündem maddesi…

***

Saymakla bitmiyor gündem, ancak gündemin değişmeyen tek aktörü var; Başbakan Recep Tayyip Erdoğan…

Meydanı hiç kimselere bırakmıyor, attığı her adım söylediği her söz kıldığı her namaz gündemde…

Dünya da kendisini kurtarmakta kullanılan “balyozun” yalakalarınca “kutsal” ilan edildiği tek lider(?)

***

Bendenizin gündemi de hala değişmedi; Kimselere muhtaç olmadan, elden ayaktan kesilmeden kaybolup gitmenin yolunu arıyorum.

Şaka bir yana dün gece şampiyonlar kupası oynandı, Bayern Munchen şampiyon oldu, Adana sokaklarında gümbür gümbür zafer turu atan Bayern taraftarları vardı, Almanya’daki bir değerli dostumu tebrik etmek için aradım ne ilginçtir ki final maçından ve sonucundan haberi yoktu…

E, haliyle kendi ülke sorunlarına da bu denli duyarsız ve tepkisiz bir milletiz…

***

“Gündemlerden bir demet” ve bir Pazar yazısının sonuna geldik. Yürekten sevgi ve saygılarımla;

İyi pazarlar…

Erdoğan ÖZGENÇ