Gurbet, hasret, sıla

Gurbet hasret ve sıla sözcüklerinden herhangi biri akla geldiğinde pek çok insan için her biri diğerini çağrıştırır. Sıladaysanız mutlaka gurbette hasretini çektiğiniz biri ya da  birileri  vardır. Ya da siz gurbetteyseniz sılada sizi  özleyen birileri  mutlaka vardır.

Bu sadece insan da değil, gurbetteyseniz sıladaki  çiçeği, böceği, dalı, yaprağı, yağmuru, toprağı, yahut bir ağacın altında  içilen çayları  anımsıyor ve özlüyor olabileceğiniz gibi  üstünüzü başınızı boyamak pahasına  dallarından kopararak yediğiniz  doyumsuz meyveleri de olabilir, kana kana su içtiğiniz çeşmenin başı da,  hayranlıkla çeşmeden su içişlerini izlediğiniz kuzusu  koyunu da olabilir.  Kaldı ki ben tüm canlıların vefa duygusu olduğuna inanıyorum. Zira  annesinden ayrılan bebeği  sadece annenin eski çamaşırlarını koklatarak uyutabilenler gördüğüm gibi bakıcısı (yaşadığı evin sahibi) gittikten sonra kaybolan, kısa süre   sonra ansızın ölen hayvanlara, kuruyan çiçeklere ve  süt vermeyen ineklere  de şahit oldum. Biz  kendimizi avutuyoruz belki de  en duygu yoğunluğu biz de diyerek,  yaşayan her can kendine göre değerlere sahip  yeter ki farkına varıp yaşam hakkına saygılı olabilelim.

Hayatta en çok babamın hasreti oldum ben,  önce  bebekliğimde  O benim gurbetim ben O'nun hasretiydim. Büyüdüğümde  giden ben oldum  evlenerek  kalan  O idi ve bir hasret türküsü duymayagörsün radyoda hemen otobüs terminaline koşar ertesi gün İstanbul'da olurdu.  Anadoluda olağan sayılan erken evlilikler pek çok acıyı da beraberinde getiriyor.  Babam da askerden evvel evlenmiş  dolayısıyla kendisi  askere gitmeden de ben doğmuşum,  annem  babaannem ve dedemle beraber  yaşamaya devam  ediyor hepsi  beraber beni büyütüyorlarmış, babamın tüm mektuplarında ilk ricasıymış benim fotoğrafımı istemek ama ne mümkün maddi manevi imkansızlıkların yanında öyle genç kadın çocuğunu alıp sokaklarda gezemez, hele fotoğrafçıya gidebilmek her kula kısmet bile olmaz zaten, ısrarlara dayanamayan dedem  götürüp bir fotoğraf çektirmiş ve göndermişler babama en değerli mücevherler gibi  nasıl sakladığını yıllarca bıkmadan anlattı. Bir ailenin hele de tek çocuklu  bir ailenin ilk torunu, anne babanın büyük çocuğu olmak pek çok sorumluluğa ilaveten çok da şans getiren  bir olay, her şeyden önce sevgiye doyarsınız, ruhunuza aldığınız yoğun  sevginin  gücüyle kendinize güven duyarsınız. Allah sağlıklı ömür versin anneme, Nur içinde yatsınlar  babaannem, dedem  ve  babam!..

Bu yüzden çok derinden etkiliyor beni şiirler, şarkılar, yaşam öyküleri, bu yüzden çok iyi anlıyabiliyorum  Nazım'daki sıla hasretini, Can Yücel'de baba özlemini,  Aziz  Nesin'in babasıyla dost ellerini,  düşman bakışlarını, Cemal Süreya'daki  öldükten sonra yoğunluğu daha çok anlaşılan baba sevgisini   daha nice  gurbet  şarkıları, hasret  şiirleri, sıladan gelen yaşam öyküleri  sonsuz selam ve saygıyla anıyor herbirine rahmet diliyorum.  Şimdilerde  gelişen teknolojiyle  beraber  eski etkisi kalmasa bile  GURBET, HASRET VE SILA  sözcükleri beni hala derinden  etkiler.