Güzel mi güzel, bastımı gaza gider mi gider

Fiziki görünümün, hadi daha açık yazalım, bayansa güzelliğin, erkekse yakışıklılığın hayattaki başarıda, siyasetteki başarıda rolü var mı, yok mu? Boy, bos, endam, karizma, kuğu gibi bir boyun, güzel dişler, güzel bir ses tonu, hatta hatta, bakımlı olmak, güzel giyinmek, kaliteli makyaj malzemesi, kaliteli parfümler vb. Hadi mücevheratı işin içine katmayalım.

Tarihteki siyasilere bakın, hepsi karizmadır, en başta da bizim Ata’mız. RTE’ye bakın, seversiniz, sevmezsiniz ama tarihte ilk defa böyle uzun boylu bir başbakanımız olması eminim ki çoğunun gururunu okşuyordur. Tabi ses tonu, diksiyonu, irticalen güzel ve akıcı konuşabilmesi de etkili.

TV de ki spikerlere bakın. Kızların hepsi manken gibi, dünya güzeli değilse bile dünya tatlısı. Güzel mi güzel, bastı mı gaza gider mi gider. Hele bir tanesi var, içim eriyor valla, yeme de yanında yat, bişey yap demedik, sadece yat dedik.

Siyasi partilerin partide görevli olarak ekrana çıkardıkları bayanlara bakın, yok ekonomiden sorumlu falan filan. Güzelliklerinin ekrana seyirci çekmede rolü yok mu yani. Veya çeşitli partilere yakın oldukları için, diyelim ki, iktidar yanlısı, veya RTE düşmanı olarak açık oturumlara çıkan bayan konuşmacılara bakın, içlerinde güzel hatta çok güzel olanlar var, hatta bazıları (siz nefret etseniz dahi.. kimi kastettiğimi anladınız), güzel olmanın ötesinde çok seksi değil mi? “Bir defa da ananıza verin” diyen eski başbakanımız da güzel değil miydi?

Bunları sırf sohbet olsun diye yazdım. Yoksa bir mesaj vermeye falan niyetim yok. Ama dikkat ediyorum bazı partiler erkeklerden de, çok genç, uzun boylu, çok yakışıklı temsilcilerini ekrana çıkarmaya başladılar.