Haiku yazayım dedim harakiri oldu

Look into my eyes, you will see... gözlerimin içine bak göreceksin. What you mean to me... Benim için ne ifade ettiğini diye başlarken Brayn Adams nedense bu parça beni hep düşüncelere sürükler.

Birden çınar olmak geldi aklıma. Hani koca çınar gibi adam deriz ya koca çınar. Oysa çınar olmak ne zordur. Yok yok dedim dal olmak daha zor tutunuyorsun bu sefer yaprak coştu onun ki de zor mu dedi. Niye ki dedim yaprak olmak daha zor.

Haklıydı yaprak çınar olmak zordu dal olmak daha zor en zoru ise yaprak olmak.

I would fight for you ı'd for you...senin için dövüşürdüm, senin için yalan söylerdim. Walk the wire for you, ya ı'd die for you..Senin için telde yürürdüm, evet senin için ölürdüm.

Böyle sevmek de zor. Güzel olurdu gerçekten bunları söyleyebilmek , hissedebilmek yada birinin hissettirmesi. İşte tam bu anda sokaktan bir çift geçiyordu adam kadına elini uzattı elini tuttu gülümsedi. Sevgi sıcacık kalbi gülümsetiyor dedim ki adamın kadının elini tutup yandan yandan, yandan çarklı bakışını görünce.

Yok anacım dedim sevmek zordu sevilmek de ama en zoru aldığın sevgiye inanabilmek. Bugün bir söz okudum eğer ki karşındakine ihtiyacı olanı veriyorsan bu hediyedir. Eğer ki karşındakine senin ihtiyacın olanı veriyorsan bu sevgidir.

Aslında yazmaya başlarken hadi dedim bende bir haiku yazayım  ama benimki harakiri oldu.

Ee zormuş yani.