Hani bu maçı alacaktık?

Başka yolu yoktu sinyor. Amma velakin olmadı. Ali Sami Yen cehenneminde Yunanistan'a tek zulüm milli marşa detone ıslıklarla eşlik etmemizdi. Neyse sonunda alkışlayarak uğurladık komşuyu Avusturya'ya veyahut ezeli dost İsviçre'ye de, alınmadık tek gönül Mhyre'ninki kaldı. Kısmetse onu da halledeceğiz Norveç'te, arkamızdan kötü konuşan kalmayacak. Vatan yahut silistre değil sadece bir oyundu bu geceki. Şanssız değildik yoksa mazallah 3-4 tane yiyiverirdik. Ama yakın dönemde ismini zikrederek alay konusu yapmayı asla istemeyeceğim bir topçumuzun da yıllar sonra anladığı gibi gol atmadan kazanılmıyor futbolda. E tabi gol atmak için de 3 kalas 1 heves, ağlı bir boşluğa hiç değilse tepüklemek gerek o meşin yuvarlağı. Sayın Terim, ben ofsayt taktiğini bu hayatta uygulayamam keza bir işime yaramaz. Dolmuşu ofsayta düşürüp otobüse binsem kaç yazar. Bunu da değerlendirecek kim çıkar? Trafik polisi mi?

Velakin kıymetli Deli İbrahim nam levent ve bilcümle müdafaacıların ya allah ya settar deyu olur olmaz orta cızgıya celallenmeleri ne acaib bir iştir ve Volkan'a olan bu güven de bir o kadar sevindiricidir? Bu adam 3 forvetle ortada sıçan oynamak zorunda mıdır? Ve değerli hücum hattı neden şut sallamayı 80.dakikalara dek ertelemiş durmuştur?

Bunlarda Sinyor'un suçu var mıdır? Hayır...Gerçekten...Hiçbir hoca böylesi çaresiz bir takımdan mesul tutulamaz. Ama siz bir millete iki haftadır herşeyi çözecek ulu bir misyonun yegane sorumluları gibi tabiri caiz ise 'gaz verirseniz' ve oyunu savaş haline getirip şaşkın şaşkın uyur ve uyutursanız herkesi artık zamanıdır bu komediye son vermenin. Top yalnızca bir Mehmet'in ayağında iken alkışlayıp diğerlerini ıslıklamak kadar tarif edilemez bir tepkiyi veren o kadar insan sizden bir destan, bir zafer değil sadece ve sadece güzel bir oyun dilemişti. Demek UEFA'nın bir bildiği vardı 6 maç ceza verirken, keşke hiç inmeden kalsaydı. Meğer bizi ne çok seviyorlarmış ki istememişler cefa çeksin kimse stadlarda. Artık gidiniz Sinyor. Lütfen gidiniz. Ama yalnız olmasın gidişiniz, İbrahim Bey, Tümer Bey, Hakan Bey ve şüphesiz Emre Bey de olsun o sandalda. Belki sadece bir oyun oynamak ister gelenler, hep beraber oynarız. Akşam annemiz yemeğe çağırır maç bitmeden ertesi sabah tekrar koşarız masumiyete, ama yitirmemek üzere...