Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Mayıs '18

 
Kategori
Deneme
 

Hareket Ve Mimiklerle Desteklenmediği Zaman Konuşmada Samimiyet Olmaz

Hareket Ve Mimiklerle Desteklenmediği Zaman Konuşmada Samimiyet Olmaz
 

Söylemek istediğin yaptığın/yapmak istediğin olunca ki öyledir, o her neyse, yapıyormuş gibi konuşmaya bir şekil verilmesi gerekir.

Söylüyoruz ya yetmez mi? Kâğıda yaz ver konuşmanın ne anlamı kaldı ki; söylediklerini yaşar gibi söylersen hayatı kitaplardan okumayız.

Cesaret işi biliyorum fakat birazcık böyle davrananların bulundukları ortama nasıl bir enerji yaydıklarını gördük.

Bir kız içten bir şekilde sevgilisiyle aşkını anlatıyordu. Sarılıyor, öpüyor gibi yapıyor, canım diyor falan… Büyülenmiş gibi olduk, sanki karşımızda Ferhat’ın Şirini vardı.

Böyle olursa konuşarak geçirdiğimiz zamanı da yaşayarak geçirmiş oluruz.

Kendini rezil etmek diye bir durum yok, asıl rezillik duygularını saklamaktır. Ben bu konuda çok paldır küldürüm. Rezil olmak diye bir sorunum da yok çünkü biliyorum ki hayat çıplak başlar.

Ama işte benim şansızlığım göstereceğim bir güzellik yok.

Ben stabil güzelliğe değil böyle oluşan güzelliklere değer veriyorum ve sadece sözle bu güzellikler yaratılamıyor.

Neyi kimi anlatacaksanız biraz o olacaksınız.

Bu konuda yaptığınız hatalarla (çünkü üzerinizdeki örtüyü kaldıracaksınız) benim için rezil olmazsınız, utançlarınız gurur duymamla yer değiştirir. Bir yaşanmışı aktarmak için ayıbınızı ortaya koymaktan çekinmediğiniz zaman siz gurur duyarsınız ben utanırım.

Kendinizden utanmayın, samimiyetle yaptığınız ve yaşadığınız hiçbir şey sizi küçültmez.

Malum insanlarımızın utanması için utanılacak bir şey yapmaları gerekmiyor. İşte bu çok büyük yanlış. Diğer insanları takmamak gerekiyor. İşte özgür ruh dedikleri bu.

Birisi kalkmış kocamı sevmiyorum diyor. Aaaa öyle şey söylenir mi. Kocası da yanında. Korkusuz, gerçekçi harbi özgür ruh! Eleştirenler o kadar zavallı ki!

Ben ayıplarla utançlarla ezilerek yaşamak istiyorum. Rezilliğimle gururum yan yana olsun. Toplum içinde küçük düşmeyen insanları sevmiyorum. Böyle kusursuz, hâşâ Tanrı gibi, siz kimsiniz ya!

Sizi siz yapan sakladıklarınız, utandıklarınız, ayıbınız, rezilliğiniz; çünkü gerçekten yaşamak isterseniz hayat insanı rezil eder ve bu rezillik güzeldir.

Birisi işte Fahriye abla gibi samimi bir şekilde dökülmüş saçılmış, bi laflar eder bi laflar eder ki ölürsünüz! Aaaa, aa! Ne a’sı? Karşında mükemmel bir insan var, asıl “aaa!” sensin.

 

 

 
Toplam blog
: 6332
: 653
Kayıt tarihi
: 21.09.08
 
 

Sadece sayfalarda kalan yazılar şaheser olsalar bile önemsiz ve anlamsızdır. İnsanlara ulaşan ve ..