Haşema

En kolayı siyaset üzerine yazmak. Konu bol. Mizah yapmanıza gerek yok. Olduğu gibi yazsanız da güldürüyor. Emekli maliye bakanımız Unakıtan demiş ki: Kriz Başbakanı teğet geçmiştir. Gazetecilerin ekonomik krizle ilgili sorularını yanıtlayan Unakıtan: "Krizin etkisi Ankara'da çok hissedilmedi. Ankara memur kenti. Ay başında herkes maaşını trınk alıyor. Kriz İstanbul'da çok etkili oldu. Daha bir süre de olacak. ”Bir gazetecinin, Başbakan teğet geçti, demişti, sorusuna ise, Unakıtan, Başbakanı teğet geçmiştir, yanıtını vermiş. Emekli maliye bakanımız, bana göre ilk defa doğru bir şey söylemiş. Bu da normaldir. Bozuk saat bile günde iki defa, doğru zamanı gösterir.

DTP genel başkanı Ahmet Türk, sahte belgeyi eleştirirken, TSK'ya bindirmiş. Ben zaten baştan söylemiştim. Bir şey çıkmayacağı belliydi, diyen başkan; çıksa ne olur, çıkmasa ne olur, diye de, ilave etmiş. Demokrasi üzerindeki TSK vesayeti azaltılmalıdır, diyerek, bir de tavsiyede bulunmuş.

Erzurumluların bir sözü vardır: “Söz bilmirsen, kapın, bacan yıkıla” derler. Bu deyim daha başka türlü söylenir de, ben biraz yumuşattım. Bilenler bilir. Başkan ve diğer DTP millet vekilleri, ahkam kesmeseler, işler daha çabuk yoluna girecek. Ama konuşuyorlar. Konuştuklarını da ne kendileri, ne de Kürtler anlıyor. Postmodern, statüko, vesayet, cırt, pırt.
Artık susun lo.. Susun da kafamızı dinliyek.

AKP'yi ve Gülen'i, bitirme sahte belgesi için Başbakan demiş ki: “Askeri yargı, farklı yaklaştı.” Vallahi ne desem bilmem ki. Allah'ın kelamı, Kuranı Kerime bile, farklı yaklaşılan bir ülkede, yargıya da farklı farklı yaklaşılması doğaldır. AKP'nin, yargı ve demokrasi anlayışı, sizi bilmem ama, benimkiyle pek uyuşmuyor. Onlarınki, Şeridemokrasi ve şeriyargı. Bilmem anlatabildim mi? Yani haşema gibi bir şey.