Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Nisan '18

 
Kategori
Deneme
 

Hatalar… Hatacıklar… II.

Hatalar… Hatacıklar… II.
 

Alık bir balık...


Geçen hafta sözünü ettiğim sunum metninde, hata yargımızın dayandığı bilgi, nasıl bir bilgi? diye soruyor ve örneklerle anlatıyor. Benim şimdi üzerinde duracağım konu; daha çok bilgi'nin oluşturulup gelecek kuşaklara aktarılmasıyla ilgili.

Bilgi eksikliği veya yanlış bilgi (epistemik belirsizlik), hataların kaynağı olabileceği gibi hatalar da bilgi'nin kaynağı olabiliyor. Örneğin ateş ilk kez gören çocuk ne olduğunu bilmiyor, sanıyor onu. (Yanlış bilgi). Tutmak istiyor ve tutuyor da. (Hata). Canı öyle bir yanıyor ki yıllarca yanına bile yaklaşamıyor. Sonra bir gün maşa denilen aletin varlığını öğreniyor. (Hata kaynaklı bilgi). Ve mutlu son…

Oysa hayatta her zaman bu kadar basit ve net olmuyor. Bilgi'nin türü ve büyüklüğü değişebiliyor, hataların önem derecesi değişebiliyor. Sıralama değişebiliyor falan. Ama bütün bunlara karşı kalıcı ve etken bir zırh yapıcı bulmuş insanlık: Okullar niye var?  Öyle ya… "Bilgi'nin oluşturulup gelecek kuşaklara aktarılması," denildiğinde ilk akla gelenin "okullar" olması gerekir. 

Uzun adıyla Eğitim ve Öğretim Kurumları yani anaokulundan lisansüstüne kadar tüm okulların amacı; öğrencilerini hayatta karşılaşabilecekleri hatalara ve o hatalardan doğan problemlere karşı bir zırhla donatmak olmalıdır.

Bitti mi?

Hayır. Okul biter, eğitim öğretim bitmez! Medyasıyla, internetiyle, selüloz ve e-kitaplarıyla devam eder. Daha zordur ama yoluna girdiğinde daha keyiflidir.

***

Gelgeldim başlıktaki "Hatacıklar"a. Böyle bir sözcük yok. "Hata" bile diyemeyeceğimiz ama estetik açıdan "şöyle olsaydı daha güzel olurdu," diyebileceğimiz şeyler için kullanılıyorum. Örneğin … Dünyanın ultra süper gücünün süper hatalar yaptığı şu günlerde hatacıklardan örnek vermek içimden gelmiyor… Belki başka yazıya…

***

Hatalar, insan özgü şeyler değil! Bilinçli-bilinçsiz tüm canlılar, hatta cansızlar bile hata yapabiliyor bazen.

Söz gelimi, balığın biri oltadaki solucanı tehlikesiz yem sanarak yer ve bu HATAsının sonucunu hayatıyla öder. Kilerdeki fare de kapana konulan peyniri tehlikesiz yem zannetmişti. Çok yaşamadı…

Cansız hatacılardan örnek: Önümüzdeki PC! Hatasız çalışan bir PC ben duymadım daha… Ya da şöyle diyeyim: İnternette dolaşırken "Error 404" yazısı görmeyen var mı? Virüs bulaşması: Bir hatadır! Geçen hafta hatanın tanımını da, özelliklerini de yazmıştım. Tıpatıp uyuyor ki bu kadar olur… "Ben virüslerle tanışmadım henüz," diyecek orta halli bir bilgisayar kullanıcısı arıyorum.

Ol sebeple; hareketin olduğu yerde hata ve hatacıklar da vardır, dersek yanılmış olmayız herhalde.

 

 
Toplam blog
: 92
: 521
Kayıt tarihi
: 01.01.11
 
 

Milliyet Bloga taşınmam kolay olmadı.. Varlığını aşağı yukarı başlangıcından beri bildiğim bu dev..