Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Temmuz '10

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Huzur için herkes elini taşın altına koyuyor mu ?..

Huzur için herkes elini taşın altına koyuyor mu ?..
 

Yılların deneyimli gazetecisi,Taha Akyol bugünkü yazısında, ilginç cümleler kullanmış.

Aslında yazdıkları, çoğumuzun ,zaman zaman aklından geçen ;ama bir türlü telaffuz etmek istemediğimiz düşüncelerdir.

.................


-Geçen otuz yılda, Kürtçülük hareketi bu şekilde geniş bir tabana yayılırken, “evli evine, köyle köyüne” şeklindeki kansız bir çözümü imkânsızlaştıran başka bir gelişme oldu:

İç göçlerle ,iç içe geçtik.

Böyle toplumlarda herkesin evine gitmesi, tokalaşarak olmaz !..

Tabiat kanunu gibi dünya örnekleri gösteriyor ki, böyle toplumlarda ayrılmak boşanma gibi olmuyor, ;canlı gövdenin yarılması gibi korkunç acılarla oluyor.


İşte ,alarm zilleri çalan felaket budur !..


Sağduyu, tek taraflı beklenemez.


Evet; PKK terörüne tepki duyarak bu tür “tehevvür”lere kapılanları mutlaka kınayıp itidale çağırmalıyız.

Yaptıklarının Türkiye’ye hizmet değil, “yarılmayı” körüklemek olduğunu anlatmalıyız.

Aynı şekilde PKK’ya alkış tutanları, etnik milliyetçiliği çılgınca körükleyenleri, birlikte yaşamaya zemin olacak ne varsa onları yok etmeye çalışanları da kınamalıyız ve uyarmalıyız.

Oynadığınız ateşi körüklemiş oluyorsunuz.
Hepimiz ufuktaki şu felaketi görmeliyiz:

Türkiye’nin bir tarafı Kürdistan olursa kalan tamamı Türkistan olur !.. Hem de, Türkleri de Kürtleri de bin pişman edecek korkunç acılarla, kayıplarla...-Milliyet -

..........

Balkan Savaşı sonrası çöküntüyü birlikte göğüslemiş halkımız,Çanakkale Zaferini ve Anadolu İhtilalini ,her yöresinden gelen vatanseverleriyle birlikte gerçekleştirmişti...

Hedef ,tek bayrak altında ve eşit şartlarda yaşamaktı...Atatürk yönetiminde şahsiyyetimizi bulmuştuk...

Daha sonraları,-Şarkı, sürgün yatağı; Garbı Cennet ocağı - tahayyül ederek ülkede ayrımcılığı körükleyen basiretsiz yöneticiler ve -Doğunun ,Güney Doğunun bölücü sömürgen Ağaları, elli yılımızı yediler...

Bugün, ülkenin içinde bulunduğu açmazları görmemezlikten gelip Tv lerde gerdan kırarak demagoji yapan parti yöneticilerinin havanda su dövdüklerini görüyoruz.

Bu demagogların geçmişi araştırıldığında, çoğunun bakanlık yapmış ,önemli mevkilerde oturmuş ;ancak ülke için tırnak kadar hayır işlemedikleri; bolca keselerini doldurduklarını ; her önemli işi öteledikleri görülmüştür.

Demagoglar, sürekli -sahibinin sesi -olarak , boş laflarla ; soğuk esprilerle devletin kıymetli zamanlarını öldürmüşlerdir.

Bu boşluklardan nemalanan silah ve uyuşturucu tacirleri,emperyalist güçlerin ortaklığında, kan emiciliklerine devam etmektedirler.

Ayrıca ülke içinde nemalanan , her dönemde memleketin kaymağını yiyen ;devekuşu misali kafasını kuma gömen;ama çıkarları söz konusu olunca ara sıra kafasını kumdan çıkarıp ite-uğursuza göz kırpan menfaat çetelerinin farkına varmalıyız.

Bugün, Doğu ve Güneydoğu kökenli sağ duyulu aydın ve ZENGİN yurttaşlarımıza çok iş düşüyor.

Bunların sayıları hiç küçümsenecek gibi değil...Çoğu ticarette ve siyasette köşe başlarını tutmuşlardır.

Dolar babaları...Altın tüccarları, büyük işletme sahipleri; kartelciler...Tröstçüler...vs...vs...

Artık sahaya inmelidirler...Yaralı parmağa işemelidirler...

Her nimetin bir külfeti olmalıdır. Bu 17 Ağustos Depremi gibi de olmaz...Acı sonuçları, telafisiz olur...

Maazallah,bu çatı çökerse,sadece gurabanın başına çökmez...Herkes az çok nasiplenir...

Doğu ve Güneydoğu kökenli varlıklı yurttaşlarımız da tehlikenin nereden geldiğinin bilincine vararak tüm vatandaşlarımızı birlik ve beraberliğe taşımalılar...

Diğer bölgelerimizdeki varlıklı insanımız da politikadaki yanlışlıkları tedavi etmek ve gerekirse siyasete atılarak çözüm yolları üretmek için elini taşın altına koyabilmelidir.

Safahatı değil ; sürekli acıları yaşayan ve paylaşan geniş potansiyelli OY sahipleri, demokrasi fırsatlarını değerlendirerek ülkeyi yeniden inşa etmenin konsensüsünü yaratmalıdırlar.

Çözüm yolları ,bize her dönem -Kısır Döngüler -yaşatan ;alışılmış ve kokuşmuş zihniyyetlerden beklenilmemelidir.

Bunların çoğunun sorun çözücü değil ;sorun üreticisi oldukları malumumuzdur.

Şapla şekeri ayıralım...

Bu da hepimize yakışır...

 
Toplam blog
: 1521
: 1639
Kayıt tarihi
: 23.06.07
 
 

İnsan yontmakla geçti ömr-ü baharı... Güzel ve canlı heykeller yaptı... Kimisinin içi çabuk boşal..