Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Eylül '18

 
Kategori
Güncel
 

İdeal Devlet Ütopyası

İdeal Devlet Ütopyası
 

İdeal Devlet İnşası Hayali

Yüzlerce yıldır Ütopya’cı yazarların ideal bir yaşam inşa etmek için ciddi anlamada fikirleri olmuştur ve o kadar düşünür ve filozofların eserleri bir anlamda okunsa da tam tersi bir dünya düzeni inşa edilmiştir.

Doğuya doğru yapılan keşif gezilerinden edinilen, edinilen demek yanlış olur çalınan zenginlikler batıya götürülmüş ve batı bu gücünü günümüze kadar korumayı başarmıştır.

Zaman zaman ağırlık merkezleri değişse de asla ve asla batıdan şu ana kadar doğuya kaymamıştır. Amerika ve İngiliz-Amerikan sisteminin zaferiyle sonuçlanan galibiyet tüm dünyaya nerdeyse yüz yıldır kesin olarak hükmetmektedir.

Din Avrupa’da toplumları hizaya çeken, devletleri yöneten ve devletleri yönetenleri onaylama gücü, doğuya karşı yapılacak seferlerde birleştirici ve kutsal hedefler çizmede önemli bir liderlik rolü üstlenmiştir.

Devletlerle zaman zaman dinin çelişmesi olmuştur. İngilizlerle yaşanan sorunlar, Protestanlığın zaferi İngiltere’yi Katolik kilisesinin dolaylı veya doğrudan vergilerinden muaf olunca para İngitere’de kalmış olmalı ki Avrupa’da zaten denizci bir millet olan İngilizler İspanya’nın ardından keşif seferlerine başlayabilir ve Sanayi Devrimi ile gerçek gücü ve boyutlarına emin adımlarla ilerlemesine neden olmuştur.

Allah’a inanmayan ya da materyalist olan insanlara davul tozu satıp para kazanamazsınız. Dinlerin Ortodoks yapıdaki bu tanıma uyan mezhepleri daha anlaşılamaz mitler korku kullanarak bunu başarsalar da İngiliz ve Kuzey ülkelerinin Protestanlık anlayışı ve Katolik kilisesine kesin olarak zıddı olması, daha dünyevi idealler peşinde koşmaları sebebiyle Max Weber tarafından belirlenen sınırları dâhilinde olsa da bu ideale ulaşmak sanıldığı kadar kolay olmamıştır. Yüzyıl savaşları bu durumu en iyi şekilde izah eder.

İnsanların karakterlerini yedikleri belirler. Aslanla koyun örneğinde aslana yem her zaman koyun olur. Koyun ot yiyen bir canlıdır ve Aslan ise et yer. Aynı şekilde et yiyenlerle otyiyenlerin savaşında daima et yiyenler kazanmıştır. Aynı şekilde kuzey ülkelerinde insanların hayatta kalabilmeleri için hayvansal gıdaları almalarını gerekli kılmaktadır. Kuzey Güney arasındaki yiyecekler arasındaki farklılık veya et yiyenlerle ot yiyenler arasındaki dayanıklılık ve gereksinim yüzyıllarca otyiyenlerin yenilgisiyle sonuçlanmıştır. Karlar yağdığında ot bulmak mümkün değildir, etse sadece güçlü avcılar tarafından temin edilebilir. Avcılar daha ot veya sebze meyve ağırlıklı beslenenlere göre daima daha avantajlı hale gelmiştir. Türkiye’de dahi kuzeyde yaşayanların devlet yönetiminde daha fazla yer bulmalarında kimbilir yiyeceklerle dahi alakası vardır. Türkiye’de bu duruma örnek olarak belki de Erzurum verilebilir. Diğer bölgelere göre nispeten daha soğuk olan Erzurum örneği önemli ayrıcalıklı bir yere sahip olabilir de olmayabilir ancak düşünülmesinde yarar olabilir…

 

 
Toplam blog
: 2271
: 163
Kayıt tarihi
: 15.10.14
 
 

Bugünün doğrusu yarının eğrisi, dost görünenler düşman ve herşey aslında zıddı olabilir. Büyük ih..