Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Mayıs '12

 
Kategori
Deneme
 

İhanet nerede başlar?

İhanet nerede başlar?
 

Heybesinde hüzün taşıyan kadın, bugün senin için dolandım kör şehrin dar sokaklarında. Karanlığa inat, kaybolmaya başkaldırı, gözyaşlarına isyan taşıdım koca gün, hediye ettiğin o eski heybede. Hedefim öğütlediğin, yol gösterdiğin ve dualarla süslediğin o siyah inciyi bulmaktı.

Attığı her adım tevafuklarla döşenmiş, rüzgâra sarılmış bir yaprak olmaktansa fırtınaya direnen kuru bir dal olmaya niyetlenmiş o kadını da gördüm ve sordum; “ Pişman mısın? “

Sevmek zaten isyandır, pişmanlıktır, yanmanın ilk adımıdır. Pişmanım, kadere meydan okuduğumu bile bile dile getiriyorum ki, evet, pişmanım.

Bana siyah inciyi anlat o zaman, bulmama yardım et; pişmanlığını kurtuluşuma yönlendir; yitik hayallerin gezgini yap beni.
Siyah inci arayarak bulunur mu sanırsın, bir giden bir daha geri gelir mi? Arzuya bulanmış bedenler sarmışken birbirlerini, gören gözler gördüler; yeşil bir ışığın o bedenleri terk edip, gittiğini.
 
Sahi, ihanet nerede başlar?
Kadını tere bulamış bir beden olarak görmek midir, ihanet?
Nefeslerin ritminde kıvranan teni tende hissetmek midir?
Nedir ihanet?
İhanet, sevdayı arzulara kurban etmek midir?
Ya bedeli?
Acı çekmektir, zifiri karanlık derinliklerde varlığı meçhul siyah incilerin en siyahını bulmaya mahkûm edilmektir. Sürgündür, prangadır, yerlerde sürünmek ve her zaman başın eğik gezmektir.
Ya kadın?
Kadın aşka yürür sadece, asıl ihanet edenler aşkın bedelini bedenine hapseden, sevdayı o talepkâr diri memelerden ya da aklı ve gönlü bir kenara savuran o kışkırtıcı kadın kokusundan ibaret sanan zavallı erkeklerdir.
Ya iffet, ya namus, ya edep?
İffet gönlün hallerindendir aynen namus ve edep gibi. Gönlü aşka teslim olan, yaşamın değil aşkın kurallarına tabidir. Aşkın iffeti, aşkın namusu ve aşkın edebi söz konusudur artık.
Ya dedikodular?
Taşıyanları yaralar sadece, aşklar cümlelerle yıkılmaz, kelimelerle tahrif edilemez ki.
 
Sahi, ihanet nerede başlar?
Beden midir ilk durağı, ateş gibi yanan tenler midir?
Yoksa niyetlenmek midir, ilk adım ihanetin ta kendisi midir?
 
Siyah inciyi sordun bana, der ki siyah inci “ içinde sevgi varsa, aşk örttüyse üzerlerini ve kalpler başladıysa ‘ aşk, aşk ‘ diye atmaya, başka bir şey varlık bulamaz ki kâinatta. Ne ilk adımdır, ne tendir, ne terk etmelerdir ihanet. “
 
O zaman nedir ihanet?
Sevgine, sevdana, aşkına sahip çıkamamaktır ihanet. Sevdan uğruna ölmeyi talep edememektir ihanet korkmaktır, saklanmaktır. İhanet, sadece ve sadece sevgiye karşı yapılır. Sevdası için savaşmak, yıkmak, yıkılmak değil, o sevdayı bilmem kaç dakikalık sevişmelere harcayacak kadar alçalmaktır, ihanet.
Sustum sevdasının yüceliğini incilere işleyen bu kadının karşısında.
 
Sustum ve el uzattım.
Simsiyah gözlerinde gördüm o siyah inciyi.
Ve sessiz
Ve sözsüz seslendim ona tam yüreğimden;
O siyah inci bende kalsın, aşka ve sevdaya dair öğrenecek çok şeyim var daha, diye…
 
Toplam blog
: 7
: 481
Kayıt tarihi
: 01.01.12
 
 

Balıkesir'de doğdu, İstanbul'da yaşıyor. Mühendis, kendine ait bir Tasarım Ofisi var. Ked..