İlahi kız… Sen çok yaşa emi!...

Televizyon kanallarında birkaç dizi var, maşallah Dallas dizisini geçti, Brezilya dizilerini de solladı…

Mesele be değil tabi, bitli baklanın da kör alıcısı olur gibisinden, her dizinin de kendine göre izleyicisi var. Onların <ı>“dizi izleme” konusundaki zevklerine de saygı duymak gerekir.

Örneğin ben…

Her gün bir <ı>“dizim” var, onları izliyorum.

Arka sokaklar, Papatyam, Parmaklıklar arasında, Kurtlar Vadisi, Baba Ocağı bunların arasında. Son günlerde de <ı>“Bir şarkısın sen” programını hiç kaçırmıyorum.

Bunlar da benim <ı>“Beğeni” ile izlediğim diziler. Farkları, biraz komedi, biraz macera olmaları, ben bunlardan hoşlanıyorum napayım!...

Geçenlerde <ı>“Aşı- Memnu” dizisinin finali yayınlanmış, <ı>“Yayınlanmış” diyorum çünkü ben o diziyi izlemiyorum. Yayınlanan dizinin <ı>“Sezon finali”ndeki sevişme sahneleri de konuşulur olmuş…

Ben de işin içinde <ı>“Sevişme” var ya, meraklandım(!) doğrusu ne menem iştir diye…

Dizin baş kadın oyuncusu genç Beren SAAT, sevişme sahneleri üzerinde biraz fazla, gereğinden fazla, hatta abartılı yorumlar olunca, olaya açıklık getirmiş…

<ı>“Sevişme sahnelerinde dişlerimizi fırçalıyoruz, aramaza da yastık koyuyoruz…”

!...

Kızım, dişini fırçalayacağına, aranıza yastık koyacağına, daha kolayı var, dublör kullan!…

Neyse…

Bu açıklama üzerine, birçok filminde sevişme sahneleri olan bizim zamanımızın yıldızlarından Müjde AR <ı>“Biz de sevişme sahnelerinde aramıza ‘şilte’ koyardık” demiş…

Türk sinemasının <ı>“Yonca yaprağı” olarak nitelenen kadın aktrisleri vardı, halen hepsi de hayatta, sevişme sahneleri ile ilgili kuralları vardı. Örneğin, tam dudak dudağa gelirken sahne değişirdi, bir türlü <ı>“Öpüştüklerini” göremezdiniz ama <ı>“Öpüştüklerinin” hissederdiniz…

Kucaklaşırken, kadının bir ayağı yere basarken, diğer ayağı arkaya doğru havaya kalkar, dolaysıyla birbirlerinin içine gömülmezlerdi. Ya da kadın, adamın göğsüne omzunu verirdi…

Şimdilere bakarsanız, bu kuralların hepsi yerle bir…

Hele öpüşme sahnelerinde öylesine yakın plan çekimler var ki, dişini de fırçalasan, araya <ı>“Dişlik” de koysan olmuyor. İyiden iyiye, özene bezene öpüşme sahnesi yani… Hem de dediğim gibi, <ı>“Yakın plan” çekim olarak…

Kucaklaşma sahneleri de bunlardan farklı değil. Öyle <ı>“Yastıkla” veya Müjde AR’ın demesi gibi <ı>“Şilteye” filan desteklenecek gibi değil…

Belli ki dizinin başrol oyuncusu kızımız, yapılan eleştirilerden utanmış, hatta biraz da etkilenmiş olmalı ki, böylesi bir açıklama yapmayı daha uygun görmüş…

Ama olmamış…

Böylesi bir açıklama yerine <ı>“Ben sanatçıyım, sanatımı yaparken ruhumu karıştırmam” gibi veya benzer bir laf etseydi belki olurdu…

Ne diyelim…<ı> İlahi kız… Sen çok yaşa emi!...

<ı>30 HAZİRAN 2009