Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Kasım '11

 
Kategori
Blog
 

İlham veren blog yazarları !...

İlham veren blog yazarları  !...
 

900 blog geride kalmış...Hayat su gibi akıp geçiyor...Gündemi çok dinamik ve acılı olan toplumumuzda zaman nasıl da geçiyor farkedemiyorsunuz...

900. Blog kutlama kokteylimi şimdilik iptal ettim...

Dalyalarımı ,İlerde kutlarız...Söz !..

Nadiren ilham gelir şiir yazarım...

Bazen de olur ki yazar arkadaşlarımın yorumlarından ilham alır blog yazarım...

Bu yazım da böyle bir ilham yazısıdır...

...........

Şimdi ,ülke sorunları çığ gibi üzerimize gelirken, aşk-meşk-çiçek-böcek şiirleri yazacak halde değilim...

Nazım Hikmet  ve Necip Fazıl da değilim ki usturuplu,taşı gediğine geçiren sosyal şiirler yazayım !..

Uzaylı Blokçular gibi,ülke sorunlarına  da duyarsız kalamam...

Benim için ilk on yazar kategorisine girenler,ülke sorunlarına fransız kalmayanlardır...

Onları da afişe etmeme gerek yok !..Herkes tanır ve takdir ederler onları...

Kişinin aynası,yaptığı işlerde görülür...Beyninin aynası da özgün olan yazılarıdır.

Mehmet Akif'in dediği gibi...''Gelenin hatırı için geçmişe sövemem...Çıkarlar için kimseye de zağarlık yapamam ''

Kimseye diyet borcum yok...

Ahlâksız,borazancı,üçkağıtçı zağarların da gerekirse kuyruğuna teneke bağlarım...Teşhir ederim.

.................


'' Yazılarıma, toplam 6000 yorum yazan ellere sağlık  !..'' başlıklı yazıma yorum yapan Hızır Kabil Bey'in bana verdiği ilhamla bu bloğu kaleme aldım...

Değerli akademisyen-yazar,Hızır Bey'in izniyle yorumuna bir göz atalım...Aynen yayınlıyorum...

Çok ilginç tesbitleri var !...

'' Sn Selek, olumlu veya olumsuz onca yorumu aldığınız için kutluyorum. Kocaeli depreminin bir depremzedesi olarak bu yorumumu de Gölcük'ten yapıyorum. Depremzede olunca çok deneyimlerin yaşanmışlığı da şüphesiz ekleniyor bu sıfata. Yapı denetim fırmalarının varlığı yaşanan bu depremlerden sonra ortaya çıktı.

Orta hasarlı binamızın zemin etütlerini ve güçlendirme projelerini bu fırmalara yaptırdık. Çünkü, binamız fay hattının çok yakınındaydı. Bizimle birlikte yapılan önümüzdeki bina ağır hasarlı olup,yıktırılmıştı.

Bayındırlık Bakanlığının genel tebliğine göre, fay hattına 200m yakın olanlara yapım ruhsatı verilmeyecek, yıktırılan ağır hasarlı binaların yerine de ancak 2,5 kat imar izni verilecekti.

( ŞİMDİ, SIKI DURUN !.. )

Bir süre sonra, önümdeki yıkık binanın yerine eskisinden daha yüksek bir binanın yükseldiğini gördüm. Mağduriyetimi en etkin ve yetkili mercilere bildirdim.

Sonuç, "Bir dilekçenin serüveni" başlıklı yazılarımla yetindim.

Güzel oluşumları bozmada üstümüze yok sn Selek.Selâm ve sevgiler yolluyorum.''

...............

Benim görüşüm :

  ''  Hızır Bey,Bu muhteşem yorumunuzla,sorunlarımız tartışılırken HIZIR olup yetiştiniz..Bu ülkede,demokrasi'den en fazla nimetlenenler ''Ahlaksızlar '' oldu...ve ''oluyor.''...

Gücü elinde bulunduran taifeler,vatandaştan oy dilenciliği yaparken sürekli yalan söylediler...Bu 50 yıldır böyle sürüp gidiyor...

İkiyüzlü siyasetçiden çok çekti bu ülke !..

Demokrat Parti Döneminde rahmetlik babam, kentinde,usulsüz dağıtılan hayâli ''Tohum '' paralarına itiraz ettiği için sürgün edilmişti. Kapısında tavuğu olmayanlar,bir metrekare tarlası olmayanlar hayali tohum paralarını,Ziraat Bankasından alıyor ve o gece Ankara pavyonlarında yenilip içiliyordu..

Birkaç kişinin yatırımı dışında çoğu har vurulup harman savrulmuştu...Sonraki Demirel döneminde aynen devam edildi...Y.eğeninin hayali kereste ticareti ülkeye pahalıya mal olmuştu!..

Sigara kartonunun arkasına  sahte notlar alan siyasiler,kendi yandaşlarına kıyaklar yaparken ülkenin altına ''Kaygak kızaklar ''inşa ettirdiler...

O dönemin ünlü ve güçlü Dışişleri Bakanı ,İ.S.Çağlayangil'in yakını olan yüzlerce kişi yurtdışı ataşe sınavlarında  kazandırılmış;ben de başvurmama rağmen,benim gibi yandaş bulamayan ''Hamil Kart '' yoksunları yayan kalmıştı !..

Demokrasi ,''Sadece yandaşlara hizmet veriyordu ''...Avam ise yavan ve yayan kalıyordu...

Halk ne yapsındı !...Adaylar,kavun değillerdi ki diplerini elleyip ,koklasaydık...40 yalanlarla ülkeyi talan ettiler...

Bizim kuşak  herzaman ayıktı  ve ayık olmanın ceremesini de acılarla çekti...Ama çoğunluklar yenile uyanmaya başladılar...

...........

En sıkıntılı dönemlerde bile devlet kurumuna yazdığınız dilekçeye 20 gün içinde yanıt gelirdi...

Şimdi ,yerel belediyelere,Başbakanlık BİMER'e yaptığımız şikâyetlere cevap bile  vermiyorlar.

Tabi...Koltuk altlarında artık !..Vatandaşa tenezzülleri yok !..

Özel şifreyle girdiğimiz,Türkiye Gow.Tr.-E-Devlet  Sitesi'nin ,BİMER başvuru bölümü 3 aydır arıza veriyor..İkaz iletisine de basmakalıp olumsuz-arıza yanıtları geliyor !..Belli ki yorgunlar...

Elden verdiğiniz dilekçlere de ÇOK ÖZEL-GİZLİ olmasına rağmen,kargo ile taahhütlü gönderilmesi gereken yanıtlara,adi mektupla cevap veriyorlar...Devlet ciddiyeti sizler ömür !..

..........

Hızır Bey,siz,deprem acılarını birebir yaşamışsınız...Bölgenizde,herşeyin daha yasal ve düzenli yapacağını vaadeden devlet,usulsüzlüklere devam ederse,fay hattı üzerine çok katlı apartmanı dikilmesine göz yumarsa,bunlar, devlet değil ;baskı çete guruplarıdır..

Bu eylemler, demokrasiyi suistimal ederek ,gerçek demokrasi taşları olan halkın tüm haklarını gaspetmekten başka bir şey değildir.

Koyunlaştırılmış gürûhlar,  sentez-analiz yapamazlar...Bu nedenle seçme ve seçilme haklarının farkında değildirler...Bu koyunların ,en büyük zararı düşünen tepkili insanlara olur...Kendi özgürlükleri ve hakları uğruna idam sehpasına götürülen gençlerin bile arkasından tükürecek kadar ruhsuzdurlar...

Dün, Ankara Hukuk Fakültesinde,demokratik haklarını kullanarak toplum vicdanını yaralayan , yanlış hukukun boykotunu yapan gençleri  de ''Anarşist olarak '' niteleyecek kadar alçalırlar...

Demokratik haklar ,sadece 3-5 bin kişinin elinde eritilmemeli...70 milyonun hakları gözetilmelidir.

Kesin mahkeme kararı olmadan cezaevlerinde hücrelerde süründürülen insanların analarının ,aciz terör karşısında evlâtlarını yitiren acılı anaların, deprem karşısında açıkta kalan çocuklarına yanan anaların,şerefsiz müteahitlerin yıktığı binalarda can veren bebek analarının FERYATLARI hepimize pahalıya patlamıştır...Olan yine guraba kitlelere olmuştur...

İşte bunlardan nemalananlar,zenginler, bedelli adı altında ,yine askerlikten yırtacaklarıdır...

...........

Çözüm :


Bedeli ne olursa olsun,insanlarımız,haksızlıklar karşısında, mahkemelere gitmelidir.

STK'lara üye olmalıdır...Donanımlı dürüst insanlar,siyasete atılmalıdır...

Hiç olmazsa yazılar yazarak ,toplum içinde konuşarak insanları uyarmalıdırlar...

Haksızlığa uğradığına inananlar,yerelde çözüm bulamayanlar, AİHM'ye gidebilmelidir...

Kimseye '' köpeksiz köyde ,değneksiz dolaşma '' şansı verilmemelidir...''

Böyle gelmiş böyle gidecek...'' diyen acizlerin,teslimiyetçilerin yüzünden, kaderci zihniyyet  yüzünden ,gerçek duyarlı  vatandaş üçkağıtçılara yem olmaktadır..

Çalışmayan Muhalefet, yanlış yapan iktidar; ahlâksız bürokrat  vb. unsurlar,halkın gerçek gücü karşısında erirler...

Ancak halk gücünü gösterebilirse tabi...

Yandaş medyanın  her zaman  iktidarlara yamanacağı bir realitedir..

STK'ların, halkımızı yeterince uyaramadığı da bir gerçektir...Sendika ağalaşmaları malûmunuzdur...

Teröre karşı başkaldıran, ülkeyi sallayan mitingler yapan ;depremde ayırım yapmadan dayanışma örneği sergileyen tepkili-duyarlı halkımız uyanmaktadır...Bu da çok sevindiricidir.

Umarım bu uyanış ve diriliş karşısında sahtekârlar,yasa bozucular ;kötü yöneticiler ,artık kaçacak delik ararlar...

...........

 

 
Toplam blog
: 1521
: 1639
Kayıt tarihi
: 23.06.07
 
 

İnsan yontmakla geçti ömr-ü baharı... Güzel ve canlı heykeller yaptı... Kimisinin içi çabuk boşal..