Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Eylül '07

 
Kategori
İlişkiler
 

İlişkiler biterken, yürekler de kazınır.

İlişkiler biterken, yürekler de kazınır.
 

Neden biter ilişkiler?

Dostluklar, ya da sevgiler.

Hangi taraf isteksizleşir? Kim kimden vaz geçer?

Ya da, ayrılıklar da , kim daha çok etkilenir? Kadın mı ?erkek mi? ya da giden mi? kalan mı?

İlişkiler üzerine, söylenecek ne kadar çok söz bulunur. Aslında hiçbir aşk birbirine benzemez. İlişkilerde, her kişi kendi paketi ile gelir. Onun içinde ne var, bilemezsiniz... Yaşamak ve görmek gerekir. Bitebilir de.

Ama en iyisi; biten bir ilişkinin ardından , sessiz kalmaktır . Acısını bile, sessizce yaşamak ister insan.

Uyumak ister, sanki, uyanınca herşey geçmiş olacak, acısı dinecek gibi gelir. Zaman aniden akıp geçse der.

Küçükken, eve yaralı , bereli gelince, annem yaralarımı sarar, temizler, hadi, şimdi biraz yat uyu da, geçsin bakalım derdi. Birden ona benzettim.

İlişkiler bitmeye doğru giderken , bazen , iki taraf da birbirine kan kusturur. Ne gerek var ki. Bırak sessizce yavaşca bitsin. Genelde böyle olmaz. Taraflardan biri , gitmeden , bitmeden hakkı olanı kullanmaya başlar.

Kendi kusurlarını görmeden , erkek de , kadın da bitirirken can yakar, can alır... Belki , o da acısından yapar, kimbilir.? Aslında kalp kırmak ne kadar kolaydır.

Zaten bitiyor , diline gelen herşeyi söyle, sevmedim, istemiyorum , anlamadım, yalancısın, Söyle yıkılsın .

Genelde, ilişkiyi bitiren kişi, diye biri yoktur....Sadece gitmesine, bitirmesine , izin verilen kişi vardır.

Aslında, zor olan budur. Eğer giden, erkek ise , konuşan da o olur.Böyle olmasını kadın istemiştir..

Kadın düşüncelerinde , kaç kez gitmiş ve geri gelmiştir. . .Ve akıllı kadın , bilir ki; eğer giden kendisi olursa, bitik ilişki, kadın gücüyle daha çok, git , geller yaşayacaktır. Bitişe izin , aslında sonun başlangıcı ya da, gerçekten bir başlangıştır.

Ve kadın, sevgisini denemeden bırakıp gidemez. O da gitmeden ....

Kolay mı? bir yürekten kolayca sıyrılıp çıkmak. Erkek onun yüreğini kazırken , kadın içinden ağlar. Ya da dışından, ama ağlar.... Böylece, yüreğindeki sırçalardan kurtulur.

Kadın, erkeğin bitirmesine izin verirken, erkek zafer duygusu içinde, kendi acısını unutur. ''Ben bırakıyorum'' olur. Zafer coşkusu ile yaptıkları da , kadını kendinden yeterince soğutur. Ve unutmak acı versede, kadın için daha kısa sürer. Zoru, kadın ilk başta yapmıştır da ondan. Oysa erkek, zafer duygusu ve coşkusu azalırken, kendine gelir, Erkeğin zafer coşkusu, kadının da aşk acısı hafiflemiştir. Kadın rahatlamıştır.

Kendi yarasının üzerindedir eli. İçi boşalmıştır acıdan, ama acıtan can yakan, kalp kırarak giden o olmamıştır. Adamın yarası, kadın gidince daha çok kanar. Erkek bilmez ki; aslında terkeden kişi , giden değildir.

Geride kalıp bekleyen, Belkide gitmesin diye, son kez çırpınan kadındır, terk eden.

Erkek bunu anlayıp gitmiyor ve kadının yanında kalıyorsa; Bu sevgidir. Bu aşktır.

Ama can yakıp, ruhları dağlıyorsa, o zaman, ya çok sevdiği ve umutsuz olduğu için, ya da zaten yanlış insan olduğunundandır.

Can acıtmayan doğru sevgilere.

sevgilerimle.

 
Toplam blog
: 141
: 1767
Kayıt tarihi
: 08.03.07
 
 

Önce anneyim, sonra eş, abla ve annemin kızıyım. Elbette yazmayı ve okumayı seven biriyim. Emekliliğ..