- Kategori
- Siyaset
İlk Meclis'in yapı harcı...
Her birimiz T.C. Vatandaşı'yız...
Türkiye Cumhuriyetİ'nin(T.C.) kuruluş aşaması ''o günün'' koşulları altında oldukça zor ve sancılı geçmiştir.
1923 yılında Cumhuriyetin kurulmasından önce ve özellikle Kurtuluş Savaşı süresince; başka bir ulusun yaşamasının mümkün olmadığı, ''Misak-ı Milli'' sınırları içinde her ''etnik köken'' ve her ''sosyal sınıfı'' kucaklayabilen bir anlayış hakimdir.
Osmanlı İmparatorluğu, teşbihte hata olmazsa; ABD'nin ilk yıllarında yaşandığı gibi; kuruluş aşamasında ''melting pot'' (kimya potasında) eritilmiş farklı ''etnik köken'', ''sosyal sınıf'' ve ''mezhepler''den oluşmuştur. Öyle ki; Osmanlı İmparatorluğu'nun ''sevk ve yönetim'' kadrosu ile Sarayda Osmanlı Hanedanını oluşturan unsurların ''rol dağılımı'' ''etnik temeller'' üzerine kurulmamıştır.
Osmanlı İmparatorluğunda ''gayrimüslimler''in (müslüman olmayanlar) yönetim kadrosunda görev almalarının karşısında hiç bir engel yoktu. Tarihte ülkelerin yönetim anlayışında ''asimilasyon''a yer vermeyen başka bir ''İmparatorluk'' veya ''Super Güç'' bulunmamaktadır.
Diğer yandan, ABD'nin varoluş nedeni ise, siyasal, sosyo-ekonomik ve kültürel emperyalizmden besleniyor olmasıdır.
Her ne kadar; bazı ''Tarihçiler'' ve ''Politikacıar'' T.C. Devleti'nin ''militarist'' ve ''baskıcı'' bir anlayışla kurulduğunu ifade etmiş olsalar dahi; Birinci BMM çatısı altında Türk Milleti'ni ''temsil yetkisi hakkına'' hiç bir ayırım gözetilmeden tüm ''etnik köken'', ''din'' ve ''mezhepler'' sahip olmuştur.
'Hilafet'' özlemi içinde bulunan gruplar ve onların dış destekleyicileri kötü niyetlerini o kadar ileri götürmüşler ki; ''Genç Cumhuriyet Yönetimi''nin kurucu beyin takımının ''etnik kökenler'' arasında ''Türk Orijinli'' (kökenli) olanlar ve ''Türk Orijinli'' (kökenli) olmayanlar şeklinde ayrımcılık yaparak ülkeyi yönettiklerini ısrarla kamuoyuna duyurmuşlardır.
1921'de ''Türkiye'' sözcüğü eklenerek ''Türkiye Büyük Millet Meclisi'' (TBMM) adı resmileştirildi. Genel Kurulda; ''Kalpaklılar'', ''Sarıklılar'' ve ''Fesliler'' üç ana siyasal görüşü sırasıyla; ''Çağdaş Yönetim'', ''Şeriat Yönetimi'' ve ''Osmanlı Yönetimi'' temsilcileri olarak özgür irade beyanı ile TBMM kürsüsünde fikir ve düşüncelerini rahatlıkla savunmuşlardır..