Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Şubat '14

 
Kategori
Sosyoloji
 

İlk taşı günahsız olan atsın

İlk taşı günahsız olan atsın
 

BU HAKKI KALAN VAR MI?


Hani bir haber oluşur, adamın ya da bayanın mesleği de belirtilmek zorunda kalmıştır yanında. Bir bakarsınız çok az bir zaman sonra o mesleğe ait kişilerin itirazları yükselir. Mesleğimizi küçük düşürücü bu yayın meslektaşlarımıza karşı haksızlıktır diyen.

Bir gün evvel yazdığım, BEN KOYUNMU YUM başlıklı blogum da bu haksız toptancılığı kapsadığı için ben de üzgünüm. Birçok kurunun da yaşların arasında yandığı, Mesleklere göre vergi ödeme tablosu ne yazık ki toptan yargıya varmaktan başka bir seçenek bırakmıyor bize.

Devletin Maliye Bakanlığı tarafından yayınlanmış listeden her hangi bir kişiyi ayırmamızın mümkün olmadığı ve eğer ortada bir haksızlık varsa, listede sayılan tüm mesleklerin bir odası, birliği olduğundan, bu haksızlığı tümüyle onların ortadan kaldırmaya uğraşmaları gerekir diye düşünüyorum. 

Netice de, biz yurttaşların görülen bu durum üzerinden yorum yapma hakkımız olduğunu kusura bakmasınlar ama sessizce dinlemek, izlemekten başka çareleri yok.

Rus ile, Amerikalı ile, Yunanlı ile, Çinli ile ortak iş yapan her kimsenin önemsediği tek şey o iş için her iki tarafında iyi kötü her duruma karşı sorumluluklarını bilen ortak gibi davranmalarını beklemekten ibarettir. Bu ortaklığı işe karşı sorumluluklarının dışında olan ırk, dil, inanç ayrılıkları daha baştan beri vardır, ama çok doğal olarak sorun olmaz. Tek amaç birlikte sahip oldukları işin büyümesi, kazançlı olması, gelecekte de başarılı olması için çalışmaktır. Hal böyle iken, ülkenin ortak kasası etrafında ki bir toplumun hemen her ferdinin, bu ortak kasayı doldurmak yerine birey olarak kendi ceplerini doldurma çabaları, bu birliğe inançlı olmadığından başka ne türlü izah edilebilir bilemiyorum. Üstelik görülen rakamları doğru yorumladığımızda, bu kasanın tüm yurttaşlar için ortak olduğuna inananların çok az sayıda olduğu, hatta hiç olmadığını söylemek cesaretini bile gösterebilirim.

Bu tespitime katılmayıp hemen öne çıkmaya çalışanların, kendilerini sadece serbest meslek gelir vergisi muhatabı olarak görmeden önce, diğer tüm ekonomik faaliyetlerini de düşünerek itirazlarını dillendirmelerini göz ardı etmemeleri gerekir.

Kendilerine ya da ticari muhataplarına hiçbir kaçak bırakmadan her ticari işlemde tam fatura alan tam fatura kesenler,

Dışarıda bireysel bir mal alımı ya da hizmet satın almada üç kuruşluk indirime tenezzül etmeyip fiş ve faturasını tam isteyenler,

Kirasını tam gösterip stopajından kaçınmayanlar,

Aldığı bir gayrimenkulün gerçek fiyatı altından satılmasına, tapu harcı miktarını düşük ödemek için tenezzül edip vergi kaçırılmasına müsaade etmeyenler,

Parmak kaldırıp öne çıkın diyeceğim ama,

 ( YEMİNLİ ) Mali müşavirlerinize yıllık ortalama 650 TL vergi verecek kadar ücret ödediğinize bakılırsa, ön sırada adam olacağını sanmıyorum.

Yıllık 990 TL vergi ödeyen dişçiye diş çektirmem. Tecrübesizdir.

Ancak 3.800 lira vergi ödemiş bir müteahhidin evini satın almam, işini hiç bilmediği bellidir.

2.900 vergi verecek kadar kazanmış bir avukata dava vermek kafadan kayıptır.

Bütün bu işlerin mali sorumluluğunu taşıyan meslek erbabının yemini ne inanmam. GÜNAHI BENİMDİR.

Sayın blog yöneticileri, bu yazıda hiçbir meslek ya da kişi haksız bir itham altıda bırakılmamış, Devletin yayınladığı gerçek bir veriden yola çıkılarak, abartısız, eklemesiz yorum yapılmıştır. Ayrıca günahsız olan kişinin kafama taş atması da kendini savunma hakkı da gene sütunlarınızda dile getirilebilir. Saygılar

 
Toplam blog
: 88
: 265
Kayıt tarihi
: 14.10.11
 
 

İstanbul 1946 doğumlu, gazetecilik yüksek okulu eğitimliyim. Müzik ve her türlü spor aktivitesi y..