Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Şubat '12

 
Kategori
Deneme
 

İnanmak başarıdır

İnanmak başarının temelidir. Kimileri inanmaya başarının yarısı der. Yarısı demekte doğru olabilir. İnanmak ve ortaya çıkacak muhtemel yanlışları telafi yolunu tercih etmeli insanlar. İnanmak ve hata yapınca terk etmemektir.

İnsan yola çıkarken önce kendi iç dünyasında karar vermelidir. Kararını da caymayacak şekilde benimsemiş olmalıdır. Eğer kişi hedefini benimsenmeden ortaya çıkarsa sonu hüsran olur.

Hüsrana uğramanın telafisi yoktur. Hep o anı hatırlarsınız. Bilerek yenilmek bu birkaç kez de olursa kişinin hayal kırıklığına sebep olur.

İnsanoğlu bıkkınlık göstermeyeceğine dair kararını aldıktan sonra işine ehemmiyet vererek çalışmalıdır.

Uzun süreç gerektiren konularda işini aksatmadan devam etmeli insanlar. Süre uzadı diye bulunduğu yerden dönmemelidir. Çoğu insanın düştüğü hataya bakacak olursak gördüğümüz tereddüttür.

Şüphenin olduğu yerde başarı bulunmaz.

Ben burada olmalı mıydım diyorsa kişiler mutlu olamaz. Öncelikle insan girişeceği işin içeriğini bilmeli. Bilmesiyle fıtratına uygunsa kendisini adadığında olağanüstü başarılar elde edebilir.

Adanılan işlerin sonu, doğru kararlarla devamı olursa insanları olağanüstü başarıya ulaştırır. Niyetlenilen hedefe ciddi anlamda yol alınmak istenirse yolun sonuna nail olunur.

Elbette olumlu düşünülmelidir.

Olumsuz fikir ve çevreden uzak durmalı insan hedefe kilitlendiği zamanlarda. İnsanın önünü kesecek olan negatiflikten uzak durmalıdır.

Özellikle kaygıdan ve korkudan uzaklaşmalıdır. Korkunun yerini cesaret almalı. Acabaları yanına yaklaştırmadan devam etmelidir.

İnsanın iç düşmanlarının en büyüğü kendinden emin olmamaktır. İşin zor olduğunu ifade edenlerin makbul insanlar olmadığını söylemeye hacet yoktur.

Oturmayı seven, çalışmaktan kaçanlar için başarmak zordur. Çoğu kişi asla başarılı da olamaz zaten bu zatlara göre.

Her işe başlayan kişi mutlaka ufak tefek hata yapmıştır. Hata yapmadan doğru iş çıkarmak o kadar kolay değildir. Hatanın faydası vardır. Hatanın devamlı olması sakıncalıdır. İtibar kaybına neden olur aynı hatanın olması. Önemli olan yapılan hatanın kendimiz için ders almamıza vesile olmasıdır.

Bazıları da çok konuşur. İş yapın derseniz bin bir bahane üretir. İnsanında dilinin ucuna gelir hani yaparım diyordun demek fakat edep müsaade etmez.

Çalışanlardan muhatap olduğumuz nice kişiler becerikli olduğunu anlattıktan sonra işi tevdi ettiğinizde altında boğulup kaldığına şahit olursunuz. Kendisi öyle olunca da herkesi kendi gibi görür.

İşe yatkın olmak yeter mi? Tartışılır, yatkın olmakla birlikte içten gelerek çalışma koşuluyla umulmadık yerlere yükselmenizin adımlarını atmış olursunuz.

Yoğunluktan, işin çokluğundan bunaldım diyen şahısların doğru dürüst iş yapmalarını beklemek hayaldir.

En zor şartlarda bile varım diyenler başarılı olurlar.

Vaktini ciddi anlamda mesaisine sarf edenler zirveye çıkar. Zirvede ki insanlar zirvenin eteklerinde hata yapmış mıdır? Mutlaka hata yapmıştır.

Kendisinden beklenilmeyen çok basit işlerde bile belki sıkıntı ortaya çıkmıştır. Sıkıntı oldu diye zirveye tırmanırken, hata yaptım olmadı demez.

Hatanın kaynağına inerek, o işe yaramayan pürüz çıkaran ortamı ortadan kaldırma yoluna gider. Çünkü zirvenin yolları çetrefillidir.

 
Toplam blog
: 375
: 678
Kayıt tarihi
: 12.07.08
 
 

Mehmet Şener 1964 doğumluyum, Burdur-Gölhisar'da yaşıyorum. Doğum yerim Burdur/Atınyayla . Lisans..