Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Efsane FB 1907 Baterist Metin

http://blog.milliyet.com.tr/efsanefb1907

21 Ocak '09

 
Kategori
Sağlık
 

İnsan Vücudunun Sırları !..

İnsan Vücudunun Sırları !..
 


İnsan vücudu kusursuz bir makine gibi çalışır. Bu makineyi meydana getiren bazı parçalar ve işte onlarla ilgili garip ama gerçek bilgiler...


İnsan vücudunun temel birimi hücredir ve vücut 75 trilyondan fazla hücreden meydana gelir. Vücutta yaklaşık 200 farklı türde hücre bulunur ve bu hücreler hep birlikte çalışarak insanı ayakta tutar. Kan hücreleri, kemik hücreleri, deri hücreleri, sinir hücreleri ve diğer hücrelerin her biri kendileri için belirlenmiş olan görevleri yapmakla yükümlüdürler. Belirli bir görevi yapmak üzere bir araya gelen hücreler dokuları, dokular da organları oluştururlar.


Vücuttaki en ağır organ deridir...

Evet, deri bir organdır... Ortalama ağırlığı 4 kilogramdır ve vücutta yaklaşık 2 metrekarelik bir yer kaplar. Kemik, organ ve kasları dış tehlikelere karşı koruyan deri, milyarlarca sinir hücresinden oluşur. Bu hücreler dokunulan şeylerin hissedilmesini sağlar. Böylelikle, bilhassa acıyı ve ısıyı hissedebilen insan kendini korumaya alır. Eğer deri olmasaydı, kuşkusuz ki insan çok kötü bir dış görünüme sahip olur, iç organlarını da koruyamazdı.


Sindirim midede değil, ağızda başlar...

Sindirimin midede başladığını düşünenler yanılıyor, zira her şey yiyecekler ağıza alındığı an başlıyor. Büyük bir keyifle yenilen çikolata önce dişler ve dille, hâttâ tükürükle çiğneniyor, ardından yemek borusu aracılığıyla mideye gönderiliyor. Mide de gelen gıdayı küçük moleküllere ayırarak bağırsaklara gönderiyor ve ağızda başlayan sindirim yolculuğu burada son buluyor. Bu yolculuk hiç de kısa değil aslında... Çünkü sindirim sisteminin uzunluğu, insanın boyunun neredeyse 6-7 katıdır.


Beyinde 100 milyar sinir hücresi mevcuttur...

Yaklaşık 1400 gram ağırlığında olan bu kıvrımlı organ, insanın yapacağı her şeyi kontrol eden bir komuta merkezi gibi çalışır. Düşünme, öğrenme, hissetme ve keşfetmenin yanı sıra göz kırpma refleksinden kalp atışı ve solunuma kadar vücutla ilgili her olayı beyin kontrol eder. Bu müthiş organ öyle süratli çalışır ki, hiçbir bilgisayar onunla yarışamaz. Beyin bu hızını "nöron" adı verilen sinir hücrelerine borçludur. Yaklaşık 100 milyar sinir hücresi devamlı iletişim halinde ve beynin hizmetindedir.


İnsan günde en az 10.000 defa göz kırpar...

Görme çok önemli bir duyu olduğundan vücut gözleri büyük bir özenle korur. Birer yağ tabakası üzerinde oturan gözler, koruyucu bir kemikle çevrilidir. Kaşlar terin gözlere damlamasını, kirpikler toz gibi zerreciklerin gözlere girmesini engeller. Adeta silecek gibi çalışan gözkapakları, bakterileri temizlemek ve gözleri nemli tutmak için her kırpmada gözyaşı döker.


Akciğerler neredeyse bir tenis kortu büyüklüğündedir...

Bu da nasıl oluyor demekte haklısınız elbette. Şöyle ki... Nefes alıp vermede önemli rol oynayan akciğerlerde üzüm salkımı şeklinde, çatallı keseler vardır. Bu keselere "alveol" adı verilir. Akciğerlerin her birinde 300 milyondan fazla alveol vardır. Kana oksijen ulaştıran ve akciğer yüzeyinin daha geniş olmasını sağlayan bu alveollerin toplam yüzey alanı bir tenis kortu büyüklüğündedir. Lâkin, spor yapmayanlar bu alanın sadece 1/20'sini kullanırlar ve bu da vücuda daha az oksijen girdiği anlamına gelmektedir.


Vücuttaki en önemli kas kalptir...

Kırmızı renkli, çok katlı ve çizgili kaslardan oluşan kalp gerçekten de vücuttaki en önemli kastır. Kan dolaşımının gerçekleşmesi için pompa görevi gören kalp dakikada 70, saatte 4.200, günde 100.800 ve ortalama yaşam süresince 3 milyar defa atar. Kalp atışı, kalbin kan pompalamak için şiddetle kasılması sonucu çıkarttığı sestir. Kalbin pompaladığı kan, damarları her gün 3 defa dolaşır ki, bu da dünyanın çevresini iki seferden fazla kat etmek demektir.


Kemikler olmasaydı insan yerinden bile kalkamazdı...

Kemikler bir araya gelerek iskeleti meydana getirirler. İskeletin dik durmasını sağlayan, vücuda gerekli şekli veren ve iç organları bir kafes gibi sarıp koruyan kemikler aynı zamanda vücudun kalsiyum deposudur. İnsan doğduğu zaman vücudunda ortalama 300 kemik bulunurken, büyüdüğünde bu sayı 206'ya düşer. Çünkü, insan büyürken bazı kemikler kaynayarak birleşir. Vücutta bulunan en küçük kemik kulaktaki "üzengikemiği", en büyük kemik ise boyunun 1/4'ünü oluşturan "uylukkemiği"dir.



Kaynakça >>> Natıonal Geographıc

 
Toplam blog
: 1907
: 3759
Kayıt tarihi
: 28.07.07
 
 

03 Şubat 1967 İstanbul doğumlu, romantik bir müzisyenim işte... Müzik, bateri, spor, Fenerbahçe, ..