İnsanlara hayatın belli bir anında bir defalığına en çok istedikleri şeyi yapma şansı verilsin

Ya çoğumuzun istekleri karşılanamayacak gibi değil aslında. Ve bu isteklerimizi hak edecek kadar çalışırız da üstelik. Gerisi yüksek akılla oluşacak organizasyon… Hem kimin neyi en çok istediği de ortaya çıkar.

Denilebilir ki insanlar hayatta en çok istedikleri şeyi bedelini ödeyerek alabilirler. Ama yaşadığımız hayatta görüyoruz ki hiç de öyle değil. En çok arzu ettiği şeyi elde edenlerin sayısı hayli az. Bunun nedeni bir defa en çok istediği şeyi insanlar bilmiyor. Bir diğeri gerçekleşmesi mümkün olmayan, onu geçtik kendi sahip oldukları imkânlarla orantılı olmayan şeyler istiyorlar. Bugün dünyadaki herkesin isteğini yerine getirmeye kalkışsak ihtimal ki dünyayı satsak karşılayamayız.

Ya nedense insanlar işte o en çok istedikleri şey için yaşıyorlar. “Ona bir ulaşsam, onu bir elde etsem…” Eski zamanlarda bir arkadaşım Türkan Şoray’ı bana versinler sonra assınlar demişti. Konu kişinin en çok istediği olunca sanki büyük, ulaşılamaz, elde edilemez şeyler olması gerekiyor. Her gönülde de bir aslan yatıyor. Adamın bakma haline, görünüşüne; ne istediğini sor hele bakalım neler çıkıyor ortaya. Saba melikesinin benzerini isterim diye tutturursa hiç şaşma.

İstediğiniz şeyler mümkün yani elde edilebilir olacak. “Mars’tan çiçek isterim” İyi o zaman sen yürüye yürüye git al gel bir zahmet! İstediğiniz şey dünyada tek ise ve bir başkası da onu isterse kavga çıkar. Yazı tura atsak bile gönül kırgınlığı olur; Fahdın sarayından mücevher istemeyin yani. Ayrıca verileni alırsın ancak, kendisi kendini verene karışamayız. Hürrem Sultan’ı istiyorum. O da seni istiyorsa helali hoş olsun; değilse başka kapıya. Ve artı sana verdiklerimiz ya da isteyip aldıkların kimseyi üzmeyecek. Kanuna, vicdana aykırı istekler de geçerli değil.

İstenen şeylerin bedelinin eşit olması gerekmez. Biriniz kibrit çöpü aldı, diğeriniz Aşk Gemisini. E napalım, onu istemişsin. Benim merak ettiğim şey insanların o çok istedikleri şeyler ne? Bu arada başkalarının zararını ve kötülüğünü de isteyemezsiniz. “Tayip ölsün” şeklinde bir istek dikkate alınmayacaktır örneğin. Siz kendinizi mutlu etmek için mi yoksa başkasını mutsuz etmek için mi istiyorsunuz?

Ya şimdi isteklerine kavuşamadan ölenlerin gözleri açık gidecek, kapatmaya uğraşacağız bir sürü. Hayatlarının bir yerinde dedik. Çocukken olur. İmkân yoksa gençlikte. Ölmeden önce her hangi bir zaman. Ama yaşarken olsun lütfen, tadına varalım. Benim öyle büyük isteklerim yok; ama küçük isteklerim çok.

76 milyon kişinin hayatta en çok istedikleri şeyin o kişilerin ömürleri içinde her hangi bir zaman olsa da (yani belki 76 senede) tahmini bedeli düşünülünce kolay olmadığı ortada. Bu arada ümitsiz halkın “İstediğimiz şeylerden vazgeçtik, istemediğimiz olmasın yeter” deme ihtimalleri de var. Yok, yok; dilenci olsanız bile biz sizi bir gün kral gibi yaşatacağız. Sonra dilenmeye devam edersiniz. Ya hiç değilse insanlarımız bir arzum vardı o da yerine gelmedi, lanet olsun bu dünyaya demezler.