Eliniz kirli değilse vücut dokunmakla kirlenmez

Ne bu ya, hâşâ Tanrı’nın kutsal mabet örtüsü mü? Alt tarafı et parçası! Eli elime değerse… Nerden geliyor bu kutsallık, nedir bu mahremiyet! Bu kadar değerli ve önemliyse; saklamamız, korumamız gerekiyorsa fanusun içine sokup ağzını kapatalım.

Bu dünyada dokunulmaz ve dokunulamaz kimse yoktur, kızlarımızın yeldirmesine sığırkuyruğu değmiştir beyler; orijinal istiyorsanız Tanrı’ya müracaat. Bir kadın evlendi, ayrıldı; eski kocası onun başka bir erkekle beraber olmasını kabul etmiyor. Çocuklarının anasıymış, başkasıyla evlenemezmiş. Madem öyle sen de çocukların babasısın, sen de evlenemezsin; onun ki kirleniyorsa seninki de kirlenir!

Benim karım nikâhı bende olduğu sürece karımdır; nikâh sona erdiği anda serbesttir; hiç beni ilgilendirmez, tanımam. “Ayrılsak bile çocuklarımın annesi olduğun için onun bununla gezemezsin!” E siz böyle derseniz o kadın yeni bir hayat kuramaz ki. Onun hayatını bitirmeye ne hakkınız var sizin! Eşinden ayrılan kadınlarımız eski kocalarının korkusuna yeniden evlenemiyorlar.

Türkiye’de boşanmak ayrılmak anlamına gelmiyor; kadınlar eski kocalarından, sevgililerinden boşansalar bile ayrılamıyorlar. Değil evine girmek, semtine bile yaklaştırmam. Eşinden ayrılan kadınlar sürekli eski kocalarının, sevgililerinin tacizine uğruyorlar. Ayrıldığı kocasını görmek istemeyen kadını eski kocasıyla/sevgilisiyle kesinlikle muhatap etmem, yüz yüze getirmem. Eski koca ve sevgililer ayrıldıkları eşler için potansiyel tehlikedir.

Ama asıl can alıcı nokta kadın vücudunun ilişki ile kirlenmesi… Nikâhlı kocasıysan ama senle istemeden yatıyorsa o vücut yine kirlenir. Vücudu kirleten ilişki değil kötü niyet, çirkin temastır. İki insanın isteyerek beraberliğinden daha geçerli nikâh yoktur. Ama işte bir araya gelme dinin emrettiği şekilde olmadığı için bu iş “birlikte günah işleme” şeklinde algılanır. İnançlı insanların hassasiyetine saygı duyulmakla beraber nikâh olmadan da kişilerin iyi niyetli ve seviyeli beraberlikleri geçerli olmalıdır.

Karınız sizden ayrılır ve on kişi ile daha nikâh yapar; onuncuda dahi temizdir; kirliliğini, temizliğini sorgulayamazsınız. Bir vücudun kirliliği sadece yıkanmadığı için pis olursa söz konusudur. Bunun dışındaki vücut kirliliği yobaz, takıntılı insanların paranoyasıdır. Ha bazı kadın ve erkekler “el değmemiş, dokunulmamış” isteyebilirler. Onlar yeni doğmuş alacak, kendileri büyütecekler. Umum evden kadın alıp nikâh kıyıyorsun. Eğer kadının vücudu ilişki ile kirleniyorsa bu vücudu hamamda dökülen kırk tas su da temizleyemez.

Siz kadının vücudunu değil niyet ve düşüncelerinizi temizleyeceksiniz. Vücudu kirli kadının ruhu ve kalbi de kirlidir. Zaten önemli olan da ruhun ve kalbin temiz olmasıdır. İlişki dediğin vücudu kirletir ama çaresi bir kalıp sabundur. “İlişki ile kirlenen vücut bir daha temizlenemez” dediğiniz zaman-namus hassasiyeti kişilerin hakkıdır- eşinizi alıp manastıra kapanmanız lazım.

İnsanlarımız arasında bu konulardaki özgürlük ve hoşgörü için “mezhebi geniş” tabiri kullanılır. Yani her şeyi kabul eden anlamındadır. Bu bir ilişki özgürlüğüdür ve sınırları kişiye göre çizilir. Bunların hiçbirini kabul etmeyene namuslu denemeyeceği gibi hepsini kabul edene de namussuz denemez; çünkü kabul edilmiş kanunlar çerçevesinde kalmak şartıyla kişilerin tercihleri sorgulanamaz. Düzenimizde iki uç noktadaki kişilerden birinin diğerine yobaz, diğerinin de ötekine mezhebi geniş demesine izin verilmeyecektir. Nikâhsız ilişkiye giren kadına o…pu denilmesi Ahe Kanunları’na göre suçtur ve cezası  (1 yıl) hapistir. Sen dokunulmamış al; ancak dokunulmuşa çamur atamazsın!