İnsanlık

Aziz vatan için bu toprağa kanlarını döküp, canlarını feda eden, tüm kahraman vatan evlatlarımıza Allah'tan gani gani rahmet diliyorum. Ayrıca başta ailleleri olmak üzere tüm Türkiye'me, cesaret, metanet ve vakur içinde başsağlığı diliyorum.

İnsanlıktan uzak olan, teröre de, teröriste de Allah'ın yaratıp var ettiği tüm varlıkların sayısınca lanet olsun...

Lanet olsun... lanet olsun da sadece lanet okumakla da bir yere varılmıyor. Çünkü bunlar insan değil...

Onun için millet olarak artık sabrımız taşmıştır. Bu sorunu kökünden kazıyıp atma zamanı çoktan gelip geçmiştir. Korkunun ecele faydası olmadığı gibi, Türk milletinin de bu çapulculara fırsat verecek kadar ölümden korkusu yok. Çünkü biz şehitler yurdunun ölümsüz çocuklarıyız... Onun için ölüm bize vız gelir, tırıs gider.

Ancak bizler için ölüm en son çaredir. Onun için bizler öncelikle hep, insanca yaşayıp yaşatmayı severiz. Ölüp öldürmeyi değil. Çünkü biz insanız... Ölüp öldüreceksek de hiç bir şeyden korkmayız. Ancak yine en son çare olarak insan olana insanca değer verir, onun insanca yaşamasını sağlarız... Çünkü biz insanız...

Onun için de şeytana uyup hata yapmış olsa da pişmanlık duyana bir kez daha insan olarak değer verir, yaşama hakkı tanırız. Çünkü dünya yaşayıp var oldukça, ebediyen Türk Milleti olarak bizler de yaşayıp var olacağız. Çünkü iki yüzlü dünyaya bizler doğru ve güzel örnek olacağız... Onun için de dünya bir araya gelse, tarihten bizi asla silemeyecektir... Çünkü bizler insanız... İnsan ve insanlık örneğiyiz... Onun için dünya var oldukça bizler inadına yaşayıp var olacağız... Çünkü biz insanız... İnsanlık örneğiyiz...

Onun bizler akılla yaşar, akılla ölürüz... Öldürmeyi de öncelikle hiç düşünmeyiz... Çünkü biz insanız... İnsanlığın doğru örneğiyiz...

Ama her şeyin de bir haddi, hududu, sınırı, sabrı var. O sınırı aşana da asla müsamaha etmeyiz. Vatanımıza göz koyanın vatanına, canımıza göz koyanın da canına göz koyarız... Çünkü biz Türk'üz. Korkusuz yaşar, korkusuz ölürüz.... Ölüm bizim için düğündür... Varın gerisini siz düşünün...

Çünkü haddini aşıp taşkınlık eden zalimdir. Zalime de haddi çok geç kalmadan bildirilmelidir ki, daha fazla cesaretlenip azgınlık etmesin...

Onun için bu güne kadar millet olarak hep lanet edip lanet okuyarak sabrettik. Binlerce vatan evladını şehit verdik, sakat bıraktık. Milyarlarca dolarlık ekonomimize zarar verildi. Biz yine de kardeşiz, elbette bir gün acılarımızı sileriz deyip ses çıkarmadık. Ama kardeş yılan çıktı. Yine de hiç kimsenin kulağı duymadı...

Ama artık ok yaydan çıktı. Cesaretle gücümüzü, demokrasimizle de sesimizi sadece bu bölge değil, bütün dünya alem duyacak...

Bu nasıl bir insanlık. Bu nasıl bir dünya... Bilen varsa söylesin... Yoksa ben söyleyeceğim... Çünkü onlar hakkı konuşup, hakkı söyleyemezler. Çünkü onların hepsi ya şeytan, ya da yılan. Ya da şeytanla işbirliği yapmış satılmış uşaktırlar, uşak... Onlar için başka söze gerek yok... Ama biz millet olarak insanız... İnsan ve insancıl bir millet olarak da kalacağız...

Her şeye rağmen öfkemize hakim olacağız. Çünkü bulanık suda balık avlayan şeytanlara av olmayacağız... Onları Milletimizin birlik beraberlik içinde, omuz omuza oluşturacağımız milli birlik, milli dayanışma güçü içerisinde oluşturacağımız büyük güçle, insanımız ve insanlık adına şeytanla işbirliği yapan düşmanı pişman edip, yok edeceğiz...

Çünkü milletimizin artık acıyıp merhamet edecek ne tahammülü ne de gücü kaldı... Milletimiz bu tavrıyla son derece haklıdır. Haklı olduğu kadar da kararlıdır... Kesin düşmanı yok edeceğiz. Bu kararımız artık kesindir. Asla dönüşü yoktur. Çünkü artık dönüşü düşünmek bile istemiyorum...

Biz yetmiş milyonuz. Yetmiş milyonumuz da kararlıyız. Çünkü artık hepimiz birimiz için, birimiz hepimiz için mücadele edip güç vermeye hazırız. Onun için artık hiç kimse bu gücü durdurup engelleyemez... Engelleyip savsaklamaya kalkışan hangi güç ve kuvvette olursa olsun. O da bu milletin oluşturduğu bu son derece olumlu karar ve tavrın oluşturduğu enerjik hareketin altında kalıp ezilip yok olur...

Onun için dünyaya gösterilen bu tavır, Aziz Türk bir milletin uyanışıdır. Ayağa kalkışıdır. Yıllarca süren bu terör ve terörist belasından kurtulmak için oluşturduğu en büyük fırsattır. Yıllar süren terör belasına karşı, vatanımızın ve milletimizin kurtuluşu için yıllar sonra doğmuş olan bu fırsatı çok iyi değerlendirmeliyiz. Onun içinde herkes akıllı davranıp akıllı hareket etmek zorundadır. Çünkü topyekün milletimizin oluşturduğu bu güç, tüm yöneticilerimize ve ordumuza büyük bir güç sağlayacaktır. Bu gücü bizler de, aklı selim olarak sağduyuyla, yasal çerçevede kalmak kaydıyla, her gecen gün doğru yönlendirip doğru kullanarak daha çok çoğaltıp büyütmeliyiz ki, onların güç ve kuvveti daha çok artsın. Düşmanlarımız ezilip yok olsun... Çünkü biz insanız... İnsan olarak kalacağız...

Aynı zamanda da demokrat olup, demokrasi içerisinde kalarak, tüm insan haklarına saygılı olup, insanca yaşayacağız. Çünkü biz insanız...

Biz millet olarak haklıyız, güçlüyüz. Gücümüzü haktan alıyoruz. Hakkı savunuyoruz. Onun için insan olarak yaratılıp var edilmiş olan bir varlık, her şeyden önce kendini ve kendi gibi yaratılıp var edilmiş olan tüm insanlar ile birlikte her şeyi yaratıp var eden Allah'ı, tanıyıp sevmek için dünyaya geliriz. Çünkü Allah'ta, insan da, insanlık da, akıl, ilim, irfan da hepsi bize bunu emreder. Bunu söylerler. Onun için biz bu çerçevenin dışana çıkmayız. Çünkü biz insanız. İnsan kalacağız...

Ancak Allah'tan, insanlıktan, akıldan, ilimden, irfandan uzak olup uzak yaşayanlar. Dünyaya neden ve niçin gelip gittiklerini unuturlar. Aklı bırakıp nefislerinin peşine düşerler. Daha sonra en ufak bir şeyde umutsuzluğa kapılırlar. Bu akılsızlık ve umutsuzlukta da yaşarlarken her şeyin daha kolay olanını seçerler. Bu şekilde yaşarlarken akıldan ziyade nefse yönelik uzvi alışkanlıklar edinip onlarla yaşarlar. Çünkü onların bu güne kadar akledip yaşayabilecekleri insani olan bir başka hayat şekli, bir başka hayat tarzı bu güne oluşturamadıkları için bu şekildeki yaşam tarzı onlar için en kolay olanıdır. insanlıktan uzak, insanlığa kötü örnektir.

Bu yolu seçenler kendilerini her şeye tutsak edip tutsak yaşarlar. Her şeye özenip her her kesin kolayca tutsağı olurlar. Onun için kendilerine verilen her söze, her vaade hemen inanıp kanarlar. ilerisini gerisini hiç düşünmezler. Onun içinde ulaşıp elde edemeyecekleri her kötü emelin peşinde koşup oyalanırlar. Bu duygular içinde yaşayan insanlarda daha sonraları ister istemez teslimiyet duyguları gelişir. Ya da geliştirilir. Teslimiyet duyguları geliştirilen insanlar, daha sonraları kolay güdümlenirler. Kolay kullanılırlar. Bunların kullanımını çok iyi bilip yönlendirip değerlendirmek isteyen diğer şeytani fikirli insanlar için artık bulunmaz birer av ya da avcı olurlar.

Onun için bizim anladığımız manada bir insan olamazlar. İnsanlıktan uzak, insanlık dışı yaşarlar. Yaşarlarken de onun bunun güdümüne girip her şeye alet olurlar. İnsana ve insanlığa değer vermezler. Önlerine gelen her kese her türlü kötülüğü yaparak, şeytanın emrinde, şeytan olurlar...

Bu şekilde başkasının güdümüne girmiş bir insandan artık ne kendine ne de bir başkasına fayda gelir. Fayda beklenir. Çünkü o artık insan değil, insan kılığına girmiş bir başka çeşit mahlukattır. İnsanlık için artık çok tehlikelidir. İnsanlıktan çıkıp mahlukat olmuştur. Mahlukat olarak da şeytanlaşıp, şeytanın emir komutasına girmiştir.

Şeytanlaşıp şeytanın emir komutasına giren bir insanda da artık sevgi, hoş görü, merhamet vs. gibi insanı insan yapan hiç bir insani duygu aranmaz. Çünkü duygu kalmaz. Artık o sevgisizdir. Sevgisiz yaşar. Yaşarken de yaşadığı hayatın farkında olmaz. Farkına varıp yaşamadığı bir hayatın da anlam ve manasını asla kavrayıp bilemez. Farkına varıp, kavrayıp anlamadığı, anlayıp manasını bilip veremediği bir hayatı da elbette doğru dürüst yaşayamaz. Çünkü her şeyden önce o, bir insan olarak daha kendini tanıyıp anlayabileceği farkındalık duygusunu bile geliştirememiştir.

Farkındalık duygusu gelişmemiş bir insan, bizim anlayıp kavradığımız bir manada bir insan asla olamaz. Çünkü farkındalık duygusu gelişmemiş insan adeta ölüye benzer. Ölü gibi yaşar. Çünkü ölü de hayat olmaz. Onun için o da, maşası olduğu şeytan fikirli diğer insanlar tarafından sürekli kullanılır. Kullanılırken de sürekli öldürürler. Öldürürken de ölürler. Onların dünyasında başka bir seçenek yoktur. Onun için öldürdükçe makineleşerek her biri sonunda ölüm makinesine dönüşürler. Böyle insanlar, insanlıktan uzak, şeytanca yaşarlar.

Onun için böylelerine insan denilemez. Çünkü insanlara hakaret olur. O, neye benziyorsa "o" dur. Onun içindir ki, insanı insan yapan; kılığı kıyafeti değil, aklı ile yüreğidir. İçinde taşıdığı gönlüdür, vicdanıdır.

Akılsız ve yüreksiz bir insanın da anladığımız manada şeytandan farkı yoktur. Onun için siz onun adına, ister şeytan deyin. isterseniz terörist deyin. Her ikisinin de anlam ve manası birdir. Onun için her iki ifadenin de anlamı aynıdır. Birbirinden farkı yoktur.

Onun için insanlıktan nasiplenmemiş bu tür mahlukata bir kez daha lanet olsun...

Yaşasın insan ve insanlık....