Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Haziran '07

 
Kategori
Anılar
 

İrfan Abi Bana Kız Ayarlasana!

İrfan Abi Bana Kız Ayarlasana!
 

Üniversitede okurken ilk yıllarda yurtta kaldım. Bursa’nın içinde sakin, rahat bir yurttu. Yaklaşık 1000 kişi kalmasına rağmen herkes birbirini isim olarak tanımasa da yüz olarak tanırdı. Bir de yurdumuzun yaşlı öğrencileri vardı.

İrfan abi Trabzonluydu. Veterinerlik fakültesini çok önceleri kazanmıştı. Ancak büyük şehrin cazibesine kapılmıştı. Okulla ilgisini kesmiş, mafyatik işlere girişmişti. Bizim zamanımızda Uludağ Üniversitesi’nin en zor iki bölümü tıp ve veterinerlikti. Bir dersten kalsan bile o sınıfı tekrar ediyordun. İrfan abi okulla ilgisini kesince üst üste sınıfta kalmıştı ve okuldan uzaklaştırılmıştı.

Devletin seçim zamanı çıkardığı üniversite affından sonra İrfan abi tekrar okumaya geldi. Ama bir farkla, artık yaşı çoktan 40’a yaklaşmıştı. Onun alt devrelerden bazıları çoktan onun hocası konumuna geçmişti. Artık tek amacı vardı, okulunu bitirip düzenli bir hayat kurmak.

İrfan abi hepimize karşı çok saygılı ve sevgili yaklaşırdı. Adeta bizi kardeşi yerine koyardı. Yurtta kız, erkek herkesle muhabbeti vardı. Ama arada yaş farkı olduğu için yurtta pek mutlu olduğu söylenemezdi. Akşamları tek başına yurdun aşağısındaki meyhaneye kaçardı. Ya da birasını veya şarabını kâğıda sardırır yolda içerdi. Bazen Trabzonlu hemşerisinin kahvesine takılırdı. Bizler de ara sıra oraya giderdik. Geç vakit İrfan abi kapıdan görünür, nazını çekeceği bir masayı gözüne kestirirdi. Bazen bizim masamıza gelirdi. Oyunumuzu seyreder, montunun iç cebine sakladığı içkisini çıkarır bir yudum alır tekrar yerine koyardı.

Bir zaman İrfan abi gözü sargılı gezdi. Fısıltı gazetesine göre meyhanede gürültü yapan yan masaya laf atmış çıkan kavgada yaralanmıştı.

Olayımızın olduğu akşam biz yine oyun oynuyorduk. İrfan abi yine halinden belli olacağı üzere içmişti. Bu sefer bilardo oyunu oynayan gençlerin masasına gitti. Onların içinden utangaç bir genç sanki İrfan abiye bir şeyler söyleyecek ama bir türlü söyleyemiyor bir haldeydi. Cesaretini toplayarak söyledi:

—İrfan abi bana kız ayarlar mısın? Bu söze İrfan abinin tepkisi ise çok sert oldu. Gencin üzerine yürüdü. Genç kaçmaya başladı. Artık ikisi masanın etrafında dönüyorlardı.

—Uyy şimdi sen baa p. mi diyosun?

—İrfan abi özür dilerim.

—Kaçma, kaçma sana dünyanın kaç bucak olduğunu göstereceğum.

—İrfan abi ağzımdan kaçtı.

—Üniversitede okuyan koskoca genç olmuşsun kendun söyleyemeyesun bana söyleyesun.

Kahvede büyük bir curcuna vardı. İrfan abiyi 3–5 kişi tutmaya çalışıyor ama zapt edemiyorlardı. Ağzından küfürler saçılıyordu. Diğer genç ise ne olduğunun farkında bile değildi. Belki İrfan abi, ona bir iyilik yapar gibi düşünmüştü. Bu sözü kendi çevresinde bir arkadaşına, büyüğüne dese normal karşılardı ama karşısında bir Karadenizli vardı. Masamızda oturan Giresunlu arkadaşımız Özgür:

—İrfan abi Tonyalıdır. Yanında tabancası olsa çıkarır şuracıkta vururdu, dedi.

Karadeniz insanı aynı Karadeniz’e benzer. Bir bakarsın masmavi sakin boşluğun üzerinde martılar uçar. Bir bakmışsın o sakin deniz aniden kararmış, hırçınlaşmış, kıyıyı dövmeye başlar.

Fotoğraf kendi çekimim olup, İrfan abiyle bir alakası yoktur. Başlıkla ilgili çıplak bir resim koyacağıma ev sahibim Yüksel abiyi koyarım daha iyi.

 
Toplam blog
: 150
: 2951
Kayıt tarihi
: 14.01.07
 
 

1975 Aydın doğumluğum, bir Ege sevdalısıyım. Dostluğa, arkadaşlığa önem veririm...