İşte hendek, işte deve

Şaka değil, dirayetli bir avukat arıyorum dostlar; hani şöyle ağzı iyi laf yapan, tuttuğunu koparan ve ipten adam alan bir avukat. Blogtan olursa çok iyi olur. Hiç olmazsa paramız yabancıya gitmez.

Belki duymuşsunuzdur, hakkımda “suç duyurusu” var! Yayın yoluyla suç işlediğim iddia ediliyor ve konu şimdi “inceleme” aşamasında. Posta kutumda bir mahkeme celbi bulmam an meselesi.

Suç duyurusuna gelince:

Türk Hava Yolları Başkanlığına Suç Duyurusu

“Sayın ilgililer, THK İnönü tesislerindeki pilot Talip Bölükbaşı hedef alınarak THK’na yapılan saldırılar, çirkin polemiklere sebep olmaktadır. Kuruma yapılan iftira dolu, hakaretamiz sözleri ihtiva eden meteryallerin link numaraları aşağıya çıkarılmıştır. MB İnternet Sitesinde, yazar Ümit Culduz’un, İnönü tesisleri ve THK için attığı çirkin çamurlar bariz olarak yazılarında görülmekte ve bir vatandaş olarak aynı camianın bir yazarı olarak da üzüntü duymaktayım. Durumu bu şekilde arzediyor ve suç duyurusunda bulunuyorum. Müfettişleriniz, atılan çamurları temizleyecektir umuyorum. Ata yadigarı milli bir müessesenin yıpratılması söz konusudur. Konunun, internet ortamında çözülmesi, mümkün değildir. 3500 kişilik site yazarı ve o kadar da okuyucu kitlesi önünde yapılan bu polemik hoş olmamaktadır. Üzüntüm sonsuzdur. Duruma el konularak olayın aydınlığa çıkarılacağını ümit etmekteyim.”

İmza: Muzaffer Cellek.

Evet; elimden geldiğince imlâ hatalarını düzelterek aktardığım suç duyurusu bu şekilde. Gerçi Türk Hava Yollarıyla Türk Hava Kurumu karıştırılmış ama önemli değil. Ha Ali Veli, ha Veli Ali! Anlayan anlamış tabii ve hemen harekete geçmiş:

“Teşekkürler Muzaffer Bey…

Sayın Muzaffer Cellek, yoğun bir dönem geçirmem nedeniyle yorumlarınızı şu anda okuyabildim. Konu Türk Hava Kurumu Hukuk servisinin takibi altındadır ve gereği yapılacaktır. Bundan şüpheniz olmasın. İzniniz olursa ben yorumlarınızı sayfamda şimdilik yayınlamak istemiyorum. Ülke severliliğiniz, Cumhuriyetten ve Atatürk Kurumu Türk Hava Kurumundan yana tavrınız ile örnek insansınız. Çok teşekkür ederim. Saygılarımla.”

İmza: Talip Bölükbaşı. THK Çankaya Şube Başkanı.

Evet efendim, ok yaydan çıkmıştır artık. Konunun yargıya intikal edip etmemesi hiç önemli değildir bu aşamada. Ortada Milliyet.com.tr. nin bir üyesi hakkında yapılmış suç duyurusu ve THK hukukçuları tarafından başlatılmış bir inceleme vardır.

Diyelim ki konu yargıya intikal etti. Söz konusu yazıların yazarı olarak mahkemede hazır bulunuruz ve kendimizi savunuruz. Suçlu görülürsek de cezamızı çekeriz Yazıları yurt dışında yazdığımız için cezamız ikiye katlanır. Bitti mi? Bitmedi tabii. MB İnternet sitesinin yazı işlerinden sorumlu müdürü de söz konusu yazıları “yayımlayan” olarak, site adına “davalı” sandalyesindeki yerini alır. Suçlu görülürse onun için de bir ceza söz konusudur. Bitti mi?

Biter mi hiç! Milliyet İnternet Hizmetleri A.Ş. dava nedeniyle davacı kuruma ödemek zorunda kaldığı tazminatı benden talep eder. Yani efendim, bu dava nedeniyle “Milliyet İnternet Hizmetleri A.Ş. nin üçüncü kişilere ödemek zorunda kalabileceği her türlü tazminat ve/ veya adli/idari para cezaları” bu satırların yazarına “rücu”edilir.

Eh, ne yapalım. Adalet karşısında boynumuz kıldan incedir. Çekeriz kredimizi, cezamızı öderiz!

E tabii madalyonun bir de öteki yüzü vardır ama. Olası bir “Aklanma” durumunda söz konusu yazılardaki iddialarım mahkeme kanalıyla “tescillenmiş” olur. Milliyet’in ve benim mahkeme masraflarım, iş günü kaybım, uçak, otel gibi masraflarım (ne yazık ki) Türk Hava Kurumu’nun kasasından çıkar.

Ama dedim ya, ok yaydan çıkmıştır artık. Ben şahsen bir MB üyesi için(yazdıklarından dolayı) suç duyurusunda bulunsaydım veya mahkemeye vermek için görevli olduğum kurumun hukuk servisini harekete geçirseydim, pılımı pırtımı toplayarak bu siteyi terk ederdim! Mahkemelik olduğum(veya olmayı düşündüğüm) bir sitenin çatısı altında durmazdım yani.

Şimdi… Olayın bir de etik yönü var tabii.

Hem suç duyurusu yapan Sayın Muzaffer Cellek Bey’in, hem de THK’nin hukuk servisini inceleme için harekete geçiren Talip Bölükbaşı Bey’in yapmaları gereken bir şey var ki, o da “MB üyeliklerini” tekrar gözden geçirmeleridir! Hem de mahkemeyi, inceleme sonuçlarını falan beklemeden!

Bu benim şahsi görüşümdür tabii.

Daha önce de defalarca belirttiğimiz gibi yazı yazmanın bir sorumluluğu ve yeri gelince ödenmesi gereken bir bedeli vardır! Hakkında hukuki inceleme başlatılan söz konusu yazılarımız, yorum ve yorum yanıtlarımız sayfamızda duruyor. Madem inceleme başlatıldı, gereğini yerine getirmek lazım.

Aba altından sopa göstermekle, mahkeme tehdidiyle kimseyi korkutamayız. Ben “Hodri meydan” diyorum kendi adıma. Ok yaydan çıkmıştır artık!

Ya bu deveyi gütmeli

Ya da bu diyardan gitmeli!