- Kategori
- Şiir
İşte Hepsi Bu
evvel
her günün bağrına düşen umutlar
gözü kara toydular
ortalığı hilebaz hüzünler bastığında
bozguna uğrayıp
korkakça gitmelere durdular
her gidenden bir alacak var elimde
hasta kalbim, yandı arkadaki talanda
hem mızrap, hem tel olamam ki artık bağrımda
koşup durmadayım eksik kalan ardında
aynalar yalan söyletir kendine
sen görmek istediğini görür
külü eşeler durursun boş yere
oysa gölgesizdir, yalnızdır akşamlar
kendin çoğaltacaksın kendini
radyoyu aç, misafir gelsin sesler
sen ekle ayak seslerini de
kısalan umut boylarında arttıkça artıyor sarı
doymuyorsa da arsız ağzı
yine de boşver
sen ki,
ne çok mayın temizledin kendinde
ne çok zaman rehin gitti içinden
ne çok harcadı seni harmanında
geriye kalandan
hep k ı s a y ı çekti elin
beklerken bahçeyi balkonda
kurumuştu saksıdaki limon ağacın
hatmi çiçeğin, sardunyan, yaseminin
hepsinin büküktü boynu
yaz bitti / hayâlin de
azgın, dev dalgalarla
deniz dibindeki evin, gömüldü suya
taa başından daha, mimlenmiştin bir kere
gençliğini hayat vurmuştu hatırla
arkandaki bozbulanık suya dönme
ne varsa elinde avucunda, kullan doya doya
mutluluk dediğin, eşi menendi olmayan
sonsuz soluk değil ki
bi(r) varmışın bi(r) yokmuşun
işte bu kadar hepsi!
31 Aralık 2010
Hâdiye Kaptan
c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir