Kadıköy'de Hüsran, Türkiye'de Bayram Olur! FB:1-TS:1

Daum Efendi gülerek "Bir daha Denizli Faciası yaşamayız, merak etmeyin!" demişti ama yine yaşadık maalesef. Yine son hafta, yine 1:1 berabere kalarak, tek fark Kadıköy'de 53.000 kişinin önünde. Her şey kendi elimizde iken, liderken...

Olmayınca olmuyor işte, 15 kaçan gol var, direkler ve kaleci engel oldu. Rakipten gelen tek top, 28 Şubat'tan beri 840 dakikadır gol yemeyen Volkan'ı selamlayarak kaleye girdi. Garip bir durum, bu arada Bursa'dan peşpeşe gelen gol haberleri takımı iyice gerdi. Bursa'nın her iki golünde de rakip savunmanın imzası varmış. Öyle diyorlar! Bizimki de bizden gidenlerden oluyor hep, beğenmeyip yolladığımız Burak Yılmaz attı tek golü.

Bursaspor'u kutlamak (içimden gelmese de) gerek! Şimdi kupasız geçen bir sezonun ardından tek tesellimiz , her iki rakibimizin üstünde yer almak olacak, ama onların umurunda bile değil 3.lük- 4.lük, takımları yenildi diye üzüleceklerine Fener berabere kaldı, diye seviniyorlar.

Kadıköy'de hüsran var, tüm Türkiye'de bayram!

Gelelim maça, sabahtan beri heyecanla bekliyoruz. Zaman geçmek bilmiyor, bir de ikidebir meydana gelen elektrik kesintileri bizim sinirleri iyice berbat etti, maç esnasında bile iki kez gitti, geldi. Nedense her önemli maçta Denizli'de böyle garip olaylar yaşanıyor. İlk maçta da stad elektrikleri gitmişti. Lig'den düştü neyse, artık ayağımıza takılan engellerin birinden kurtulduk. Aynı şekilde maçın sonuna doğru Kadıköy'de anons skandalı yaşandı. Yanlış anons sonucu oyuncular sevindi ve maçı bıraktı. Ne olduğunu anlamadık. Kim kime hizmet ediyor, belli değil.

Fenerbahçe oyuna hızlı başladı, ilk ataklarda bile gol pozisyonları vardı, 13.dakikada golü de erken buldu. Bol gollü geçeceği sanılan maçta, Kaleci Onur'un takımının onurunu kurtarmak adına yaptığı kritik kurtarışları oyuna damgasını vurdu. Zaten Trabzonspor sahada 12 kişiydi, son oynadığımız iki maçta da Özer onlara çalıştı sanki. Bu çocuk bize gelmeden önce bir ropörtajında en büyük hayalinin Trabzonspor'da oynamak olduğunu söylemişti. Profesyonellik bir tarafa, ister istemez etkilenmiştir. Karşısında koca bir şehir halkı var. Oyundan erken alınması gerekirdi, golü atmasına rağmen süklüm püklüm Güiza da öyle.

Trabzonspor beklentilerin aksine hiçbir iddiası olmadığı halde, sezonun en iyi oyununu oynadı, tabi ki bizimkiler oynattı onları. Saymadım ama 15'ten fazla köşevuruşu, bir o kadar kalecinin üstüne atılan cılız paslar, direkten dönen Baroni'nin şutu, vs.vs. var, girmeyince girmiyor işte. Dakikalar azalınca baş gösteren stres ve gerilim şampiyonluğun kaçmasına mal oldu. Bu başarısızlığın nedeni ne olursa olsun, birilerine pahalıya mal olacak. Taraftarlar haftalarca önceden havaya girdiler. Formalar- bayraklar hazırlandı. Bu kadar kolay olmamalıydı şampiyonluğu hediye etmek. 14 Mayıs'ı 4 yıldır unutamadık, üstüne görkemli 100. yıl başarıları eklense bile. Rakiplerin ağzına bir sakız daha verdik, şaklatıp dururlar gari.

Bursaspor 5.büyük olarak anılacak artık, birkaç yıl önce ligden düşen, hatta düşürüldüğü iddia edilen Bursaspor. Beşiktaş'tan başarısız diye yollanan yerli hoca hem de Fenerbahçe altyapısından yetişmiş sağlam duruşlu Ertuğrul Sağlam ile, hem de taraftarlarının bir kaşık suda biribirlerini boğduğu Beşiktaş'ı yenerek. Bunlar da işin ilginç ayrıntıları. Kupa Anadolu'ya gitti, diyorlar biz alsak Anadolu'da olmayacak mıydı sanki!

Bursalılarla birlikte tüm Türkiye sevindi, biz şampiyon olsak 20 Milyon sevinirdi, Bursaspor oldu 60 Milyon (Bunların 10 Milyonu Fenerlidir) sevinmiştir. Bu arada Süper Kupa kazanma olasılığını da kaybettik...

Şimdi Fenerbahçe'de neler olacak, hesabı kimler ödeyecek bakalım? Daum, kurban seçilir mi? Zaten Zico gibi bir hocadan sonra onun getirilmesi saçmaydı. Türkiye'yi tanıyor olması, İstiklal Marşı'na eşlik etmesi şampiyonluğa yetmedi işte.

Güiza, hemen acilen sepetlenmeli, Dünya Kupası'nda inşallah alıcısı çıkar, ne demişler " bitli baklanın da, kör alıcısı olur!" Özer'e, Topuz'a fazla bel bağlanmamalı, Bilica yine öyle. Modası geçmiş forvetleri transfer etmeye bir son verilmeli, gol kralı kolleksiyoncusu olmaktan vazgeçilmeli. Takımda 4 tane gol kralı var, yine en çok atan 10 numara Alex. Bu maçta o da gergindi.

18. şampiyonluğa çok inanmıştık, yine öteledik seneye...

Ömür biter ,ligler bitmez...

Top seni sevmeyince direkten döner, kaleye girmez.

İyi oynasan da gol olmayınca galibiyet gelmez.

Kanarya yem oldu hamsiye,

Timsah kondu sürüne sürüne zirveye!

Gelmiş geçmiş olsun, bu da ders olsun bize;

Son düdük çalmadan havaya girmeyelim hele...

Taziyeye gelenler çiçek yerine TEGV.'na bağış yapsın!

Şaşkınım, hem de çoook!