Kadıköy'de Milli Hüsran

Türk Milli Takımı, büyük umutlarla çıktığı Romanya maçını 1-0 kaybederek Dünya Kupası yolunda ağır bir yara aldı.

Romanya maça presle ve hızlı başladı. Türkiye de aynı şekilde cevap verdi. Gole ilk yaklaşan da Semih’le Türkiye oldu.

20.dakikadan sonra Romanya oyunun kontrolünü eline aldı. Oyun tamamen rakip takımın istediği gibi gelişmeye başladı. Nitekim ilk yarının son dakikalarında defanstaki bir anlık boşluğa kaleci Volkan’ın da anlamsız çıkışıyla yaptığı büyük hata eklenince Romanya devreyi 1-0 önde kapattı.

İkinci yarı da tamamen Romanya’nın istediği gibi geçti. Türk Milli Takımı bu devreyi neredeyse pozisyonsuz tamamladı.

Umut’un ileride çok yalnız kaldığı Türk Milli Takımında Hamit ve Sercan kötüydüler. Mehmet Topal da etkisizdi. Galibiyet almak zorunda olan bir takımın ikinci yarıda radikal değişikliklere gitmesi gerekiyordu.

Örneğin oyunu kanatlardan rakip sahaya yıkabilecek Caner ve Emre Çolak oyuna girmeliydi. Oysa Abdullah Avcı önce Hamit- Mevlüt değişikliğine gitti. Ardından da 68’de Sercan’ı Emre Çolak’la, 80’de de Emre Belözoğlu’yu Nuri’yle değiştirdi.

Bu değişikliklerden istenilen sonuç alınamadı. Kanatlarda Emre Çolak ve Caner, forvet arkasında ise Arda doğru bir diziliş olabilirdi.

Romanya Milli Takımı disiplinli bir futbol ortaya koydu. Oyun disiplininden bir an olsun vazgeçmemeleri de galibiyeti getirdi.

Türk Milli Takımı, rakibine oranla daha kaliteli ve tanınmış isimlerden oluşuyordu. Ama hiçbir maç oynanmadan kazanılmaz. Türkiye de rakibinin oyununa boyun eğmek zorunda kaldı. Kendi istediği futbolu sahaya yansıtamadı.

Kötü oynayıp kaybettiğimiz Romanya maçının ardından Salı akşamı Macaristan’la karşılaşacağız. Romanya karşısında aldığımız mağlubiyetle işimizi çok zora soktuk. Bu nedenle Macaristan maçından mutlak galibiyetle ayrılmalıyız. Aksi bir sonuç grupta erken kopmamıza neden olabilir.