Kadın gibi kadın olanlardan mısınız?

İri göğüslü, kırmızı dudaklı, uzun bacaklı, ipek tenli, elmacık kemikli, şuh bakışlı, baştan çıkarıcı, kışkırtıcı bayanlardan mısınız? Yanıtınız evetse siz doğuştan şanslılardansınız.

Oldum olası bir bayan olarak kafama takılan bir sorunun yanıtını almaya çalışıyorum ben aslında. "Kadın gibi davranmaya çalışma çünkü o görüntünün altında asla bir şuh kadın olamaz". Bu ne demek şimdi ya? Zayıf, çıtı pıtı, bebek suratlı olanlar kadın olamıyor mu denmek isteniyor yani.

Geçen gün Okan Bayülgen’in programını seyretmekteyim. Bu programda da Özgü Namal konuk. Kızcağız ne kadar güzel giyinmiş süslenmiş ama Okan Bayülgen’in laflarından bir türlü kurtulamıyor. Üstelik doğum günü olmasına rağmen, üstelik 30’lu yaşlarına neredeyse yakın bir kızcağız olmasına rağmen ha bire “11 yaşına mı girdin?” şeklindeki esprilerle karşı karşıya geliyor. Ne desin şimdi kız. Tabi o da kendisini o yaşta görenlere minnettar görünmeye çalışıyor. Ama aslında içten içe karşısında oturan iri göğüslü bayana gıpta etmekte bence.

Bayanlar arasında da önemli olan bir durumdur bu. Bir kadın gibi olan çekici kadınlar vardır, bir de her zaman çocuk gibi sevgiye muhtaç kadın olamayan kadınlar. Erkeklerin gözünde makbul olanı ise kadın gibi kadınlardır elbette. Çünkü onlar kırmızı ojeli elleri, iri ve boyalı dudakları, silikonlu göğüsleri ve o erkeklerin içini gıcıklayan gülüşleriyle baştan galip başlarlar hayata. Bu bayan cinslerimiz bizler için büyük bir tehlike oluşturur her daim ve kendi cinsleri tarafından her zaman kıskanılır. Bunu yaparken de bir yandan sizde olmayana tabi ki de laf atılır. Yani sizin anlayacağınız "Kedi uzanamadığı ciğere mundar" der. İnsan her zaman çocuk gibi sevilmek istemez değil mi? "Şirin kız, ne tatlı şeysin sen, sarı kızım benim, ay yanaklara bak pespembe insanın ısırası geliyor" gibi iltifatları hangi kadın duymak ister ki soruyorum size? Bu sizi ne kadar tatmin eder. Sanki sevgilisine değil evde beslediği evcil hayvanına iltifat ediyor.

Diyelim ki sevgiliniz sizi akşam yemeğine evine davet etti. Siz üzerine kırmızı, dekolteli bir kıyafet giymişsiniz, ayağınıza ince topuklu bilekten bağlı ayakkabılar, saçınız başınız yapılı, makyajınız yerinde. Bu sefer oldu diyorsunuz kendinize aynada bakarken. Son tekrarları yapıyorsunuz. Rujlu dudaklarınızı büzüştürerek, kısık bir ses tonuyla “merhaba hayatım” diyeceksiniz ona. Her şey tamam son denemelerde yapıldı. Heyecanla onunla karşı karşıya gelmeye beklemektesiniz. Acaba sizi böyle görünce ne olacak. Ne mi olacak? Ben size kendi derin tecrübelerime dayanarak söylüyorum. Hiçbir şey olmayacak. Sevgiliniz sizi görecek ilk başta şaşıracak ama bu şaşkınlık kendinizi neden bu hale soktuğunuzun şaşkınlığı olacak. Sonra sizi öpme bahanesiyle dudağınızdaki kırmızı ruju temizleyecek, saçlarınızı okşama bahanesiyle yaptırdığınız saçları bozacak ve sonuç olarak "ne gerek vardı hayatım bu şekle girmene ben seni şeker kız olarak seviyorum" diyecek. Sizde belki bu palavraya bir kere daha inanacaksınız belki de bütün o yaptığınız hazırlıkların boşa gitmiş olmasından ötürü akşamı rezil edeceksiniz.

Erkekler hangi kadınları hayatında ister ya da onlar için seksi olmanın kriterleri nelerdir acaba? Boyanıp süslenildiğinde sadelikten ve doğallıktan söz eden erkekler, yanında tamamen doğal bir bayan varken neden yan masadaki doğal olan hiçbir yeri olmayan bayana iştahla bakar? Neden her zaman yanlarında kendilerine güven verecek bayanlar ararlar da 95 bedenlere olan ilgilerini her yerde anlatırlar? (göğüs bedenidir). Bence erkekler ne istediklerini bilmezler. Bilselerdi zaten bayanlar onları elde etmek için bu kadar abuk sabuk duruma kendilerini düşürmezlerdi.

İşte bu yazımda beğenilen ama çocuk muamelesi gören ve asla kadın gibi görülemeyen bayanların içinde olduğu durumdan bahsettim sizlere. Erkek okuyucularımdan bu konuda acil fikir paylaşımı bekliyorum. Çünkü böyle giderse bir dizi operasyondan geçip hepimiz Banu Alkan’a benzeyeceğiz.

Fotoğraf: www.lifehaber.com