Kadınlar ve erkekler (3)

Asla güncelliğini yitirmeyecek bir konu...

Ne bir çözümü var...Ne de bir sonucu.

Takım tutmak gibi...Bazıları hele... Fanatik taraftar.

Maçlardaki gibi...Bazan kavga...Bazan da silahla bitiyor kavgalar.

Konumuz, kadınlar ve erkekler.

Erkekler üstünlük savaşında...Kadınlar var olma kaygısında.

Aslında şöyle bir oturulup düşünülse...Çok anlamsız bir mücadele.

Çok farklı özelliklerle donatılmış...Her biri... Kendi aralarında bile farklılıklar gösteren canlılar.

Tüm erkekleri bir tutup..."Siz erkekler..." Demek ne kadar saçma ise...

Kadınlara da..."Zaten siz kadınlar" diyerek bir cümleye başlamak da, o denli abuk.

Sormak isterim hep bu cümleyi kullananlara...Yaşayan tüm kadınlarla / erkeklerle beraber oldunuz mu?...Onları tanıyacak kadar uzun birliktelik yaşadınız mı?

Yaşamımızda, uzun yıllar birlikte olduklarımızı bile her yönüyle tanıyamamışken...Nedendir ki böyle bir genelleme?

Bir de insanın değişken olduğu düşünülürse...Hayatın zamanla onlara kattıkları-katamadıkları ile geliştiği veya gelişemediği göz önüne alınırsa.

Elmalarla kabakların, birbiri ile üstünlük savaşı yapması gibi bir durum bu. Bütün elmalar aynı mıdır...Ya da bütün kabaklar...

Örnekleri çoğaltmak mümkün...Mizah yönünden ele almak istedim sadece.

Düşünsenize elma geçmiş dolmalık kabağın karşısına "Siz kabaklar ne işe yararsınız...Sizden bir tek dolma yapılır" diyor.

Kabak çok sinirleniyor..."Tatlı yapılanımız da var...İçine su konulanımız da... Bir sürü farklı cinsimiz var yeryüzünde."

Ki bu, çok kısıtlı bir örnekleme.

İnsanın bir de düşünen varlık olduğu, içinde yaşadığı kültür, aldığı eğitim ve tecrübeleri doğrultusunda farklılılar gösterdiği göz önüne alınacak olursa... Genellemenin ne denli anlamsız olduğu anlaşılacaktır.

Eğitimin çok az rolü var bu savaşta... Ne okullar, ne de kariyer, karşı cinse bakışı değiştiriyor.

Genellikle yaşadığı çevre ve aile şekillendiriyor bakış açısını, düşünceleri.

Nasıl bir çelişkidir ki... Kocası-babası veya ağabeyi tarafından ezilmiş bir kadın... Onlarla "aynı model" erkek çocuk yetiştirebiliyor... Ve kızını "ezilmeye aday" büyütebiliyor.

Başkalarının yanında "kadın haklarını" savunan "okuleğitimli" bir erkek... Evde, "erkeğin üstünlüğü"ne toz kondurtmuyor...Ya da "kaba kuvvet kullanmayı" olağan karşılayabiliyor.

Her iki tarafın da kendi öğretileri doğrultusunda söyleyecekleri var bu konuda.

Dünya durdukça...Aslında, bir diğeri olmadan "yaşamının tadı tuzu olmayacak" bu iki farklı cins birbirleriyle hem savaşmaya...Hem de sevişmeye devam edecekler.

İşin özü şu ki...

Kadın-erkek diye ayırmadan... İnsan olmanın... Olabilmenin önemli olduğunu kavramış yeni nesillerin yetiştiğini görmek...Görebilmek istiyorsak eğer...

Okullarda öğretilenler yetmiyor...

Önce yüreklerin eğitilmesi gerekiyor.