Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Haziran '10

 
Kategori
Edebiyat
 

Kamerî Tebrizî

Dün gece facebook’ta takılıyordum, birden bir mesaj geldi! Baktım İranlı şair arkadaşım Kamerî Tebrizî arıyor!

“Muhterem biraderim Ahmed! Son şiirimle alagalı eleştirini yapmamışsan. Nedir, niçedir düşüncelerin?”

Yeri gelmişken Kamerî Tebrizî Abimden bahsetmek istiyorum!

Çağdaş (!) İran şiirinin çök muhterem bir şairidir kendileri! Şiirlerini, Mollalardan önce ve mollalardan sonra diye ikiye ayırmak gerekir! Aşağıda sizlerle paylaşacağım şiirlerinin yanında yaptığım(MS) ve (MÖ) bu manaya gelmektedir!

Bundan birkaç ay önceki bir yazışmamızda, aramızda ufak çaplı bir anlaşmazlık olmuştu; önce bundan bahsedeyim müsaadenizle!

Gönderdiği beyitte şöyle diyordu zat-ı muhterem!

“ Cânımı al istersen verirem ben ey Hûdâ !

Lakin eyleme beni ol cânânımdan cûdâ!”

Herhalde aceleden olacak klavyede bu beyti yazarken C yerine B harfine basmış, olmuş mu Buda!

Hemen aradım!

“Abi ne yaptın? Valla Ahmedinecat duymasın bu şiirini vinçte sallandırır seni! Buda da nereden çıktı Abi?”

“Ne budası birader?”

“Beytin sonunda Buda diyorsun?”

“Ulan o cuda olacak!”

“Cuda ne Abi?”

“Hay seni okutan hocanın ben…!”

“Abi ben Farsça okumadım ki?”

“Okusaydın!”

Sonunda tatlıya bağladık işi!

(MÖ) şiirlerinde yer yer Ömer Hayyam esintileri vardır!

“Kadehimde şârâbım, sensin benim mihrâbım!

Çilegâhımdır beyt’in, döne döne hârâbım!”

Bu beyti (MS) li dönemlerde yasak şiir kapsamına alınmıştır! Hatta bu beyit yüzünden yüz değnek yediği söylenir! Ne kadar ısrar ettiysem itiraf etmedi bunu!

 
Toplam blog
: 1640
: 466
Kayıt tarihi
: 27.01.07
 
 

Doğum tarihim değişmedi ama çok şey değişti bu güne kadar. En başta, dede oluyorum! Evet; şaşırdı..