Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Ocak '12

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Kar soğuğu Siyad Ödülleri'nin mesajlarıyla ısındı!

Kar soğuğu Siyad Ödülleri'nin mesajlarıyla ısındı!
 

44 YILDIR VARLIK GÖSTEREN SİYAD ÖDÜLLERİ...


Bu yıl 44’üncü kez sahiplerini onurlandırılan SİYAD Ödülleri, Cemal Reşit Rey Konser Salonu’ndaki törenle takdim edildi. Sinema ve sanat dünyasından ünlü isimlerin yoğun katılım gösterdiği tören, kar dolayısıyla gecikmeli başladı. Sarp Apak ve Ezgi Mola’nın heyecandan dillerini dolandıran açılış sunumu, gelemeyen konukların beklentisini taşıyordu.

‘Fena değildik’ diyerek sahneden ayrılan Sarp Apak ve Ezgi Mola’nın ardından geçmiş SİYAD törenlerinden görüntülerin verildiği törende, bir TV programından Engin Altan Düzyatan’ın sinema eleştirmenlerine yönelik sitem klibi de yer aldı. Bazı konuklardan alkış alan ‘Set görmemiş eleştirmenler var. Kendini bilmez bir köşe yazarı çıkıp filmin sonunu veriyor; harcanan 10 milyon dolar çöpe gidiyor. Siz o parayı ömrünüz boyunca göremezsiniz’ sözleriyle sinema yazarlarını topa tutan Düzyatan’ın aynı klipte eleştirmenlerin yazılarıyla çok az kişiye ulaşabildiğini ve kimsenin bunları dikkate almadığını belirten cümleleri kendi kendisiyle çelişkisinin göstergesi olarak gözden kaçmadı.  

TARANTİNO ÖZENİYLE TAŞLAMALAR

Bu haşlamalı dakikaların sonrasında açılış konuşmasını yapan SİYAD Başkanı Tunca Arslan, 80’li yıllardaki üniversite günlerinden bahsederek sözlerine başladı. Panellerden aklında kalan vurgunun ‘hava’ üstüne kurulan cümleler olduğunu belirten Arslan, böylece hava konusuyla giriş ve teşekkür geleneğini de sürdürdü. Engin Altan Düzyatan’ın klipteki konuşmasına cevap veren Başkan, ‘Biz paradan değil yaprağın çıkaracağı sesten anlarız’ diyerek sanatın ince yüzünü gösterdi. Ressamın, şairin, yazarın eserlerinden dolayı suçlandığı bir yerde sinema yazarı ve eleştirmeninin de suçlanmaya, sansüre hazır olması gerektiğini belirten Arslan, basın özgürlüğünün önemini ısrarla vurguladı. ‘Gülün, gül ile tartıldığı bir Türkiye istiyoruz. Emek sinemasını da istiyoruz’ diyerek bilinçli çoğunluğun sesi olan Arslan, Beyoğlu, Atlas, Sinepop gibi klasik sinemaların yaşatılması gereğini dile getirirkenEMEK SİNEMASINI YAŞATALIM görüntüleri anlamlı bir fon teşkil etti.

Tarantino gibi konuşmaya çalışıp Angelopulos olmamaya özen gösteren Arslan’ın bu taşlamalı konuşmalarıyla rantın sağırlaştırdığı duygulara ne derece etkili olabileceğiniyse zaman gösterecek.

EZGİ MOLA VE SARP APAK’IN KOMEDİ SUNUMU

Emek sinemasının emektarı Hikmet Bey’in yakın zamanda Beyoğlu sinemasının kapanacağını hatırlatan ve ‘NE OLUR SİNEMAMIZA SAHİP ÇIKALIM’ umuduyla noktalanan kısa konuşmasının ardından Mola-Apak ikilisinin gırgır şamata sunumu, törenin güldüren yüzü oldu! Kendi aralarında paslaşan ikilide zayıf halka, güzelliği sunumunun önünde olan Ezgi Mola idi. Sık sık şaşıran Mola, sonunda okuduğu yeri de kaçırınca, müsamerede ezberini unutan çocuk şaşkınlığıyla davetlilere hoş ama boş anlar yaşattı.

PERİHAN SAVAŞ ‘KANLI NİGAR’A, OĞLU KARA TAKILDI

En İyi Yabancı Filmödülünün İran’dan ‘Bir Ayrılık’a gittiği törende Onur Ödülü’ne layık görülen Perihan Savaş, ‘Kanlı Nigar’ oyunundaki rolünden dolayı yoktu. Görüntülü mesajla katılımda bulunan Savaş, vekil olarak oğlunu tayin etmişti ama o da kar muhalefeti nedeniyle salonda yerini alamadı. Böylece ödül de Ezgi Mola’ya kaldı. Kültür Başkenti İstanbul’un aczinin resmidir, diyelim…

VE ÖDÜLLER…

Şevval Sam ve Sarp Maden’in mini konseriyle büyülü bir atmosfere bürünen SİYAD töreninde Kısa Film dalındaki ödül ‘Bir gün Bir gün Bir gün… Eve de gelmiş kimse yok’ ile Berrak Çolak’a gitti. Sponsorsuz çekilen ve insanların yaşam hakkını vurgulayan ‘Ekümenopolis: Ucu Olmayan Şehir’, En İyi Belgesel seçilirken yapımın sinema salonlarında yer bulabilmesi için ‘halk desteği’ istenmesi, paranın sanata üstünlüğü konusunda acı bir saptamaydı.

Erden Kıral’ın senaryo yazarı eksikliğini duyuran tanıtımın ardından sahneye çıkan ve yaşlılık belirtisini  ‘İnsanın, ülkenin tanıdığı herkes hakkında söyleyecek çok şeyi oluyor’ diyerek açıklayan Atilla Dorsay, Kıral’ın önemli filmlerinden bahsetti. Onur Ödülü’nü Nurgül Yeşilçay’ın elinden alan Erden Kıral’ı senarist Osman Şahin takip etti. ‘Cuntanın anayasasına hayır’ dediği için hüküm giydiği dönem anılarına uzanarak Şahin’le koğuş arkadaşlığını anlatan Cüneyt Cebenoyan’ın takdimiyle, 80’li yıllara dönülen törende Şahin’e ödülünü Türkan Şoray verdi.

11 dalın ödüllendirildiği ikinci bölümde En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu ‘Bir Zamanlar Anadolu’da’ filmiyle Ercan Kesal’a gitti. Ezgi Mola’nın sunum kazasına uğrayan ve soyadı yanlış söylenen Bartu Küçükçağlayan’ın verdiği En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu Ödülü ise‘Press’ten Asiye Dinçsoy’un oldu. Dinçsoy’un erken gönderildikleri mezardaki gazetecileri ve Hırant Dink’i anmasıysa büyük alkışla karşılandı.

En İyi Kurguve En İyi Görüntü Yönetimi dallarında ödül toplayan ‘Bir Zamanlar Anadolu’da’ Bora Gökşingil, Nuri Bilge Ceylan ve Gökhan Tiryaki’ye ödül kazandırırken;  En İyi Sanat Yönetimi’nde seçilen ‘Dedemin İnsanları’ ile Haluk Ünlü oldu.

En İyi Müzik Ödülü, beklendiği ve hak ettiği gibi ‘Kar Beyaz’ filmiyle Mircan Kaya’ya gitti. Altın Portakal’daki ödülün ardından insanların kendisini çok üzdüğünü söyleyen Kaya, SİYAD’ın ödülünü teyit etmesinden duyduğu mutluluğu paylaştı. Kaya’nın mesajıysa, Artvin ve yöresindeki doğal güzelliklerin korunması yönündeydi.

Dört yıldır verilen ‘Ahmet Uluçay Umut Ödülü’‘Atlıkarınca’ ile kazanan Zeynep Oral, ödülünü Yeşim Ceren Bozoğlu ve Serdar Akbıyık’ın elinden alırken sesi heyecandan titriyordu. ‘Mahmut Tali Öngören En İyi Senaryo Ödülü’, 25 sene sonra Mehmet Abisini haklı çıkartan hekim senarist Ercan Kesal, Ebru Ceylan ve Nuri Bilge Ceylan’a ‘Bir Zamanlar Anadolu’da’ filmiyle geldi.

BERHAN ŞİMŞEK’TEN YORUMCU GÖNDERMESİ

Ayberk Pekcan’ın ‘Saç’ filmindeki performansıyla En İyi Erkek Oyuncu seçildiği törende Cahide Sonku En İyi Kadın Oyuncu Ödülü için sahneye gelen Berhan Şimşek, konuklara sesi ve yorumuyla renkli dakikalar yaşattı. ‘Milletvekili olarak sinema yapmamam gerek. Bunun takdirini de hafta sonları için size bırakıyorum’ diyerek TV’de yorumculuğa dönüş yapan milletvekiline ‘çalım’ atan Şimşek, sinemayı da ‘isyan, renk ve derinlik’ şeklinde tanımladı! Siyasetteki muhalefetin hep engel görülmesinden yola çıkıp hava muhalefetine rağmen törene gelenlere teşekkür noktasına varan Şimşek’in ‘Siga siga’ diyerek uzattığı konuşma ödül için bekleyenlerin heyecanının seviyesini bir hayli yükseltti. ‘Hiç vermeyeceksiniz’ sandım esprisiyle sahneye gelen ‘Saç’ filminden Nazan Kesal ödülünü babasına ithaf etti.

ATİLLA DORSAY NÜKTESİYLE SON NOKTA

Törenin bol ödüllü filmi olan ‘Bir Zamanlar Anadolu’da’ son iki ödülü de hanesine yazdı.  Hatice Aslan ve Abdurrahman Çelik’in elinden En İyi Yönetim ödülünü alan Nuri Ceylan’ın ardından bir kez daha sahneye çıkan Atilla Dorsay, aynı filme bu kez En İyi Film ödülünü verdi. ‘Ben, aslında ben değilim’ cümlesiyle konukları şaşırtan Dorsay, ‘Çünkü bir tarafta Lale Mansur, diğerinde Mustafa Sarıgül’ü görecektiniz. Ama Mansur evinden çıkar çıkmaz kayıp düştü. Sarıgül de kentin bir yerinde kayboldu’ açıklamasıyla, İstanbul’un azıcık bir karda düştüğü hali hicvederek, SİYAD törenine nüktedan sözleriyle damgasını vurup noktayı koydu.

Anibal Güleroğlu http://www.sinematur.com

 

 
Toplam blog
: 1210
: 1542
Kayıt tarihi
: 10.04.10
 
 

İstanbul'da başlayan yaşamım, eski İstanbullu ailemden edindiğim kültürle gelişti. Birinciliklerl..