Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Mayıs '11

 
Kategori
Blog yazarları tartışıyor!
 

Kaset kaset siyaset…

Kaset kaset siyaset…
 

Bugüne kadar siyasetteki kaset söylemlerinin en mantıklısı BDP li bağımsız adaydan geldi. Gayet net bir üslupla biz AKP kasetlerini açıklamaya kalkarsak 66 bölümlük Hürrem dizisini geçer diyerek aslında noktayı koydu. 

Şimdi bazılarına göre bu basit bir söylem olarak gelecektir ve üzerinde dahi durulmadan geçiştirilecektir. Oysa şöyle bir düşünün bakalım bu söylemin altında neler yatmaktadır. 

Bir BDP’li vekil adayı neden MHP yi tutarcasına bir söylemde bulunsun… 

Biz AKP nin kasetlerini açıklarsak Hürrem dizisi solda sıfır kalır demek anlamına gelen bu söylem. Ya dediğimizi yapın yada sizin Hürrem’i aratmayacak entrikalarınızı açıklarız mı? Demek anlamındadır. 

Yoksa bu kaset skandallarının arkasında AKP vardır ve biz istersek bunları belgeleyebiliriz mi? Demek istemektedir. 

Her ne anlamda söylenmiş olursa olsun bu söylemde tartışılmaz bir gerçek vardır. Bu gerçekte BDP bu söylemle AKP’ye aba altından sopa göstermektedir. 

Seçime kısa bir süre kala bu aleni tehdit aslında BDP ile AKP arasında yapılan gizli anlaşmaların yansımasıdır. Bakın ya bize verdiğiniz sözlerde durursunuz yada sizi deşifre edersek seçimde hüsrana uğrarsınız demektedir. 

İşte bu noktada düşünülmesi gereken seçim için verilen sözler nelerdir. Seçimden sonra açılımın devamında hangi tavizler önümüze gelecektir. AKP bir dönem daha o koltuklarda oturmak uğruna hangi milli değerleri gözden çıkarmıştır. 

Bu uyarı AKP tarafından nasıl algılanacaktır. Muhtemelen sessiz kalınacaktır. Çünkü verilen tavizler neticesinde şu dönemde AKP bu söyleme cevap dahi veremeyecek konumdadır. Görülen o ki AKP iktidarda kalmak uğruna çoktan sarı öküzü BDP ye teslim etmiştir. 

İşte bu teslimiyetin verdiği rahatlıkla BDP’li adaylar istedikleri söylemleri yapmaktadır. Kimisi bu ülke bir başbakanla yönetilemeyecek kadar büyüktür diyerek seçim sonrasının sinyallerini vermektedir. 

Seçimden sonra başkanlık sistemi olacak ve biz bölgemizde kendi başkanımızı seçeceğiz diyerek acaba yapılan anlaşmalarda aldıkları tavizler doğrultusunda mı? Paçalarını başkanlık için sıvamışlardır yoksa kendi kendilerine gelin güvey mi? Olmaktalar. 

Gerçi bu durumda unutulmaması gereken bir atasözümüz daha vardır. ‘’ Ateş olmayan yerden duman tütmez.’’ Demiştir atalarımız… 

Bu söylem aslında AKP ve BDP arasındaki gizli ittifakın bir noktada yer yüzüne ışımasıdır. 

Tıpkı sayın başbakanın 367 gün söylemi gibi… 

Acaba başbakanın kafasında yer eden 367 de BDP’li adayların meclisteki sandalye sayısı ne kadar yer tutmaktadır. 

Bu seçim AKP-BDP işbirliği ile 367’yi yakalama seçimi midir? Gizli kapalı kapılar ardında 367 pazarlıkları mı? Yapılmıştır. 

Bunu elbet bekleyip göreceğiz… 

Umarım yanılıyorumdur. Benim yanılmam o kadar sorun olmaz ama bu masallara inanlar yanılırsa işte o zaman çok büyük sorunlar olacağı ortadadır… 

 
Toplam blog
: 168
: 1098
Kayıt tarihi
: 02.07.10
 
 

4 kasım 1996 yılında İstanbul'da dünyaya geldim. Bu sene ilköğretimden mezun oldum. Okul hayatımd..