Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Ocak '16

 
Kategori
Blog
 

Kelebekler ağlamaz mı? Onlar, yürekleri ile görürler ve yürekleri ile severler. Ya siz?

Kelebekler ağlamaz mı? Onlar, yürekleri ile görürler ve yürekleri ile severler. Ya siz?
 

         Bir kelebek, bir gül ile dostluk kurmuş. Ne söyleşiyorlar dersiniz? Kelebek, gülün kalbine kadar sokulmuş, kıpırdamadan duruyor. Ara sıra, rüzgârın salıncağında, birlikte sallandıkları da oluyor. Sanki, yalnız başınalar.

         Gül’ün, kanayan tenini göstererek, kelebeğe bir şeyler fısıldadığını görüyoruz: " Okşa beni, Ellerin, gözlerin ve yüreğin  ile”  diyor sanki.

         Kelebek şu saatler kısacık ömründe vuslata ererken, son demlerini yaşadığını bilebilir mi? Şayet  bilseydi eğer, davranışları, daha daha nasıl olurdu? Ne dersiniz? Çiçeğini koklayarak canına can katma telâşı ile kelebeğimizin, bu son demlerinde "Yaşayamadıklarının’’ acısını çıkarıyor olamaz mı?
İnsanlarımız, vücutlarına kelebek resmi yaptırırlar dövme olarak. Omuz başlarında, boynun her iki yanlarına. Böylesi insanlar her halde  sessizliğin, dinginliğin o derinliklerin gizeminde, sessizlik buluyor olmalılar. Üstelik, kelebeğin bir güne sığabilen kısa ömürlü olduklarını bilmelerine rağmen. İnsanoğlu, bel ki de durumdan vazife çıkarıp, “ Ben yaşadığım müddetçe, kelebeğim yaşasın” diye mi geçiriyordur içinden acaba,  dövmelerine baka baka.Ne dersiniz?


 

         Evet. Kelebekler de insanoğlu gibi yeniden dünyaya gelirler mi acaba? Başka kılıkta, başka isimde.  haliyle aynı çiçeği bulabilecek mi?  Yaptığı aşk serenatlarını da hatırlayabilecek mi?

         Kelebekler ağlamaz!.. Onların kanat çırpmaları ses vermez! Onlar, yürekleri ile görürler. Gözyaşları saklıdır, ağlayamazlar. Geceleyin bir bulut ağlasa sessizce, onun da gönlü bulut bulut olur. Bulutlaşır. Ama, ağlayamaz. Kelebeğimizin sevgili gülü, biliyor durumu. Kalbini açmış sonuna kadar. Hayat veriyor kelebeğine ayrıca.

         Yeni yeni kelebekler oluşacak. Kim bilir nerede, ne zaman, nasıl? Yeni yeni güller açacak:  ‘Nerelerde kimler için?  Kalplerde yeni yeni sevdalar olacak: ‘’Katıksız’’ ... Birlikte toprağa düşecekler her seferinde

        Doğacaklar… Yaşayacaklar... Ölecekler!...Tıpkı, insanoğlu gibi!...

“Ey sen kelebek,
Son defa tut bir dilek
Yarım kalan  günlüğüne
Sevdanı da ekleyerek,
Bakınıver etrafına
Son bir defa


Kelebekler ağlamaz
Onların kanatları ses vermez
Onlar, yürekleri ile görürler,
Ve yürekleri ile severler
Gözyaşları saklıdır
Dışarı vurmazlar
Hüsranları, halka halka
Vurmuştur kanatlarına
Geceleyin bir bulut ağlasa
Onların da gönülleri bulutlanır
Oysa ağlayamazlar

Kelebekler
Bir dahaki sefere
Aynı kılıkta, aynı renklerle
Gelirler miydi geriye
Günübirlik doğanlar
Günübirlik yaşayacak
Günü bitiremeden
Toprağa  düşecekler
Ya sevdaları, ya sevdaları..”
 

          “ Kelebekler Ağlamaz mı?” adlı bu şiir, aynı zamanda kitabımın da adı oldu. Evvelki yıllar İranlı keman sanatçısı Farid Farjad isimli keman virtüözünü, Çeşme’de dinlemiştim. “ Kelebekler de Ağlar” parçasını çalmış,çok da etkilenmiştim. Kemanını ağlatmıştı o gece. İranlının eseri link’te. Tıklarsanız dinlersiniz.

         İşte…Kelebeklerin hayatını dinleye dinleye, müziğini dinleye dinleye bu kitap doğdu. Hiç de şiir kitabım yoktu.  Taşlamalar da koydum içine.

         Hayat zaten bir taşlama değil mi? Gelin taşlayalım, elbirliği ile.

         Ört ki, ölem

N  O  T :  Aşağıdaki, linki tıklarsanız, müziğini dinleyebilirsiniz.

https://www.youtube.com/watch?v=HaYusN0WJqA 

 

 

 

 

 

EGE ' NİN TANINMIŞ SİTESİ MUĞLA ŞEHİR'İN  SAYFALARINDA, BİZİM ŞİİR KİTABI  BÖYLE TANITILDI AYNI GÜN. (RESİMLER YUKARIDA VE AŞAĞIDAKİ)

 

 

 

 
Toplam blog
: 1616
: 918
Kayıt tarihi
: 13.08.06
 
 

Hayatın dikenli yollarından geçmenin  sırrı, aralarından çabuk geçmektir. Ümit, naylon çorap giyd..