Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Kasım '07

 
Kategori
Psikoloji
 

Kendi inandığımız hayatı mı yoksa bize öğretilen hayatı mı yaşıyoruz?

Kendi inandığımız hayatı mı yoksa bize öğretilen hayatı mı yaşıyoruz?
 

Hepimizin içinde zihinlerimizi kurcalayan, mutsuzluklarımıza yol açan, mutluluklarımızı gölgeleyen, bizi motive eden korkularımız vardır.

Sordukları zaman, “yok öyle bir şey, yok korkumuz” deriz.

Yalan söylememiz gerektiğini biliriz, ama yine yalan söyleriz.


Dürüst olmamız gerektiğini biliriz, ama yine de dürüst olamayız.

İnandıklarınla ters düşecek olan her davranışın için her zaman hazır bir kılıfın vardır. O an yapmamız gereken yapılmıştır.

Yalan söylememiz gerekmiştir falan filan.

Kendimizde görmek istemediğimiz her şey, çevremizde bir yerlerde karşımıza çıkar veya onları bazı insanlarda olduğunu görürüz.

Olay basittir aslında.

Her birimizde iki ana kişilik vardır. Biri, olmak istediğimiz, diğeri olduğumuz kişiliktir.

Hep olmak istediğimiz gibi olmak için yaşarız. Bu idealimizdir.


Akşam evde televizyonun karşısına geçince ya da yatağa gitmeden aynaya baktığımızda, sabah pencereden doğan güneşi izlediğimizde hiç düşündünüz mü?

Gerçekten kendi inandığımız ve bize ait olan hayatı mı yaşıyoruz; yoksa bize öğretilen, bize ait olmayan hayatı mı?

Tabi ki anlıyoruz ki genelde bize öğretilen hayatı yaşıyoruz.

O halde ateş düştüğü, mutluluk her yeri yakmaya devam etsin.

Kendi hayatımızı yaşamayalım.

Etrafımızdaki mutluluklardan faydanalım.

Ama bu bize yetmez.

 
Toplam blog
: 718
: 2690
Kayıt tarihi
: 13.07.06
 
 

Tıp alanında doktor olarak çalışmaktayım, beyin cerrahi uzmanıyım..