Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Mart '07

 
Kategori
Dünya Kadınlar Günü
 

Kendini arayan kadınlar.

Kendini arayan kadınlar.
 

Hayatta var oluşumuz insan olabilmekse eğer; insan gibi davranabilmeli, insan gibi muamele etmeli, insana insan gibi yaşadığını hissettirmeliyiz. Toplumlar hep birliği savunur ama ayrımcılıkla varolurlar. Kadınlar ayrıdır erkekler ayrı. Feminist arkadaşlar bu satırlarımı okurken bana kızabileceklerini de tahmin ediyorum. 8 Mart’ ın anlamını bilen varsa lütfen söylesin. “ Dünya Kadınlar Günü ” demiş birileri. Neden böyle bir gereksinim duyulmuş acaba?

Dünya Kadınlar Günü ilk kez 1800' lü yıllarda bir tekstil fabrikasında çalışan kadınların daha iyi koşullara sahip olma isteğinden kaynaklanmış. Greve giden kadın işçilerin fabrikaya kilitlenmesiyle devam etmiş ve arkasından da çıkan yangında fabrika önünde kurulan barikatlardan kaçamayarak ölmeleriyle gündeme gelmiş. Görüyoruz ki ilk başlaması çalışma hayatındaki sıkıntılarmış, bunu daha sonra aile içi şiddet takip etmiş, eğitimdeki kısıtlamalar v.s.

Sanki Kadınlar günü olunca bütün kadınlar güvende yaşayacak tek bir günde olsa. Aslında bana kalırsa bu güne bile gerek olmamalı. Neden ezilen kadınlar, kızlar olmalı. Bakın bi yerlerde şu satırlar gözüme çarptı sizlerle paylaşmak istedim.

Çok ilginçtir ki;

Birleşmiş Milletler tarafından yapılan bir araştırmaya göre;

1. Dünyadaki işlerin %66’sı kadınlar tarafından görülüyor.
2. Buna karşın kadınlar dünyadaki toplam gelirin ancak %10’una sahipler.
3. Dünya’daki mal varlığının ise % 1’ine sahipler.
4. Başka bir değişle dünyadaki işlerin % 34’ü erkekler tarafından görülüyor ama erkekler dünyadaki toplam gelirin % 90’ına ve toplam mal varlığının % 99’una sahipler.

Düşünün bir kere, çalışan kadın kazanan erkek, pastayı yapan kadın büyük bir dilimi yiyen erkek. Bu pasta öyle böyle küçük bir pasta değil. Çalışan, ayrıca annelik yapan, çocuğunu büyüten, kocasına kadınlık yapan, her türlü fedakarlığa katlanan ama kapının dışına konulabilen kadınlarımız. Annelerimiz, kardeşlerimiz, kızlarımız. Kaçının hayat sigortası var. İstatistikler ortada kim ne derse desin bu devam ettiği sürece kadınlar günüde devam edecektir. Erkekler boşuna avazı çıktığı kadar bağırsın kadınlar günüde neymiş diye. Eğitimin yeterli olmadığı dünyada ve ülkemizde kadınların ezilmemesi için hiçbir neden yok. Eğitime önem veren anne ve baba kendi geleceğini kurtarır çocuklarına ve gelecek nesillere ışık tutar, yol açar.

Dünyayı 2’ye e ayıralım;

1. Gelişmiş ülkeler

2. Gelişmemiş yada az gelişmiş ülkeler

Bakınız gelişmiş ülkelerde eğitimli kadınının rolü daha fazladır ama yinede ezilen kadın yok mudur elbette vardır. 2. kısma göre daha azdır. Gelişmemiş yada az gelişmiş ülkelerde kadın 2. sınıf vatandaş muamelesi görmeye devam edecektir. Çünkü eğitim yeterli değildir.İnsanlar nesilden nesile gelenek ve göreneklerine bağlı kalmışlardır. Çoğu kadın zeki, okuma isteği içinde, çalışmaktan bıkmayan yorulmayan fakat hep kaybeden, kaybettirilen.

Anne ve babanın uyumu çocuklara yansır. Eşini döven yada azarlayan bir baba kendine benzeyen bir erkek yetiştirir. Aynı davranışları o da eşine kardeşine hatta annesine yapacaktır. Anneye kadar uzanıyorsa bir el, yada dilden söylenen kırıcı bir söz geriye ne saygı kalır ne sevgi, ne de kadının adı. Lütfen eşleriniz, çocuklarınız, anneleriniz sizin geçmişiniz ve geleceğiniz. Kadınlarımıza sahip çıkalım eğitimse o fırsatı onlara verelim, işse çalıştıralım, ayrımcılık yapmayalım. Daha düne kadar memuriyet sınavlarında tercih yaparken erkek olma şartı konmaktaydı bir çok bölümde. Bunlara bende kurban oldum. Belki gireceğim bölümde bir şansım vardı, ama geç kalınmış bir şans. Şimdi bu tabular yıkılmakta eğitimle birlikte hakkını arayan pek çok kadın var aile var, sadece kadınlar değil artık babalarda evlatlarının arkasında.

Türkiyemizin de kadınlara yönelik sorunlardan kalır yanı yok doğrusu. Ben yazmaya utanıyorum ama gerçekler acıdır.

Aşağıdaki rakamlara apaçık ortada. Eğitim azaldıkça şiddet artmakta. Sadece kadınlar değil erkeklerinde eğitilmeye ihtiyacı olduğu görülmekte.

Türkiye’ den Rakamlar ( Milliyet, 8 Mart 2001)

1. Şehirlerde evli kadınların % 18’i, köylerde de % 76’sı eşleri tarafından dövülüyor.
2. Kadınların % 57, 7’ si evliliklerinin ilk gününde şiddetle karşılaşıyor.
3. Aile içi suçların % 90’ ını kadına karşı işlenen suçlar oluşturuyor.

Evet görülüyor ki kaybeden çoğunluk kadınlar, erkekler şiddet görse onlara da bir gün tayin ederlerdi değil mi. Sakın kıskanmayın sevgili erkek dostlarımız, bakın siz şanslı bir dünyadasınız. Aslında dünya kurulurken kadın erkek eşitti .Adem babamız yalnız kalmasın diye Allah Havva anamızı yarattı. Ama bunu insanlara kabul ettirebilmek çok zor şu zamanda bile.

Yine de iyimser olmaya çalışmalı sorunlara dayakla değil sevgiyle çözüm bulmalı. Hepimizin daha güzel günlere ulaşması dileğiyle bir kez daha Dünya Kadınlar Gününüz Kutlu Olsun…

 
Toplam blog
: 82
: 1963
Kayıt tarihi
: 13.10.06
 
 

Müzik ve amatör fotoğrafçılıkla ilgileniyorum. Yazma isteği içimde vardı. Mutlaka bir gün düşünce..