Kerbela ve Hz.Hüseyin

Haksızlık insan yaşamı ile başlamış.

Bizi diğer yaratılmışlardan ayıran en büyük özellik zekâmızı düşünme ile kullana bilme özelliği olduğu gibi kendi çıkar ve doğruları için nefs denen kimince şeytani, kimince hayvani duygu da barındırmamız.

Tıpkı haksızlık insan yaşamı ile başladığı gibi haksızlığa karşı mücadele de aynı anda başlamış…

Bu da insanın kendisine yapılmasa bile diğer insanlara zararı dokunacak, adil yönetim sergilemeyen tüm örgütlü ve örgütsüz yapılanmalara karşı oluşturduğu bir savunma hareketi olarak ruhuna işlemiştir.

Tarih süreci içerisinde bunun örnekleri Habil ve Kabille başlayıp, Firavunun zalimliği, Roma İmparatorluğunun uyguladığı yakıp yıkma hareketi gibi sürekli var olmuştur.

Günümüzde de bu tür haksızlıklar uygulanmakta ve adına zulüm denmeye devam edilmektedir.

Birde zulüm’e karşı duranlar vardır. Bunlardan biriside Hz. Hüseyin efendimizdir.

Hz. Hüseyin’ e “Gitme Kerbela’ ya orada sana kıyarlar” denmesine rağmen “Ben oraya gitmezsem dünya da zulüm ebedi olur ve zalimler iş başında bulunur.” Cümlesi ibret vericidir.

Zalimin zulmüne karşı duranlara gönülden merhaba…

Bu gün 10 Muharrem Hz. Hüseyin efendimiz ve Ehl-i Beyt’ e karşı yapılan zulüm hareketini gerçekleştiren zalimleri bir kez daha lanetle kınıyorum.

Yaşadığımız yeryüzünde, bilgi çağında; zulüm ile zalim iktidarını devam ettirenleri de, ettirecekleri de…

Saygılarımla.