Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Nisan '07

 
Kategori
Sağlıklı Yaşam
 

Kilo vermek için davranış tedavisi

Kilo vermek için davranış tedavisi
 

Fazla kilolar ve bunların yarattığı tıbbi sorunlar çağımızın en önemli hastalığı olmaya en büyük aday olarak gösteriliyor. Her geçen gün fazla kiloların yarattığı sağlık sorunları nedeniyle başka ekonomik olarak gelişmiş ülkelerde birçok hasta tedavi olmak üzere başvurmaktadır. Bu nedenle öncelikle tıbbi ya da cerrahi bir sağlık sorunu haline gelmeden ideal vücut ağırlığına geri dönülmesini sağlamak en önemli hedeftir. Aşırı kiloları azaltma/normal kiloya inme amaçlı olarak yapılan "Bariatrik Cerrahi" günümüzde plastik cerrahinin önemli alanlarından birisi haline gelmiştir. Bariatrik cerrahi sadece plastik cerrahinin ilgi alanı değildir ve iş plastik cerrahlara gelene dek hastanın iç hastalıkları, endokrinoloji, genel cerrahi, psikiyatri, psikoloji, fiziksel tedavi, diet ve spor/egzersiz uzmanları tarafından ideal kilosuna yaklaşıncaya dek tedavisi veya eğitimi gereklidir. Davranış tedavisi de bu tedavi seçenekleri içinde yerini almaktadır.

Klinisyen doktorların, davranış tedavisini aşırı kilolu hastalarda kilo verme amaçlı kullanmaları için uzman olmaları şart değildir. İdeal kilo azaltma programları diet, egzersiz ve davranış tedavisinden oluşurlar (buna sıklıkla, "hayat tarzı değiştirilmesi" denmektedir). Uzman doktorlara göre davranış tedavisi 4 ana ögeden oluşur: amaçları belirlemek, kendini-izleme, uyarım kontrolü ve bilişsel beceriler. Kilo vermek için dietisyenlerle, psikologlarla, egzersiz uzmanlarıyla ve diğerler uzmanlarla yakın işbirliği içinde olunabilir ancak bunun çok daha fazlasını evinizde veya işinizde yapabilirsiniz (1, 2). Bunun temelleri şunlardır:

(1) Hedef belirleme: çalışmalar göre en iyi strateji küçük adımlarla başlamaktır ve kişinin başarabileceğine inandığı makul hedefler belirlemektir. Birçok aşırı kilolu hasta ideal kilosunun da altına inmeyi hedeflemekte ancak pek bunu başarmaktadır; bu kilolarını bile zor korumakta ve çoğunluğu yürüyüş mesafesini bile fazla arttırmamaktadır. Bu hastalara daha gerçekçi hedefler belirlemede yardımcı olunmalıdır. Kilo verme programlarına katılan hastalar dietin ilk yılında vücut ağırlıklarının % 8' ini azaltmaktadırla. Aslında, geniş Gauss dağılımı gösteren verilere göre hastaların % 15-20'si daha fazla kilo vermekte ancak diğerleri kilo verememekte veya kilo almaktadırlar.

(2) Kendini izleme: hastalara planlama yapmayı ve yediklerini takip etmeyi öğretmek gereklidir. Bunun için basit bir yöntem şu olabilir: Yarın ne egzesiz yapacağınızı ve ne yemek yiyeceğinizi kararlaştırdıktan sonra uykuya yatınız. Çevremizde kilo vermeye engel olan cazip, güzel kokulu, kalorili ve tatlı birçok engel ve tuzak vardır; bunlardan kaçınmayı öğrenmek gerekir.

(3) Uyarım kontrolü: Birçok insan "uyarım yiyicileridir". Eğer o yiyeceği görürseniz onu yersiniz. Çevreyi kontrol etmek kilo vermede -sigarayı bırakmada olduğu gibi- çok önemlidir. Doktorların sigara içicilere kültablalarını atmayı, kibrit ve çakmakları kaldırttıkları, sigara satın almayı yasakladıkları ve sigara içilmeyen ve sigara içmeyen inanların oldukları yerlere gitmeyi öğrettikleri gibi kilo vermede de benzer stratejiler uygulanabilir. Kilolu kişinin yemesi istenmeyen yemekleri ve gıdaları evden uzaklaştırılmalıdır ve yerine sağlıklı gıdalar konmalıdır; kilolu kişilerin dietlerini bozmalarına neden olacak ve yemeye tahrik edecek sosyal ortamlar ve yerlerden kaçınmak gereklidir.

(4) Bilişsel beceriler: birçok insan "duygusal yiyicilerdir" ve bunların kilo tedavisinde ruh sağlığı doktorları, davranış sağlığı uzmanları veya eğitimli dietisyenlerin rol alması gereklidir. Bu sayede kişinin kilo almasına yol açan bilişsel yapısının derinliklerine inilerek şişmanlığa yol açan "duygusal yiyicilik" veya yeme bozukluklarının tetikleyicileri ve nedenleri belirlenebilir. Tüm hastalar zaman içinde eğitimli profesyonellerden bilişsel becerilerini geliştirmede, yiyecek, başarı, başarısızlık, ve diğer önemli konularda yeniden düşünme ve yeniden düşünce yapısını biçilendirme konularında yardım almaktan fayda görecekleri kesindir.
Çalışmalara göre davranış tedavisinin 4 ana ögesinin kilo vermede önemli katkı yapmaktadır. Örneğin, 2005 yılında yapılan 36 çalışmanın ileri-analizinde davranış tedavisi ile plasebo (zararsız sahte ilaç, yiyecek) karşılaştırıldığında davranış tedavisi alanların en az 3 kilogram veya daha fazla kilo verdikleri ve bunun da istatistiksel olarak anlamlı olduğu gösterilmiştir. Davranış tedavisini, diet ve egzersiz ile karşılaştıran birkaç çalışmada ise diet ile egzersizin beraberinde davranış tedavisi yapılmasının 5 veya daha fazla kg ağırlık azalmasını sağladığı gösterilmiştir (2).

Referans:
(1) Fabricatore AN. Behavior therapy and cognitive-behavioral therapy of obesity: is there a difference? Journal of American Diet Association, 2007;107:92-99.
(2) www.mdconsult.com

 
Toplam blog
: 5
: 2095
Kayıt tarihi
: 15.03.07
 
 

Plastik, Estetik ve Rekonstrüktif Cerrahi doçent doktoruyum. Acıbadem Kozyatağı Hastanesi ve Bağdat ..