Kızlar matinesi bölüm 1: Aşk taktikleri

Bayan Siyah elinde 3 fincan çayla içeriye girdi.

Bayan Siyah: Kızlar işte çaylarınız. Bayan Beyaz'a demli ve şekersiz, Bayan Mavi'ye açık ve tek şekerli. Bu arada o fıstık kabukları dökmeyin yeni temizledim.

Bayan Beyaz: Tamam tamam. Toplarız ne var yani? Bozma keyfimizi şimdi.

Bayan Siyah: Canım çıktı yahu temizleyene kadar. Aaaaa....

Bayan Mavi: Neyse kızlar bu tartışmaları bırakın da anlatın bakalım neler oldu? Evet Bayan Beyaz buyrun?

Bayan Beyaz: Hiçbirşey...

Bayan Mavi: Nasıl hiçbirşey...

Bayan Beyaz: Hiçbirşey işte... Yani olan birşey yok... Bitti galiba...

Bayan Siyah: Eh böyledir işte biter.

Bayan Mavi: Neden bu kadar karamsarsın sanki? Daha ne olup bittiğini bile bilmiyoruz.

Bayan Siyah: Ne derler bilirsin: "Mutlu aşk yoktur."

Bayan Mavi: Offf of hele dur bir dinleyelim. Evet anlat bakalım.

Bayan Beyaz: Anlatacak birşey yok çünkü olan birşey yok.

Bayan Mavi: Bu kadar gizli kapaklı konuşmak zorunda mısın sanki? Hiç birşey anlamadım. Sen anladın mı Siyah?

Bayan Siyah: Bitmiş diyor işte.

Bayan Mavi: Peki Beyaz sen elinden gelen herşeyi yaptın mı bitmesin diye?

Bayan Beyaz: Elbette yaptım. 10 adım attım ama tek adım gelmedi. Çok inatçıyımdır ben. Ama kesinlikle pişman değilim attığım adımlardan.

Bayan Mavi: İyi halt ettin. Bu işin kuralları vardır. Sen o kuralları tepe taklak etmişsin.

Bayan Beyaz: Allaaah Allaaah aşkın da mı kuralları var ayol? Yahu biz kurallardan kaçarken sen bunda da kurallar olduğunu söylüyorsun.

Bayan Mavi: Aslında kural demeyelim taktik diyelim.

Bayan Siyah: Bu yine o saçma sapan kadın dergilerinden birini okumuş anlaşılan.

Bayan Beyaz: Eeeee neymiş bu taktikler? Sorduğuma bakma ben taktiklere inanmam ve asla uygulamam.

Bayan Mavi: O zaman neden soruyorsun?

Bayan Siyah: Biraz güleriz diye düşünüyor galiba. Ahahahhahah....

Bayan Mavi: Dalga geçmeyin kızlar. Bu taktikler sahiden işe yarıyor.

Bayan Beyaz: Ne yani denedin mi?

Bayan Siyah: Denemiş anlaşılan...

Bayan Beyaz: Eeee neymiş bu taktikler?

Bayan Mavi: Kural 1; Kaçan kovalanır.

Bayan Beyaz: Tanrım! Çok klasik...

Bayan Mavi: Klasik olan şeyler genelde doğrudur. Bak sen diyorsun ki 10 adım attım. Atmayacaksın. Bırak dursun. Kaç ondan.

Bayan Beyaz: İyi de neden kaçayım? Kaçmak istemiyorum ki! Bu sahtekarlık. Ne bu yahu, aşk bir proje mi? Projenin adımlarını mı uyguluyoruz?

Bayan Mavi: Bakın dinlemeyecekseniz neden soruyorsunuz? Üstüne üstlük dalga geçiyorsunuz.

Bayan Siyah: Ne kızıyorsun be... Tartışıyoruz işte...

Bayan Mavi: Peki peki... Devam ediyorum o zaman. Kural 2; Asla ona değer verdiğini ve sevdiğini gösterme...

Bayan Beyaz: Neden?

Bayan Mavi: Çünkü tepene çıkar.

Bayan Beyaz: Yani?

Bayan Siyah: Ben gidip çay getiriyorum.

Bayan Mavi: Yanisi şu; sana tamamen sahip olduğunu düşünür ve değer vermez. Sen her zaman çantada kekliksindir.

Bayan Beyaz: Yahu söylemediğin sevginin anlamı nedir ki? Hem şöyle düşün ona aşığım ama aşık değilmiş gibi mi davranacağım? Bu da sahtekarlık değil mi?

Bayan Siyah: Çaylar geldi. Ben de Beyaz'la aynı fikirdeyim Mavi. Söylenmeyen sevginin anlamı ne? Hem sanki sevmiyormuş gibi davranmak tam bir sahtekarlık değilse nedir?

Bayan Mavi: Ah sizi zavallı romantikler. Siz hangi çağda yaşıyorsunuz ha?

Bayan Beyaz: Ne olmuş yaşadığımız çağa? Çağın gerektirdiği buysa ben geri kafalı olmayı tercih ederim.

Bayan Siyah: Kesinlikle ben de öyle...

Bayan Mavi: Tamam kızlar ben pes ediyorum. Siz adam olmayacaksınız.

Bayan Beyaz: Lütfen şu dergileri okumayı bırak. Tüm bu taktikleri de... İşe yarıyor diyorsun. İşe yapay aşklar için yarar ancak. Yapay bir aşk mı istiyorsun?

Bayan Mavi: .....

Bayan Beyaz: Ben kendi adıma ne hissediyorsam öyle davranmayı tercih ederim. Taktik falan saçmalık.

Bayan Siyah: Aaaah aah kötü birşey olacaksa zaten taktik işe yaramaz.

Bayan Beyaz: Hey sen de bırak şu karamsarlığı. Ne hissediyorsak öyle davranmalıyız.

Bayan Mavi: Mesela seni ele alalım. 10 adım konusu. Pişman değil misin yani? Tek bir adım atmamış adam.

Bayan Beyaz: Elbette pişman değilim. Ben bunu kaybetmek istemedim ve elimden geleni yaptım. ama artık bana bağlı değil. Sanırım gitmek istiyor. Bana da yapacak birşey kalmıyor. Ama dediğim gibi asla pişman değilim. Sadece artık adım atmamak konusunda kararlıyım. Çünkü hiç bir işe yaramayacak sanırım. Boşuna yıpranacağım.

Bayan Siyah: Boşver üzülme...

Bayan Beyaz: Üzülmüyorum desem yalan olur. Ama yapacak birşey kalmadı artık dediğim gibi.

Bayan Mavi: Ne oluyorsunuz yahu... İsterseniz bir Orhan Baba parçası eşliğinde bir kaç kadeh içelim. Ortamı arabeskleştirmeyelim lütfen.

Bayan Beyaz: Yahu bunda arabesk olacak ne var. Töbee töbeee....

Bayan Mavi: Destiny's Child tayfası ne der bilirsiniz: "After all of the darkness and sadness... Soon comes happiness." Türkçe meali "Tüm bu karanlık ve üzüntüden sonra mutluluk yakındır."

Bayan Beyaz: Eh öyle demekten başka çare de yok zaten.

Bayan Siyah: Tamam bayanlar bu gecelik bu kadar yeter. Şimdi siz evlerinize gidiyorsunuz. Ben de uyuyorum. Yarın erken kalkmam gerekiyor.

Bayan Mavi: Sanırım bizi kovuyor.

Bayan Beyaz: Bence çok dürüst ve açık sözlü. Onu tebrik etmeliyiz.

Bayan Siyah: Haydi gidin artık. Saat gece yarısını geçti.

Bayan Mavi: Peki peki... Hoşçakal.

Bayan Beyaz: İyi geceler ben de kaçtım.

Bayan Siyah: Heeey Mavi o dergileri okumayı bırak.

Bayan Beyaz: Evet Mavi onları okumayı bırak. Gelecek toplantıda bu taktikleri duymak istemiyorum.

Bayan Mavi: Tamam kızlar haftaya görüşürüz...



NOT: Karakterlerin isimleri Tarantino'nun Rezervuar Köpekleri filminden esinlenilmiştir. Saygıyla önünde eğiliyorum Yüce Tarantino...

FOTOĞRAF: http://www.deviantart.com/print/1153190/