Kocam beni aldatıyor olsa!

Ve ben bu hissetsem, nasıl bir duygu yoğunluğu yaşarım sorusunu her daim kendime sormuşumdur. Aslına bakarsanız, biz kadınlar bunu sürekli kendimize sormalıyız. Her an, böyle bir acıyla karşılaşmak mümkündür.

En azından olacak olaylara hazırlıklı olmak gerekir diye düşünmüşümdür hep!

Geçen akşam “Öyle bir zaman geçer ki!” dizisini izlerken bu soru yine beynimi kurcalamaya başladı. Denizci bir erkeğin, her limanda sevgilisi olduğu bilinir. Oysaki bu sefer her limanda bir sevgilisi olan erkek yönünü şaşırmış, işin içine aşk girmiş, dişli bir sevgiliyle karşılaşmış, iki arada kalmanın derin izlerini yaşamaktadır.

Evli erkeğin, karısı ve sevgilisi arasında kalması ise ayrı bir dram konusudur. Günlük yaşantımızda da bunun çok örneklerini görürüz. Zaten dizilerde gerçek yaşamlardan kesitlerdir. İlla ki denizci olması gerekmez.

Günümüzde evli erkeklerimiz maşallah barda, restoran da, tatilde hemen sevgili edinme becerisine sahipler. Günün modasının cazibesine kapılarak, cep telefonundan ya da İnternet'ten kendilerine çok rahat sevgili, metres, bulabiliyorlar.

Varsayalım bir şekilde buldu, ben ne yaparım diye düşünüyorum?

Hemen boşanırım dersem yalan söylerim herhalde.

Önce çocuklarımın ruh halini düşünürüm.

Ekonomik yönden tek başıma ayaklarımın üzerinde durabilir miyim?

Evin bütün giderlerine, çocuklarımın isteklerine yetebilir miyim?

Soruları acilen devreye girer. Tek bir şeyi kesinlikle yaparım. Benimle bir daha aynı yatak odasını paylaşamaz!

Nedenini sorarsanız?

Kendime anlatamam, kabul edemem, midem almaz!

G.Kasalar