Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Haziran '10

 
Kategori
Sinema
 

Komedi yaratmak

Komedi yaratmak
 

Man on the Moon senaryosu ve oyunculukları olarak oldukça başarılı bir film.


Ciltlerce kitap olabilecek bir konu aslında " Komedi". İnsan oğlunun yüzyıllardır ürettiği ve üretirken yep yeni şekiller verdiği bir sanat. Komediyi aslında asırlara benzetebiliriz. Nasıl asırlar bitip arkasından yeni dönemler açılıyorsa Komedi de yılların akışıyla eski dönemlerini geride bırakarak farklı yönlerde geleceğe doğru gelişmeye devam etmektedir.

Son günlerde müthiş keyif aldığım bir kitap okuduğum için hemen bu kitaptan not aldıklarımı sizlerle paylaşmak istedim. Kitabın ismi " Laughing out Loud- Writing Comedy Centered Screenplay" Yazarı: Andrew Horton, University of California Press. 2000 senesinde yayınlanmış ve gerçekten okurken geçmişten günümüze bir yolculuğa çıkabileceğiniz bir eser. Bu kitabı yazan yazar ile mail yoluyla haberleştim, kendisinin çok nazik biri olduğunu da söyleyebilirim.

Komediyle ilgilenelim ya da ilgilenmeyelim, bu alanda üretelim ya da üretmeyelim hepimiz aslında mizahı hayatımızın büyük bölümünde kullanmaktayız.Günlük hayat koşturmacamız da omuzlarımızda ki yükü hafifleten, bazen bir dizi, bazen bir fıkra, bazen de bir resme bürünen komedi hayatımızın her anında bizle birlikte yaşamaya devam eden görünmez bir güç aslında. Bazen farkında bile olmadan hayatımıza bir anda girebiliyor. Bu farkındalığın farkında olanlar ise yazar, çizer, oyuncu veya komedyenler olarak üretmiş oldukları eserlerle bizlerle buluşuyor.

Komedi ile insanoğlu arasında tek farkımız var. O da "Bizlerin yaşamının bir gün biteceği ama komedinin sonsuza kadar var olacağı gerçeği."

Komedi'nin Antik Yunan'dan bu yana her kültürde temellerinde benzerlikler olsa da içerik, aktarım ve kullanılış biçimi zaman içerisinde farklı yönlerde gelişmiştir. Kimi toplum kara mizah ile daha erken tanışmış, kimisi ise eleştirisel mizahı daha yoğun kullanmıştır.

Komedi ya da diğer bir kelime kullanacak olursak "Komedya" nın tarihi İ.Ö'sine uzanmaktadır. Yunanca'da "Komos" kelimesinen türetilmiştir ve ilk örnekleri bundan 2000 küsür sene önce antik Yunan tiyatrolarında seyircisi ile buluşmuştur.

Komedya, Eski Yunan çağlarında başlayan ve kalabalık antik tiyatrolarda büyük seyircilere oynanıyor ve toplumun bakış açısını olayların gidişatını derinden etkiliyordu. Aristofanes'in antik çagda 15.000 kişiyi tiyatroya topladığını belirtiyor yazar kitabında. Bu rakam bugünün şartlarında dahi çok büyük bir seyirci kitlesini ifade etmektedir. Düşünün bir stad dolusu insan komedi izliyor. Gerçekten inanılmaz bir manzara.

Komedya yazarlarından en ünlüsü Yunanlı Aristofanes'dir. Kendisinin yazdığı eserler hem kendi dönemine hem de kendisinden sonra gelen diğer yazarlara kaynak oluşturmuştur. Ayrıca yine eski Yunan çağlarında yaşamış olan Menanderos'ta yaratmış olduğu romantik komedya türünde eserler ile tarihte komedyanın akışını değiştiren diğer bir isimdir. Fransız Moliere ve İngiliz Shakespeare'in ürettikleri eserlerinde Antik çağlardaki Yunan yazarlarından esinlenmeler görülmektedir.

Komedi türünde yazılan eserler hayal gücünün ve gözlem yeteneğinin en yoğun olarak kullanıldığı eserlerin başında gelmektedirler. İyi ve yaratıcı komedyen çevresini çok iyi gözlemleyen ve hayata mizah penceresinden bakan kişiledir. Mizahı hayatında eritmiş olan bu kişilerin bakış açılarında da diğer kişilerinkinden büyük farklılıklar vardır. Komedi üretmek isteyenlerin çok iyi bir dinleyici olmalarını da unutmamamız gerekmektedir. Komedi ile uğraşanlar etraflarında olan her türlü olaya karşı son derece dikkatli ve derinlemesine bakabilecek yetenekleri olan kişilerdir. Aynı resime bakıp hiç birşey göremeyen bir kişinin aksine komedi üreten kişi resimin içerisindeki renkten tutun da duvarda ki asılışına kadar malzeme üretebilir.

Komedyenlere hayatın ayrıcalıklı kişileri de denilebilir. Çünkü birçok kişinin söylemekte cesaret edemeyecekleri şeyleri mizah öğesini kullanarak aktarmaktadırlar. Aziz Nesin'in yazdığı onlarca öykü de bunu görmek mümkündür. Kral'ın soytarısı denen kişi de kralın önünde en rahat haraket eden kişi durumundadır.( Tabii güldüremeyip kellesi gidenleri saymassak) Bu şekilde toplumda komediyi kullanarak olumlu etkiler yapmak ve insanları güldürmek çok büyük bir ustalık gerektirmektedir, çünkü her an yalnış bir anlaşılma ve komedinin dozunun kaçması ters tepkiler doğurabilir.

Andrew Horton kitabında komediyi evrene bakış açısı olarak değerlendirmiş. Bir kişiye komik gelen bir olayın diğer birine trajedi olarak gözükebileceğinin altını çizmiş. Bu yüzdendir ki toplumların komediye karşı farklı algıları gelişmiştir. ABD'de bir siyah hakkında mizah için söylenen söz başka bir ülke de hoş karşılanmayabilir.

Benim Çin kültüründe yaratmış olduğum mizahın ve sahnede oynamış olduğum tek kişlik oyunların başka bir ülke de aynı tadı yakalaması beklenmemelidir. Komedi evrensel özellikler taşıdığı kadar yerel özellikleri de bolca içerisinde bulundurur. Bunun düzenlemesini ve sunumunu yapacak kişi komediyi üretendir.

Tarihte yolculuk yaparsak, Ezop masallarında da komedi öğelerinin sık sık kullanıldığına şahit oluruz. Hayvanların başından geçen olaylar komik ve mesaj verici bir dilde yazılmıştır. Hem okuyanları eğlendirir hem de olayların ardından kişilere bir de mesaj verme amacı taşımaktadır. Ezop masallarının her biri sonunda topluma bir mesaj vererek sonlanır.

Andrew Horton kitabında komedi yazarlarından Woody Allen'a da bol bol değinmiş. Woody Allen'ın değişiyle insanları hiç durmadan 3 saat güldürmenin imkanının olmadığını kitabında paylaşmış. "Woody Allen'a göre 89' dakikadan fazla komedi üretmek zordur. " Woody Allen'da kariyerine komedyen olarak başlamış daha sonra komedi türündeki senaryoları ile sinemeya geçiş yapmıştır.

Mizah, akıl ve hız gerektirmektedir. Anlık bir olayın anlık bir mesajı olabilir ve bunua ancak gerekli donanım ve yeteneğe sahip kişiler yakalayabilir. Sıradan birisinin bu kadar hızlı düşümesini beklemesek de iyi bir komedyenin olmazsa olmaz özelliklerinden bir tanesi hızlı düşünebilmesi ve bunu etkili kullanabiliyor olmasıdır.

Andrew Horton kitabında komediye giriş yaptıktan sonra komedi türünde nasıl senaryo yazılması gerektiği hakkında adım adım okuyucuya komedi senaryosunun taşıması gereken özellikleri anlatmış. Kitabı okuyacakların son derece faydalanacağı bilgiler olduğunu belirtiyorum. Okuyamayanlar için de ben elimden geldiğince sizlere hem kendi tecrübelerimi hem de Andrew Horton'un yazdıklarını aktarıyorum.

Ülkemizde de komedi türünde birçok eserin üretildiğini göz önüne alırsak, sinema ile ilgilenenlerin dikkat etmesi gereken adımları kısa da olsa paylaşmak istiyorum. Türk mizahı olarak son derece zengin bir malzemeye sahip olduğumuzu ve insanımızın mizaha yatkın bir toplum olduğunu kesinlikle kabul edebiliriz. Anadolu insanının yüzyıllardır anlatılan hikayelerine, Karadeniz fıkraları ve elbette ki Nasreddin Hoca gibi bir efsaneye sahip olan ülkemiz, mizahın dünya da en zengin olarak bulunduğu yerlerin başında gelmektedir.

Senaryo ve komedi filmleri konusuna gelirsek Kemal Sunal, Şener Şen, Adile Naşit, Sadri Alışık ve onlarca değerli ustanın yaşamış olduğu toprakların üzerinde bulunuyor olmamız da hem bizim için hem de komedi tarihi için büyük şanstır.

Son yılların öne çıkan komedyenleri olarak Cem Yılmaz ve Ata Demirer'i sayabiliriz fakat bu başarılı yeni nesil komedyenlerin yanına yeni isimleri pek fazla koyamamaktayız. Halbuki, komedyen sayımızın şu anki rakamların kat be kat üzerinde olması gerektiğini de göz ardı etmemeliyiz. Bu sayının daha artması yeni ve daha farklı komedi alanlarında da eserler üretmek adına ülkemiz komedi kültürünü daha çok geliştirecektir.

Tekrardan Andrew Horton'un kitabına dönersek, Horton komedi yaratırken yapılması gerekenleri uzunca açıklamış. Bunların en önemlilerinden bir tanesi sürekli not almak, her gittiğimiz yeri çok dikkatli gözlemlemek ve orada bulunanları, konuşulanları dikkatle dinlemek. Bu çok doğru bir tespit, komedi üretmek isteyenler her an karşılaşacakları durumları not etme alışkanlığı kazandıkları zaman hayattan daha çok malzeme toplayabilmektedirler. Kendi oyunlarım için de ben Uzakdoğu'da karşılaştıklarımı hemen not alıyorum ve daha sonra sahnede seyirci ile paylaşıyorum. Komedi gruplarının kurulması ve bu kişilerle bir araya gelerek karşılıklı komedi üzerine paylaşımların yapılması da komedi üretenlere yarar sağlayacak diğer bir adım olarak Horton tarafından belirtilmiş.Kitap da ilgimi çeken yerlerden bir tanesi de çocukları dikkatli gözlemlememiz gerektiği. Çünkü hayalgücü en gelişmiş ve bozulmamış olan kişiler çccuklardır. Olaylara bakış açıları, algılarının tertemiz oluşu çocukların dünyasını keşfetmemiz gerektiğini bir kez daha bize hatırlatıyor. Oyuncakçıları gezmek, kütüphanelerin çocuk kitapları bölümlerindeki eserleri okumak da komedi yazacak kişilerin hayal güçlerini olumlu yönde etkileyecektir.

Komedi türünde yazarken dikkat edilmesi gereken diğer noktaları ise başlıklar halinde yazarak yazımı bitirmek istiyorum. Dileğim ağlayan dünyamızın kahkahasının çoğalması. Bu yüzden bizlerin daha çok üretmesi gerekiyor. Hepinize kolay gelsin.

Kendinizi tanıyın, ne yazmak istediğinizi iyi bilin.
Çocukluk hikayelerinizi hatırlayın, en özellerini en komiklerini yazın. Onlardan esinlenin.
Nelere güldüğünüzü belirleyin.
Çevrenizdeki komik kişileri gözlemleyin. Onlarla sık sık bir araya gelin.
Kendi mezar taşınızı düşünün ve komik bir şey bulun. ( Benimkisi ŞÜKÜR KAVUŞTURANA)
Sizi güldüren kitapları yazın.
Çok kişi ile tanışın, sohbet edin, gezin ve gözlerinizi hayattan ayırmayın. Herkesi iyi dinleyin.
Bir kişiyi başka bir ünlü kılığına sokun ve şehri gezin. Böyle çekilmiş belgeseller var. Mesela Indiana Jones olup Kadıköy'de dolaşın.
Küfürü yerinde kullanın. (Bu kısım ne yazık ki Türkiye'de son dönemde ucunu kaçırdı)
İyi biri ile evlenin.
Komedi yazacağınız ortamı en rahat olacağınız şekilde döşeyin.
Bir ortak bulun ve beraber yazın. İki kişi komedi yazarsa daha çok olaya değinilebilir.
Komediyi doğru kadroya göre yazın. Yani yazdığınız eseri doğru kişiler oynasın.
Hem psikolojik hem fiziki yani harakete dayalı komedi yazabilecek duruma gelin
İZLENMESİ GEREKEN FİLMLER (Amerikan Sinemasından)

Safety Last (1923 Sessiz Film)
The Gold Rush (1925-Sessiz Film) Carlie Chaplin
M*A*S*H ( 1970) Kara Komedi
Good Morning Vietnam (1987)
League of their Own (1992)
Annie Hall (1977)
As Good As It Gets (1997)
The Preacher's Wife (1996)
Forrest Gumb (1994)
Ghost Busters (1984)
The Breakfast Club (1985)
Toy Story (1995)

Uğur Rıfat Karlova

www.rifatkarlova.com

 
Toplam blog
: 180
: 4193
Kayıt tarihi
: 13.11.06
 
 

Kariyerini Uzakdoğu sahne ve televizyonlarında geliştiren  sunucu, şovmen, yazar, oyuncu Uğur Rıf..