Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Ocak '22

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Korona Unutturucu Aranıyor

 
 
 Hastalıkla sınanmak herkes için çok zor olmasına rağmen iki yılı aşkın süredir. Tüm dünya kovit 19 denilen binbir başlı devle savaşıyoruz. Yetmedi durmadan gündeme gelen varyantlarıyla da boğuşmaya devam ediyoruz. Etrafımda görüşebildiğim insanlara bakıyorum. Aile olarak kendimizi gözlemliyorum. Adeta gülümseyenden haraç alınacakmış gibi gülebilmek için sebepler arıyoruz. Gazetelere bakıyorum, yazılarını mizahla süsleyen kimse kalmadı. Basılı gazete satışları çok düştü, biz de  internetten okuyoruz,  üzülerek söylüyorum ki; gazete almayı da unutttuk. Çok yakınlarımızın acılarına, zor durumlarına tanık olduk olmaya da devam ediyoruz. Hayat her şeye rağmen akıp giden bir nehir ve önüne kattığını da alıp götürüyor bilinmeze doğru! Dilerim bir an önce kimsenin kalbinin kırılmadığı, verdiği kararların mutluluk getirdiği, attığı adımlardan utanmadığı günler yakın olsun. Hiç bir  çocuk erken büyümek zorunda kalacağı soruları öğrenmek zorunda kalmasın, anne-babalara çocuğuna cevap verirken boğazındaki düğümleri yutmak zorunda kalmadığı yaşanası günler diliyorum. Kültür sanat, hak adalet duygularımız zedeli, yaralı yerlerimizden darbe alıyoruz. En iyisi ben  yine "miş- muş" la devam edeyim de bir anlık da olsa korona kovucu nedenimiz olsun.
 

BİZ NE DEDİK

Temel bir gün hakimin karşısına çıkartılır.

Hakim Temel'e sorar :

-Evladim senin adın ne bakim?

Temel :

-Adım "Temel", fakat "Z" si yok.

Hakim biran düşünür ve Temel'e dönerek der :

-Evladım, "Temel"de "Z" yok ki!

Temel hemen cevabı yapıştırır :

-Eeeee, biz ne deduk hakim bey? Demiş.

SAAT

Temel aldığı bir daktiloyu bozuk diye geri götürdü. Satıcı;

- Neresi bozuk, dün aldığında sağlamdı.

Temel:

- İki tane "a" yok, saat yazamıyorum. Demiş.

 
  • “Aç gözlülük insanların ruhunu zehirliyor ve dünyayı nefretle dolduruyor. İnsanoğlu yaptığı her şeyin hızını artırdı, ancak aynı zamanda içine kapandı. İnsanlara makinelerden daha çok ihtiyacımız var. Zeka, iyilik ve merhamet olmadan hayat vahşi bir şey haline gelir ve biz bu vahşetin altında eziliriz. Demiş, Charlie Chaplin
  •  
  • “Bütün kardeşler, ilk çocuğun rızkını bölüşür.” müş meğer. Buket Uzuner “Kuma Sendromu”nu anlatan bir kitap alıntısı olarak yazdı.
  •  
  • “Ben birey değilim. Ben kalabalık bir nesneyim. Ben tek başıma radyoyum, televizyonum, konserim, orkestrayım, her şeyim. Türkiye'nin ilk anarşist kızıyım ben. İlk çiçek kızıyım. İlk hippisiyim. Ben Amazon kadınıyım. Türkiye'de kadının bilinçaltıyım.” Demiş.  Emel Seçen'in Cumhuriyet Gazetresinde yayımlanan  17 Şubat 2021 tarihli Aysel Gürel olmak kolay değildir.  Başlıklı yazısından alıntıdır.
 
Toplam blog
: 209
: 350
Kayıt tarihi
: 13.09.11
 
 

Kurşun kalemden gelen ağaç kokusunun kağıtla buluşma büyüsüyle yoluna devam eden, Lise mezunu, ha..